O hâlde, davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, mahkemece, tamamen kusurlu olduğu belirtilip, bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak yoksulluk nafakası (TMK m.175) talebinin reddi doğru görülmemiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m.185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK m.169). O hâlde; Türk Medeni Kanunu’nun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2015 Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçeşinde; davalının müvekkilinin babası olduğunu, davalının çok sayıda taşınmazı olup maddi durumunun iyi olduğunu, müvekkilinin ise işsiz olup herhangi bir gelirinin olmadığını ileri sürerek; davalıdan 1.000 TL yardım nafakasının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir. TMK.'...
Kadın lehine yoksulluk nafakası (TMK m. 175) koşulları oluşmuştur. Bu nedenle, ilk derece mahkemesince davalı-karşı davacı kadının geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası taktir edilmesi doğru olmuştur. Bölge adliye mahkemesince, davacı-karşı davalı erkeğin yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm verilmesi hukuka uygun olmamıştır. Temyiz edilen hükmün yoksulluk nafakası yönünden bu gerekçeyle bozulması gerektiğinden, değerli çoğunluğun değişik gerekçeyle bozma görüşüne katılmıyorum....
ın 200.00.- TL yardım nafakası ödemesine karar verilmiş,hüküm davalılarca temyiz edilmiştir. ...- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı ...'ın temyiz itirazları yerinde değildir. ...- TMK.'nun 364/....maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/... maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır. ... Genel Kurulunun 07.06.1998 tarih, 1998/656 E; 688 K.sayılı ilamında da; "...yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği..." vurgulanmıştır....
Öte yandan; bozma ilâmına karşı verilen direnme kararı gözetildiğinde, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan uyuşmazlığa konu bağımsız tedbir nafakası davası hakkında açıklama yapmakta fayda görülmektedir. 24. Tedbir nafakası 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre eşe iki şekilde verilmektedir. Bunlardan ilki birlikte yaşamaya ara verilmesi sebebiyle eşe verilen bağımsız tedbir nafakası (TMK. md. 197) iken, diğeri boşanma veya ayrılık davası açılınca davanın devamı süresince geçici önlem olarak eşe verilen geçici tedbir (TMK. md. 169) nafakasıdır. 25. Davalı-birleşen davacı kadın eşin açmış olduğu ve eldeki davayla birleştirilmesine karar verilen dava TMK’nın 197 nci maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası niteliğindedir....
Maddede sözü edilen eşlerin barınmasına ilişkin hüküm TMK 186/1, eşlerin geçimine ilişkin hüküm TMK 186/3, çocukların bakım ve korunmasına ilişkin hüküm ise TMK 185/2. madde hükmüdür. Boşanma davası açıldıktan sonra istenen tedbir nafakasının dayanağı olan TMK 169/1 madde hükmünün içeriği ile öncesinde yürürlükte olan Medeni Kanunundaki karşılığı olan 137. madde ile benzer olup sadeleştirilmek suretiyle önceki hüküm aynen korunmuştur....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). Boşanma davası açılmakla davalı karşı davacı kadının ayrı yaşama hakkı olduğu, davacı karşı davalı erkeğin ekonomik destek yükümlülüğünün devam ettiği dikkate alındığında kadın için tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve hakkaniyet gereğince uygundur. Bu haliyle davacı karşı davalı erkeğin kadına tedbir nafakası verilmesine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuklar yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir. Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım, eğitim ve korunmasına dair giderlere katılmakla yükümlüdür....
GEREKÇE : Asıl dava; TMK 166/1.maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere, birleşen dava; TMK 161.maddesinde düzenlenen zina hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, çocukların velayetinin anneye verilmesine, davacı için aylık 200 TL tedbir, aylık 250 TL yoksulluk nafakası, 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminat takdirine, çocuklar için aylık 200'er TL tedbir nafakası, aylık 250'şer TL iştirak nafakası takdirine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı için takdir edilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar ile müşterek çocuklar için takdir edilen iştirak nafakası miktarlarının yetersiz olduğunu beyan etmek suretiyle belirtilen yönlerden kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....