WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK’nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Bu açıklamalar ışığında eldeki davanın, İİK. 277. ve devamı maddelerine, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi maddesine göre muvazaa hukuksal nedenine de dayanıldığı, davanın terditli olarak açıldığı görülmektedir. Davacı tarafın dayandığı haciz tutanağı, ödeme emrinin tebliğ edildiği adresten farklı adreste 10/03/2021 tarihinde düzenlenmiş olup, adres yetersizliğinden tespit yapılamadığı yazılıdır....

Bilgi İşlem Destek ve Danışmanlık Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile davalılar ... ve ... aralarındaki dava hakkında Şişli 4.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15.12.2009 gün ve 2009/229 - 2009/481 sayılı hüküm Dairenin 22.06.2010 gün ve 2010/3108 - 5798 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup Yargıtay ilamı kararın düzeltilmesini talep eden davacı vekili avukat ...’ye 23.08.2010 tarihinde tebliğ edilmiş, karar düzeltme dilekçesi ise davacı vekili tarafından HUMK’nun 440/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 13.09.2010 tarihinde verilmiştir....

    Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olması nedeniyle Mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 16.3.2010 gün ve 2008/142 2010/169 sayılı hükmün Dairenin 20.6.2011 gün ve 2010/11090 2011/6367 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi dışında davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup dairemiz kararı davalı ... vekiline 10.08.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, karar düzeltme dilekçesi ise HUMK’nun 440/I. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 26.08.2011 tarihinde verilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz....

        "İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar ..., ..., ... aralarındaki dava hakkında Seferihisar Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 6.4.2010 gün ve 2007/222-2010/124 sayılı hükmün Dairenin 9.6.2011 gün ve 2010/8425-2011/5907 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup, süresi dışında davalı ... ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup dairemiz kararı davalı Atıf Baş vekiline 08.08.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, karar düzeltme dilekçesi ise HUMK’nun 440/I. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 24.08.2011 tarihinde verilmiştir....

          İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz. Ayrıca ... ile ilgili olarak yargılama sırasında dosyaya vekaletname ibraz edilmediği gibi vekil olarak duruşmalara da girilmemiştir. Bu nedenle süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE ve peşin harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine 08.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/793 KARAR NO : 2018/758 DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 11/12/2018 KARAR TARİHİ : 02/01/2019 Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı ... inş. Tic. Ltd. Şti arasında yapılan ticaret nedeniyle ... İnş. Tic. Ltd. Şti. Tarafından borçlarına karşılık çek keşide edilip müvekkili şirkete verildiğini, çekin bankaya ibraz edildiğini ve çekin karşılığının olmadığını, banka tarafından çekin arkasının yazıldığını, müvekkili tarafından Ankara ... İcra Müdürlüğü'nün .../... esas sayılı dosyası ile takibe geçtiklerini, icra takibinin kesinleştiğini, müvekkilinin alacağına karşılık hiç bir tahsilat yapamadığını, borçlu şirketin kısa bir süre önce adına kayıtlı taşınır malların bir kısmını diğer davalı ... İnş. Taah. San. Ve Tic....

              İİK 277.maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçlar. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. Somut olayda, dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

                İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı T5 elden çıkarılan taşınmazın kıymeti nispetinde nakden tazminata mahkum edilmesi gerektiğini, davalıların kötü niyetli ve alacaklılarından mal kaçırma kastı ile hareket ettiklerini, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nın 277.maddesine göre açılmış tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz talebinin mahkemece reddine dair ara karara yapılan itiraza ilişkindir....

                Zira bu niteleme sonucu hangi delilerin toplanması gerektiği, hangi ön şartların araştırılacağı ve hangi yargılama usulünün tatbik edileceği gibi hususlar aydınlığa kavuşacaktır. Bu kararlar aleyhine kanun yoluna başvurulduğunda da HUMK’nun 428. (HMK’nın 369.) maddesi uyarınca Yargıtay incelemesi sırasında ancak bu gerekçe ve nitelemeyi nazara alarak kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığını denetleyecektir. Somut olayda Mahkemece davanın nitelemesi karar başlığında tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) olarak gösterilmişse de gerekçeli kararda davanın İİK 277 ve BK 19 maddesi uyarınca kabulüne karar verilerek yargılama usulleri ve dava şartları dahi farklı olan iki hukuksal nedene dayalı olarak davanın yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir....

                  UYAP Entegrasyonu