Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların Çaycuma 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/552 Esas- 2010 /613 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine 300 TL yoksulluk nafakasının hükme bağlandığını, aradan geçen sürede takdir edilen nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle yoksulluk nafakasının 1000,00 TL' ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

    Davacı vekili dilekçesi ile; boşanma davası ile davacı kadın ve müşterek çocuk lehine nafakaya hükmedildiğini, ....03.2010 tarihinde açılan dava ile yoksulluk nafakasının 250 TL'ye, iştirak nafakasının 200 TL'ye arttırıldığını bu nafakaların yetersiz kaldıkları iddia edilerek yoksulluk nafakasının bu kez 500 TL'ye, iştirak nafakasının ise 400 TL'ye arttırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin gelir durumunun davacının iddia ettiği gibi iyi olmadığını, müşterek çocukla ilgilenip ihtiyaçlarını karşıladığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile mahkemenin 2010/119 Esas ve 2010/623 Karar sayılı ilamı ile davacı için hükmedilen 250,00 TL yoksulluk nafakasının 125,00 TL arttırılarak 375,00 TL’ye, çocuk için hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının 125,00 TL arttırılarak 325,00 TL’ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      için aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen zamanda nafakaların günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle yoksulluk nafakasının 700,00 TL'ye, iştirak nafakasının 500 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde,davanın reddini istemiştir. Mahkemece ;davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 300 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 425 TL'ye yükseltilmesine ,müşterek çocuk ... için aylık 250 TL iştirak nafakasının dava tarihinden 375 TL'ye yükseltilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, müşterek çocuk .... velayetinin davacıya bırakıldığını, ....Aile Mahkemesinin ....sayılı ilamı ile aylık 100,00 TL iştirak nafakasına, davacı lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen süre içinde nafakanın yetersiz kaldığını belirterek; davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 750,00 TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırılması-Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Kaldırılması Olmadığı Takdirde Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından velayetin değiştirilmesi, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, iştirak nafakasının kaldırılması, talebin kabul edilmemesi halinde ise nafakanın azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerinin reddi ile iştirak nafakasının artırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece hükmolunan iştirak nafakasının yıllık miktarı 3.600 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 3.920 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tedbir nafakasının arttırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

              nin iştirak nafakasının aylık 200 TL'den 750 TL'ye müşterek çocuk ...'ın iştirak nafakasının ise aylık 150 TL'den 750 TL'ye çıkartılması talep ve dava edilmiş, mahkemece her bir çocuk yönünden davanın kısmen kabulü ile çocuk ...'nin iştirak nafakasının aylık 400 TL'ye, ...'ın iştirak nafakasının 300 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Somut olayda, kısa kararda nafakaların kararının kesinleştiği tarihten itibaren, gerekçeli kararda ise, dava tarihinden itibaren artırılmasına karar verilmiştir. Kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunmaktadır. 10.4.1992 gün 7/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan İçtihat gereğince kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir....

                Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yoksulluk nafakasının niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmadığı gibi, ayrıca müşterek çocuk Sadık 21.2.1991 doğumlu olup, dava görülürken 18 yaşını bitirdiğinden iştirak nafakasının 21.2.2009 tarihinde sona ereceğinin hüküm fıkrasında belirtilmemesi doğru görülememiş ise de, bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yönlere ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.fıkrasından “75,00.-TL. Yoksulluk Nafakasının 125,00.-TL. artırılarak dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 200,00.-TL. ye yükseltilmesine” söz ve rakamlarının çıkartılarak yerine “75,00.-TL. Yoksulluk Nafakasının 25,00.-TL. artırılarak dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 100,00....

                  Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar az olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2. fıkrasından “....40,00 TL iştirak nafakasının 80,00 TL daha artırılarak aylık 120.00 TL 'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk Hasan için hüküm altına alınan aylık 40.00 TL iştirak nafakasının 80,00 TL daha artırılarak aylık 120,00 TL'ye çıkartılmasına" ve "Fatma için aylık 120.00 TL ...Hasan için aylık 120,00 TL..." ifadelerinin çıkartılarak yerine “....40,00 TL iştirak nafakasının 110,00 TL daha artırılarak aylık 150,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk Hasan için hüküm altına alınan aylık 40,00 TL iştirak nafakasının 110,00 TL daha artırılarak aylık 150,00 TL'ye çıkartılmasına...

                    Somut olayda davacı kadın 400TL yoksulluk nafakasının aylık 1000TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince dava tarihinden itibaren aylık 550TL artırılarak aylık 950TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Artırılmasına karar verilen bir yıllık nafaka miktarı göz önüne alındığında bölge adliye mahkemesinin davanın kısmen kabulüne yönelik kararı kesindir. Bu nedenle davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kısmen kabulüne yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Davalı erkeğin kadının yoksulluk nafakasının artırılması davasının kısmen kabulüne yönelik temyiz dilekçesinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 17.05.2022 (Salı)...

                      UYAP Entegrasyonu