Kimlik numaralı NEHİR ÖMEROĞLU'nun velayetlerinin davalı BABAYA VERİLMESİNE, Velayeti babaya verilen küçükler ile anne arasında ŞAHSİ MÜNASEBET KURULMASINA, Müşterek çocuklar Tuna İlkay Ömeroğlu için aylık 150,00- TL ve Nehir Ömeroğlu için aylık 150,00- TL olmak üzere toplam 300,00- TL TEDBİR NAFAKASININ dava tarihinden itibaren; kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere İŞTİRAK NAFAKASI olarak davacı anneden alınarak çocuklara velayeten davalı babaya verilmesine, Kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 300,00- TL TEDBİR NAFAKASININ dava tarihinden itibaren; kararın kesinleşmesinden itibaren de YOKSULLUK NAFAKASI olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının Maddi Tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE; 10.000,00- TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, Davacının Manevi Tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 15.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin...
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerine göre, kovuşturma başlamadan önce mağdurun zararının giderilmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarının indirilmesi, 2. fıkra uyarınca da etkin pişmanlığın kovuşturma başlandıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde ise, verilecek cezanın yarısına kadarının indirilmesi gerektiği nazara alındığında, somut olayda ve mahkemenin kabulüne göre de, sanıkların kovuşturma başlamadan önce mağdurun zararını tamamen gidermiş olmaları karşısında, anılan maddenin 1. fıkrası gereğince cezalarının üçte ikisine kadarının indirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde haklarında fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur....
’nun 31/2. maddesi gereğince 1/2 indirilmesi ile cezanın 2 yıl 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin çıkarılarak yerine “TCK’nun 31/2. maddesi gereğince 1/2 indirilmesi ile cezanın 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin yazılması ve "CMK'nun 307/4. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun 5.000-TL adli para cezası ile cezalandırılmasına" cümlesinin çıkarılarak yerine "CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan 5.000-TL adli para cezası üzerinden infazına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
ilişkin talebin reddiyle ilgili verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakta olup, davacı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazlarının reddi ile artırıma ilişkin verilen hükmün ONANMASINA, 2) Birleştirilen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;Tarafların gelir durumları, çocukların yaşları, eğitim durumları ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, ödenen iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun bulunmamış, davanın iştirak nafakasının indirilmesi yönünden kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2016 tarihli ve 2016/127 esas, 2016/334 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerine göre, kovuşturma başlamadan önce mağdurun zararının giderilmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarının indirilmesi, 2. fıkra uyarınca da etkin pişmanlığın kovuşturma başlandıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde ise, verilecek cezanın yarısına kadarının indirilmesi gerektiği nazara alındığında, somut olayda sanığın kovuşturma başlamadan önce 17/02/2016 tarihinde kurumun uğradığı 45,00 Türk lirası zararı ödemek suretiyle mağdurun zararını gidermiş olması karşısında, anılan maddenin 1. fıkrası gereğince cezanın indirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 23.02.2017...
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerine göre, kovuşturma başlamadan önce mağdurun zararının giderilmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarının indirilmesi, 2. fıkra uyarınca da etkin pişmanlığın kovuşturma başlandıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde ise, verilecek cezanın yarısına kadarının indirilmesi gerektiği nazara alındığında, somut olayda sanığın kovuşturma başlamadan önce 17/02/2016 tarihinde kurumun uğradığı 45,00 Türk lirası zararı ödemek suretiyle mağdurun zararını gidermiş olması karşısında, anılan maddenin 1. fıkrası gereğince cezanın indirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur....
Ancak; Sanıklar hakkında TCK'nın 142/1-b maddesi uyarınca belirlenen 2 yıl hapis cezasının aynı Kanun'un 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirilmesi sırasında 1 yıl 8 ay yerine, 1 yıl 6 ay olarak eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, TCK'nın 142/1-b maddesi gereği belirlenen 2 yıl hapis cezasının 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirilmesi ile sonuç cezanın 1 yıl 8 ay olarak belirlenmesine karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2-) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince; a- Yargılamanın yapıldığı esas mahkemesince sorgusu yapılmamış olan sanık alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere...
nın 11.01.2017 gün ve 2016/402315 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği, MEZKUR İHBARNAMEDE; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerine göre, kovuşturma başlamadan önce mağdurun zararının giderilmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarının indirilmesi, 2. fıkra uyarınca da etkin pişmanlığın kovuşturma başlandıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde ise, verilecek cezanın yarısına kadarının indirilmesi gerektiği nazara alındığında, somut olayda ve mahkemenin kabulüne göre de, sanığın kovuşturma başlamadan önce mağdurun zararını gidermiş olması karşısında, anılan maddenin 1. fıkrası gereğince cezanın üçte ikisine kadarının indirilmesi gerektiği gözetilmeden, ½ oranında indirim yapılmak suretiyle fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır....
sırasında 16 birim gün sayısı yerine 18 olarak belirlenmesi sonucu suça sürüklenen çocuğa fazla ceza tayini, Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, suça sürüklenen çocuk hakkında 6136 sayılı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca hapis cezası yanında tayin olunan adli para cezasının 5237 sayılı TCK.nun 31/3. maddesi uyarınca indirilmesi sırasında belirlenen 18 günün 16 güne, 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesi uyarınca belirlenen 15 günün 13 güne, 5237 sayılı Kanunun 52/2. madde ve fıkraları gereğince bir gün karşılığı takdiren 20 TL üzerinden hesap olunarak belirlenen 300 TL adli para cezasının 260 TL'ye indirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün (DÜZELTİLEREK ONANMASINA) 07.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
, hükmolunan cezadan teşebbüs nedeniyle indirim yapılan bölümün başına ''TCK.nun 35/2. maddesi gereğince'' ibaresinin ilavesi ile TCK.nun 35/2. maddesi gereğince belirlenen 10 günün 2 güne indirilmesi, TCK.nun 52/2. maddesi uyarınca günlüğü 20 liradan hükmolunan 200 TL adli para cezasının 40 TL'ye indirilmesi ve 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılarak yerine "TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulun- maktan koşullu salıverme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise 2. fıkra gereğince cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), 10.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....