"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kadının kabul edilen boşanma davası, ortak çocuklardan Sıla'nın velayeti, mahkemenin delillere ve malvarlığına ilişkin tedbir kararları, manevi tazminat miktarı ve faiz yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma kararının ... kocanın boşanma davasında Türk Medeni Kanununun 161 maddesi uyarınca "zina" nedenine; davalı-davacı kadının davasında ise Türk Medeni Kanununun 166/2 maddesine dayalı olarak verilmiş olduğunun anlaşılmasına göre; ... kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-... kocanın manevi tazminata faiz uygulanması isteği olduğu halde, yetersiz gerekçe ile faiz isteğinin reddine karar verilmesi doğru değildir...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin yurtdışından geldikten 2 ay sonra sebepsiz yere evi terk ederek başa bir eve taşındığını, Beyaz saray köyünden bir bayan ile gayri resmi olarak aynı evde yaşadığını, evlilik birliğinin devamı konusunda bir çabası olmadığını, tüm bu nedenlerle tarafların zina nedenine dayalı olarak, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak boşanmalarına, aylık 2.500 TL tedbir - yoksulluk nafakasına, 250.000 TL maddi - 250.000 TL manevi tazminata, altınların aynen iadesine, olmadığı takdirde 4.500 TL nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması, davalı-karşı davacı erkek tarafından TMK'nun 165 maddesi uyarınca akıl hastalığı nedenine dayalı açılan boşanma davalarının kabulü ile kadının davası yönünden TMK'nun 166/1 maddesi uyarınca, erkeğin boşanma davası yönünden TMK'nun 165 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, 14/07/2006 d.lu müşterek çocuk Sudenaz'ın velayet hakkının babaya verilmesinin, anne ile çocuk arasında görüş günü düzenlenmesine, kadın lehine ıslah tarihi olan 22/09/2020 tarihinden itibaren yargılama süresince aylık 400,00.TL tedbir nafakasının erketen alınarak, kadına ödenmesine, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın lehine boşanma nedeni ile 10.000,00.erTL maddi ve manevi tazminatın erkten alınarak, kadına ödenmesine, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, taraflar leh ve...
Maddesi gereğince, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeni ile boşanma, olmadığı takdirde, TMK’nun 166/1. Maddesi gereğince, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma, fer'ileri, birleşen dava ise, TMK’nun 164. Maddesi nedeni terke dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir. Tanıkların nasıl dinleneceği HMK'nın 261. maddesinde düzenlenmiştir. HMK'nın 261/3.maddesinde de "Hâkim, tanık sözünü bitirdikten sonra, ifade ettiği hususların açıklanması veya tamamlanması amacıyla başka sorular da sorabilir" denilmektedir. Somut olayda; Davacı-davalı kadının, dava dilekçesinde yer alan iddiaları arasında, davalı-davacı kocasının, trans bireyle mesajlaşmasının olduğunu söylediği ve bu mesajları öğrendiğinde evi terk ettiğini ifade ettiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davaların birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma davası açılmış, davalı-davacı kadın ise, 08.01.2016 tarihinde açtığı birleşen davasında, Türk Medeni Kanununun 197. maddesi uyarınca tedbir nafakası talep etmiştir. Mahkemece, erkek tarafından açılan boşanma davasında kadın yararına tedbir nafakası (TMK m. 169) verildiğinden bahisle, kadının birleşen nafaka davasının reddine karar verilmiştir. Dava ve birleşen dava birbirinden bağımsız ayrı davalardır ve davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurmak gerekir (HMK m. 297/2)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı - Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, yoksulluk nafakası, kişisel ilişki ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Mahkemenin sabit kabul ettiği taraflara kusur olarak yüklenilen davranışlar, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde belirtilen ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede evlilik birliğinin temelinden sarsılması durumunu gerektirir nitelik ve yeterlilikte değildir. Terk (TMK. md. 164) hukuksal nedenine dayalı olarak açılmış bir dava da bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı kadının suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme hukuki nedenine(TMK.163. md.) dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Nüfus kaydına göre davalı ...’ın boşanma kararı verilmesinden sonra hüküm henüz kesinleşmeden 02.02.2014 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Bu halde evlilik ölümle sona ermiş, davacı tarafından açılan boşanma davası konusuz kalmıştır. Davalı erkek mirasçıları tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde Türk Medeni Kanunu'nun 181/2. maddesi gereğince kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan etmişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın; 26.03.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak (TMK m.166/1) açtığı boşanma davasını 22.06.2015 tarihli dilekçesi ile hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m.162) hukuki sebebine göre boşanma kararı verilmesi talebiyle ıslah etmiştir (HMK m.176). Hal böyleyken, mahkemece, Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesinde yazılı evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmaya karar verilmiştir. Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından açılan boşanma davası, Türk Medeni Kanunu'nun 164'ncü maddesinde yer alan "Terk hukuki" sebebine dayanmaktadır. Mahkemece terk nedenine dayalı boşanma davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesinde davalı kadının kendisi işte iken 10/05/2011 tarihinde evi terk ederek baba evine gittiğini, 14/09/2011 tarihinde gönderdiği ihtara rağmen eve dönmediğini belirterek boşanma isteminde bulunmuştur. İhtar dosyası ve davalı kadının delil olarak dayandığı bağımsız tedbir nafakası dosyası getirtilip incelenmeden yargılamaya devamla hüküm kurulmuştur....
İsimli kişiye çıplak görüntülerini gönderdiği, sadakat yükümlülüğünü ihlal edecek nitelikte tekliflerde bulunduğu, davalı erkeğin başkaları ile ilişkisi olduğuna dair iftira attığı, erkek eşe kadın tarafından izafe edilen kusurları ispat edemediği, erkek eşe izafe edilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kadının tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, ağır kusurlu kadının tazminata ve yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasının ve erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının reddine, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma...