Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-karşı davacı asıl davaya cevabında,davacının iddialarının asılsız olduğunu,nişanın davacının yüklü miktardaki borçlarını kendisinden saklaması, nişan ve evlilik hazırlıklarında yapılan alışverişlerde, resmi işlemlerde kendisini borç altına sokması nedeniyle bozulduğunu,hediyeleri defalarca kez iade etmeye çalıştıklarını savunarak,davanın reddini istemiş;karşı dava olarak da, nişanın bozulması nedeniyle hem fiziksel, hem ruhsal hem de sosyal açıdan zarar gördüğünü, kişilik hakları ve şahsi değerlerinin saldırıya uğradığını,iş yerinde küçük düşürüldüğünü ileri sürerek;maddi tazminat hakları saklı kalmak kaydı ile lehine dava tarihinden geçerli olmak üzere yasal faizi ile 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir....

    GEREKÇE : Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı erkek istinafında, davanın ispatı yokken, kabul kararı vermesinin hatalı olduğunu bildirmiştir. Davacı kadın dilekçesinde, nişanın haksız bozulması nedeniyle erkeğin kiralık evde bulunan çeyiz eşyaları ve kendisinin satın aldığı eşyaları kullanılmaz şekilde iade ettiğini, nişanın bozulması nedeniyle maddi zararının doğduğunu belirterek 6.343 TL maddi tazminat, 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş olup, kadın istinafa gelmediğinden bu yönden verilen kararın erkek lehine usuli kazanılmış hak olduğu mahkemece yeniden verilecek kararda göz önünde tutulması gerektiği anlaşılmıştır. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (m. 141/3)....

    Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak, nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise, bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir....

    Nişanın bozulması nedeni ile açılan maddi ve manevi tazminat davalarının da aile hukukuna ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, davaya Aile Mahkemesinde bakılması gerektiği gözetilerek, öncelikle ayrı Aile Mahkemesi varsa dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddi, yoksa davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl davada; nişanın bozulması nedeniyle 5000 TL manevi tazminat, birleşen davada ise nişan hediyelerinin iadesi, olmadığı takdirde karşılığı olan 4300 TL'nin karşılıklı olarak tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl dava olan manevi tazminat davasının reddi, birleşen nişan hediyelerinin iadesi davasının kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I İlgisi nedeniyle ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/1122 E sayılı dosyasının dosyasına konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Asıl davada nişan hediyelerinin aynen, olmadığı takdirde bedelinin iadesi, karşılık davada ise nişanın bozulması nedeniyle 6.000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl ve karşılık davaların kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflarca karşılık davaya hasren temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Dava, taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle açılan manevi tazminat davasıdır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 21/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            Maddi tazminat istenebilmesi için nişan haklı bir sebep olmaksızın bozulmuş olmalı ya da nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulmuş olmalıdır. Davacı iddiasını kanıtlarsa uygun bir tazminata hükmedilir. Davacı iddiasını her türlü delille ispat edebilir. Somut olayda davacı taraf, nişanın bozulması nedeniyle maddi zarar uğradığını iddia ederek maddi tazminat isteminde bulunmuş ise de, davacı taraf, nişanın davalının kusurlu davranışları sonucu bozulduğunu ispat edememiş olup, mahkemece davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olduğundan, bu hususa yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 121. maddesi; "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." şeklinde düzenlenmiştir....

            Ancak, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile günün ekonomik koşulları nazara alındığında, davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı (4000 TL), davacının maruz kaldığı elemi karşılamaya yetmeyecek derecede düşük olup, hakkaniyete uygun değildir. Bundan ayrı, manevi tazminat için nişanın bozulma tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, hükmedilen manevi tazminat miktarına kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz yürütülmüş olması da doğru görülmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl ve karşı davada nişan bozulması nedeniyle tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalının hiçbir gerekçe göstermeksizin nişanı bozduğunu, annesinin kendisine hakaret ettiğini ve terslediğini, davalının bu duruma karşı çıkmadığını, hiç bir kusuru olmadığını, nişanın bozulması nedeniyle psikolojik bunalıma girdiğini, çevresinde küçük düştüğünü belirterek; 30.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu