Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde, mahkemece verilen boşanma kararını istinaf etmediklerini belirterek tedbir/yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarlarının az olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının 1.000,00 TL olarak belirlenmesine, maddi manevi tazminat miktarları yönünden talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. Dava, TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince erkeğin tam kusurlu, kadının kusursuz olduğu belirlenerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. TMK 169.madde kapsamında ilk derece mahkemesince kadın lehine 650,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş olup tarafların dosyaya yansıyan ekonomik sosyal durumları, hakkaniyet gözetildiğinde nafaka miktarının uygun olduğu anlaşılmıştır. Davacı kadının tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından maddî ve manevî tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi ve müşterek çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir....
Bu yönün nazara alınmaması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
) almak zorundadır (TMK m. 169)....
(TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Burak'ın velayetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 250 TL iştirak nafakası, davacı için aylık 300 TL yoksulluk nafakası, 5.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminat takdirine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma ve velayete yönelik hükümleri kabul ettiklerini, ancak takdir edilen tazminat ve nafaka tutarlarının yetersiz olduğunu beyan etmek suretiyle belirtilen yönlerden kararın kaldırılması ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
Mahkemece aylık 1.000.00 TL yardım nafakası takdir edilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.'nun 328/1.maddesinde; "çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler", TMK.'nun 364/1.maddesinde; "herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemeleri yer almaktadır. Hukuk Genel Kurulunun 07.06.1998 tarih, 1998/656 E; 688 K.sayılı ilamında da; "...yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği..." vurgulanmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, davacı kadın için 6.000 TL maddi, 6.000 TL manevi tazminat, aylık 400 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk için aylık 400 TL iştirak nafakası takdirine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı istinaf dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi gerektiği halde feriileri ile birlikte kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
MUHALEFET ŞERHİ Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) davası açıldığı; boşanma davasının kabulüne karar verildiği ve davacının 150 YTL iştirak nafakası istemine karşılık istek aşılarak 200 YTL iştirak nafakasına karar verildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda "görüş birliği" vardır. Çekişme nedir?; Değerli çoğunluğun " ...Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk için 150 YTL iştirak nafakası istenildiği nazara alınmadan istek aşılmak suretiyle 200 YTL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru olmamıştır.(HUMK m. 74) " şeklindeki görüşüne istek aşılarak iştirak nafakasına hükmedilebileceği düşüncesi ile katılmıyorum. İştirak nafakası verilmesine ilişkin ilkeleri; iştirak nafakası verilmesinde "isteğe ilişkin" ilkeler, iştirak nafakası verilmesinde "miktarın belirlenmesine" ilişkin ilkeler olarak ayrımlıyorum. İştirak nafakası (TMK. m. 182 f....