Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin geri verilmesi ve nişan nedeniyle yapılan harcamaların tahsili isteminden ibarettir. Nişanlanan erkeğin babası tarafından, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ile nişan sebebiyle yapılan masraflar talep edilmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/10/2018 NUMARASI : 2015/1726 ESAS - 2018/1685 KARAR DAVA KONUSU : Bozulması Sebebiyle Maddi Tazminat ve Nişan Hediyelerin Geri Verilmesi- Karşı Dava; Nişanın Bozulması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-davalı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin davalı ile evleneceği düşüncesi ile davalı tarafın isteklerini karşılamak üzere çeşitli hediyeler ve ev eşyaları aldığını, ev eşyalarının davalının babası tarafından evlendiklerinde oturmak üzere satın alınan eve yerleştirildiğini, davalının 30/08/2015 tarihinde haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğunu, müvekkili tarafından alınan eşyaların nişanın bozulmasından sonra başka bir yere taşınarak evin satışa çıkarıldığını, eşyaların müvekkiline iade edilmediğini belirterek...

Bu durumda nişanda takılan 35er gramlık 4 adet burma bilezik ile nişanda takılan Cumhuriyet Altınları ile alınan 4 adet 35er gramlık bileziğin de ziynet eşyası olarak kadında mevcut olduğunun ve davalıda kaldığının kabulü gerekir. Bu takılar yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından, hükmün bozulması gerekmiştir. Öte yandan, ziynet alacağı davalarında davacının seçimlik hakkı vardır. Davacı dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini isteyebileceği gibi, bu isteklerden yalnız birini de dava konusu yapabilir. Olayımızda davacı vekili dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istediğine göre istek dışına çıkılarak ve gerekçesi belirtilmeksizin doğrudan bedele hükmedilmesi de doğru değildir....

    karar verilmesi talep edilmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın incelenmesinde; davacının Hatay Aile Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; davalılardan Nazlı ile 15 gün nişanlı kaldıklarını, kendisinden önden 5.000 TL başlık parası istediklerini, nakit olarak 4.000 TL'yi kızın babasına verdiklerini, ayrıca düğün için mobilya sipariş ettiklerini ve kaparo olarak 1.000 TL ödediklerini, nişanın bozulduğunu söylemelerine rağmen 11.000,00 TL'lik mobilyayı hem almak hemde kullanmak zorunda kaldığını, 27/10/2017 tarihinde aile arasında yapılan nişan töreninde nizalı ziynetleri ve cep telefonunu hediye olarak verdiklerini, düğün arefesinde kızın annesinin kendisini arayarak "bu iş olmayacak' dediğini, en son aile büyüklerini alıp davalı tarafla konuşmaya gittiklerini, kendilerine kızı vermeyeceklerini söyledikleri gibi evden kovduklarını, verdikleri nizalı ziynet eşyaları ve cep telefonu istediklerini, ancak geri vermediklerini ileri sürerek 4000 TL'nin ve nizalı ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde şimdilik...

    Mahkemece, düğün esnasında takılan ve bilirkişi raporuyla tespit edilen ziynet eşyalarının evlilik birliği devam ederken davalının işleri bozulması nedeniyle borçlarının ödenmesinde kullanılmak üzere peyderpey bozdurulduğu ve harcandığı, bozdurulan ziynet eşyalarının davacı kadına iade edilmediği gerekçesi ile davanın kabulüne, 10 adet 22 ayar her biri 30 gramlık burma bilezik, 5 adet her biri 20 gram 22 ayar burma bilezik, 1 adet ... set, 100 adet küçük altından oluşan ziynet eşyalarının aynen teslimine, aynen teslimi mümkün olmadığı takdirde yasal faizi ile birlikte 57.030,00 TL bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Yapılan incelemede; davacı tanığı ...’nun “ Gerdanlığı kız kardeşim taktı, o gerdanlık halen duruyor, ama bunun dışındakiler hepsi zamanla yeniden vereceğiz diyerek bozduruldu” beyanına göre gerdanlığın (... set içerisinde) davacıda kaldığı anlaşılmaktadır....

      Davalı vekili ise düğünde takılan takıların davacının ailesi tarafından alındığını, davacının ailesinin küçük altınları bozdurup balayına gitmelerini sağladığını, diğer ziynet eşyalarının davacıda kaldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Dava dilekçesinde istenilen ziynet eşyalarının bir kısmının bozdurularak tarafların balayına gitmiş oldukları davalı tarafından kabul edildiği gibi, dinlenen davalı tanıkları da düğünde takılan küçük altınlar ile bileziklerin taraflarca bozdurularak parası ile balayına gidilmiş olduğunu beyan etmişlerdir. Davalı ziynet eşyalarının davacının rızası ile geri alınmamak üzere bozdurulduğunu da kanıtlayamamıştır. Davacıya ait olduğu anlaşılan dava konusu altınların bir kısmının evliliğin devamı sırasında bozdurularak harcanmış olduğu davalı yanca kabul edildiğine göre davacıya iadesi gerekir....

        Davalı-karşı davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme karanının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın nişan hediyesi olarak talep ettiği ziynetlerin müvekkilinin yakın akrabaları tarafından takıldığını, davacının dava hakkı ve sıfatı bulunmadığını, sıfat yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, tarafların 15 ay boyunca aynı evde imam nikahı ile birlikte yaşadıklarını, bu dönemde nişan töreni yapıldığını, davacı tarafın kusurlu ve haksız şekilde nişanı ve ortak hayatı sonlandırdığını, nişan atılmasında davacı tarafın kusurlu olduğunu, müvekkilini eve mahkum ettiğini, dışarı çıkarmadığını, şiddet uyguladığını bu nedenle yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) davasıdır....

        Dava, ziynet eşyasının iadesi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, resmi nikah kıymadan davalı ile bir yıl süreyle evlilik yaşadığını ve evliliklerinin bozulmasına davalının neden olduğunu, düğünde takılan ziynet eşyalarının davalıda kaldığını belirterek, ziynet eşyalarının iadesini ve manevi tazminat istemiştir. Davalı, davacının akrabası olduğunu, evlendikten sonra resmi nikah yapmak için Adana'da çalışmalar başlattığını, davacıdan kaynaklanan nedenle resmi nikahın kıyılamadığını, psikolojik rahatsızlığı nedeniyle hastanede yattığı sırada davacıyı kardeşinin babasının evine götürdüğü, ziynet eşyalarının davacıda kaldığını, davacı ile resmi nikah yapmadıkları için manevi tazminatla sorumlu tutulamayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2022 NUMARASI : 2021/437 ESAS - 2022/475 KARAR DAVA KONUSU : Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 7 yıl boyunca birliktelik yaşadıklarını, akabinde 27/09/2020 tarihinde nişanlandıklarını, bu süreçte düğün tarihlerinin belirlenip, davetiyelerin bastırıldığını, tarafların yaşayacakları konuta ev eşyalarının yerleşmesi sırasında yaşanılan tartışmada davalının müvekkiline sinkaflı küfürler ve hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, 21/07/2021 tarihinde tarafların nişanlarının davalının ailesi tarafından bozulduğunu, nişanlılık döneminde hamile kalan müvekkilinin nişanın bozulması sebebiyle çocuğu aldırdığını, müvekkilinin bu olaydan...

          UYAP Entegrasyonu