Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; nişanın sona ermesinde davalı ...'in yanı sıra davacı ...'nin de kusurunun bulunduğu, manevi tazminatın şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı vekilinin, reddedilen manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının değerlendirilmesi sonucunda; 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/10/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflarca süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar nişanın bozulması nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemişlerdir. Mahkemece asıl ve karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraflar avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, davalı ile Ekim 2009 tarihinde nişanlandığını, ancak davalının kusuru ile nişanın bozulduğunu, nişanda takılan ziynetler ile nişanda yaptığı masraflar nedeniyle 5.640,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise karşı dava ile nişanın davacının kusuru ile bozulduğunu, nişan nedeniyle yaptığı 9.445,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini karşı davalıdan istemiştir....

        Somut olayda; Mahkemece"...Öncelikle davacının manevi tazminat talebi değerlendirilecek olur ise; MK.nun 121.maddesine göre nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları zarara uğrayan taraf manevi tazminat talep edebilir ise de; manevi tazminat haksız eylemin yarattığı elem ve acının giderilmesini amaçlayan bir ödence olup nişanın bozulmasının taraflar açısından değişik şiddet ve ölçülerde üzüntü yaratması, menfaatlerini haleldar etmesi doğal olup manevi tazminata esas alınamaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehditi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişan bozulmasında fahiş zarar doğmuş ve kişilik hakları zarara uğramış ise bunun ispatı ile manevi tazminat istenebilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın haksız yere bozulması nedeniyle 4000,00 TL maddi 15000,00 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın maddi tazminat istemi yönünden reddine; manevi tazminat istemi yönünden kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Davalı, davacının kıskanç olduğunu, kendi tutum ve davranışlarıyla nişanın bozulduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; "toplanan delillerle, nişanın bozulması yüzünden davacının kişilik haklarının; davalının kusurlu hareketleri sonucu saldırıya uğradığı hususunun sabit olmadığı kanaatine varıldığından; davanın reddine karar verilmek gerekmiştir." gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. TMK.nun 121.maddesine göre "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi, tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali, manevi tazminata esas alınamaz....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle 30.000 TL manevi 5.000 TL maddi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın manevi tazminatın kısmen kabulü , maddi tazminatın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada nişanın bozulması nedeniyle 5.000 TL maddi 30.000.TL manevi tazminat istenilmiştir. Mahkemece, maddi tazminatın reddi, manevi tazminatın kısmen kabulüyle 3.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

              nun 121.maddesine göre “Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir”.Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Ne var ki, davacı nişanın bozulması nedeniyle, fahiş bir zarara uğramış ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Ne var ki, davacı nişanın bozulması nedeniyle, fahiş bir zarara uğramış ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....

                  nişanın haksız bir şekilde bozulması nedeniyle davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı, nişanın haksız şekilde bozulmasının davacıda doğal üzüntüyü aşan şekilde manevi zarara (objektif zarar) yol açtığının kabulü gerektiği anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu