Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda davanın dayanağı haksız fiil olup, haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlıklara genel mahkemede bakılması gerektiğine göre; Yerel Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır." şeklindeki karar ile bu husus açıklanmıştır. Somut olayda;mahkemece, her ne kadar gerekçeli kararda asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakıldığı yazılmamış ise de tensip tutanağının 8 numaralı bendinde "davaya aile mahkemesi sıfati ile bakılmasına" karar verilmiş, bu ara karardan dönülmemiş, dava mahkemece "nişanın bozulması nedeniyle tazminat ve hediyelerin geri verilmesi" olarak nitelendirilmiş ve davanın esası hakkında karar verilmiştir....

    Davada, nişanın bozulması nedeniyle nişan hediyelerinin aynen iadesi veya bedelinin ve nişan masraflarının davalıdan tahsili istenilmiştir. Karşı davada ise; haklı neden yokken nişanın bozulması dolayısıyla ....000 TL manevi tazminat, ....500 TL maddi tazminat talep edilmiştir. Mahkemece; davacının, maddi tazminat ve nişan giderlerinin ödetilmesine ilişkin talebinin, davacının kusurlu olduğu gerekçe gösterilerek reddine, nişan hediyelerinin iadesine yönelik talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karşı davada ise; maddi tazminat talebinin kabulü, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı(karşı davalı) vekili temyiz etmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, mahkemece; davalı(karşı davacı)'nın maddi tazminat talebinin HMUK.'...

      Mahkemece, sözleşmeye konu edilen mallar teslim edilmeden nişanın bozulması nedeni ile davacının usulüne uygun cayma hakkını kullandığı, nişanın bozulmasının elde olunamayacak sebep olduğu mal teslim edilmeden sözleşme temelinin çöktüğü, davalının tahsil ettiği bedelleri iade etmesi gerektiği gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının, davalı ile yaptığı 23.02.2013 tarihli sözleşmeden, nişanının bozulması nedeniyle döndüğü ve sözleşmeden cayma hakkını kullandığı tüm dosya kapsamı ile sabit olup, mahkemenin de kabulü bu yöndedir. Cayma hakkının kullanılması kapıdan satışlarda düzenlenmiş olup davacı cayma hakkını kullanamaz. Bununla birlikte sözleşmeni haksız şart içerdiği ve davalının sözleşmeye aykırı davrandığı veya 2014/9626-2015/2535 ürünlerin ayıplı olduğu hususları ispatlanamadığına göre davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğinin de kabulü mümkün değildir....

        ın sanığın oğlu ... ile nişanlanmış olduğu dönemde aileler arasında yaşanan sorunlar karşısında nişanın bozulmasına rağmen ... ile kaçıp ailelerin anlaşmasıyla da geri dönmesine mütakip tekrar aralarının bozulması nedeniyle ... hakkında 08.08.2011 günü şikayetçi olarak verdiği ifadede ...'...

          Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada; taraflar arasındaki nişanın davalı tarafından haksız yere ve nikah gününden bir gün önce bozulması, evlenme vaadiyle kandırılıp kızlığının bozulması nedeniyle 80.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili talep ve dava edilmiş, mahkemece; davanın reddi cihetine gidilmiş bu karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 19.03.2014 gün ve 2013/19123 E.-2014/4320 K.sayılı kararı ile onanmıştır. Onama kararının kaldırılarak esas kararın bozulması istemi ile davacı vekili karar düzetme isteminde bulunmuştur. 4721 sayılı TMK'nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....

            için 2000TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 121.maddesine göre "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi, tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."Yukarıda bahsi geçen maddeden de anlaşılacağı üzere nişanın bozulmasından dolayı manevi tazminatı, kusursuz olan nişanlı, kusurlu olan nişanlıdan isteyebilir. Nişan ilişkisi yalnızca nişanlanan taraflar arasında meydana gelir, bu nedenle nişanın bozulmasının manevi sonuçları da yalnızca bu taraflar arasında etkisini gösterir.Somut olayda nişanlı davalı taraf, başkasıyla kaçarak nişanı bozduğunu kendisi ikrar etmiş, tanık beyanlarıyla da sabit görülmüştür. Bu nedenle nişanın bozulmasında kusurlu olduğu, davacı olan nişanlının da bu olay nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğramış olduğu ortadadır....

              Kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. (TMK m. 121) Nişanın bozulmasından dolayı davacı lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur. Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir. Bu fahiş zararın somut olay ve nedenlere dayanılarak ispat edilmesi gerekir....

              Maddesi gereğince davalıya kavga ve şiddetteki kusuru nedeniyle nişanın bozulmasına sebep olduğu anlaşıldığından davacı tarafa dürüstlük kuralları çerçevesinde ve davacının evlenme amacıyla yapmış olduğu harcalamar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşısında uygun bir maddi tazminat vermekle yükümlü olduğu bu bağlamda dosyaya sunulan fatura ve miktarlara göre belirlenen eşyaların nişan ve daha sonrasında evlilik amacıyla iyi niyet çerçevesinde alınıp davalı Habip Onur'un belirlediği konutta bulunduğu ve bu harcamalar nedeniyle bu miktarda tazminata hak kazandığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca TMK 121. maddesine göre nişanın bozulması yüzünden davacının kişilik hakları saldırıya uğramış, kendisine yönelik fiziki şiddete maruz kalmasının yarattığı acı ve sıkıntılar nedeniyle kişilik haklarına saldırı gerçekleşmiştir..."...

              Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesi ile; taraflar arasındaki nişanın haksız ve kötüniyetli olarak bozulması nedeniyle 40.000 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece; taraflar arasındaki nişan akdinin kurulduğunun ispat edilememiş olması gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda; davacı, davalı ile aralarındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....

                Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava, davacı ile davalı arasındaki nişanın bozulması nedeniyle, davacının bir kısım maddi ve manevi zararlarının tazmini istemine ilişkindir. ... Aile Mahkemesince; davacının talebi nişanın bozulmasına yönelik olmayıp, nikah akti olmaksızın düğün merasimi yapılarak bir süre birlikte yaşayıp ayrılmaktan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise davacının talebi TMK'nın 118 ve 123. maddesi kapsamında, nişanlılığın evlenme dışında bir sebeple sona ermesi sebebine dayalı, takıların ve bir kısım paranın iadesi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu