Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Bu bağlamda; mahkemece yardım nafakası miktarı belirlenirken; davacının ihtiyaçları ve anne babanın geliri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi gözetilerek belirlenecek nafakanın davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir....
Davalı vekili; kabul edilen yardım nafakası davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekilinin; hükmedilen yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba, durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür. (TMK m. 328/2) Diğer taraftan; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK m.364) Eğitimine devam eden ergin birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise anne babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....
Taraflar arasındaki yardım nafakasının artırılması (Asıl Dava), yardım nafakasının kaldırılması (Karşı Dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının müvekkilinin dedesi olduğunu,müvekkilin babasının 2004 yılında vefat ettiğini, . 2013/397 karar sayılı ilamı ile müvekkili lehine aylık 400 TL nafaka hükmedildiğini, müvekkilinin . bölümünden mezun olduğunu, iş bulamadığını, davacının.öğrenci olduğunu, bu nedenle müvekkili lehine 2010 yılında hükmolunan 400 TL yardım nafakasının değişen sosyal ekonomik koşullar, artan ihtiyaçlar nedeniyle 600 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2017/262 Esas 2018/364 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları , boşanma ile müşterek çocuk Deniz Beste Akın'ın velayetinin müvekkiline verildiği, anılan karar sonucunda 300,00 TL müvekkili için 300,00 TL müşterek çocuk için nafakaya hükmedildiği, bu nafakanın yetersiz olduğu davalının Kayseri Şeker Fabrikasında Laborant olarak işe başladığı , müşterek çocuğun 7 yaşında olduğu ve otizmli olduğu , özel durumundan kaynaklı ilgi ve bakıma ihtiyaç duyduğu, özel eğitim almakta olduğu gerekçeleri ile 300,00 TL olan iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak üzere 950,00 TL arttırımı ile aylık 1250,00 TL ye çıkartılmasına , aylık 300,00 TL olan yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak üzere 700,00 TL arttırımı ile aylık 1.000,00 TL ye çıkartılmasına yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 4.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2.20.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesinin 2017/913- 2019/12 esas karar sayılı dosyasında görülen yardım nafakası davasında lehine 6.000,00 TL yardım nafakasına hükmedildiğini, yaklaşık 6 ay önce verilen kararın mevcut piyasa şartlarında yetersiz kaldığı gibi devam etmekte olduğu okulun yılık eğitim ücretinin 62.500,00 TL ye yükseltildiğini, yıllık okul ücreti dışında da giderleri olduğunu, nafakasının yetersiz kaldığını belirterek, okul ücretinin acilen ödenmesi için aylık 6.000,00 TL yardım nafakasının artırılarak aylık 12.000,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Ancak; önceki iştirak nafakası çocuğun ergin olması ile yasa gereği (TMK. Madde 328/1) kendiliğinden son bulur. Ergin olan çocuğun eğitiminin sürmesi halinde ise, TMK’nın 328/2 ve 364. maddeleri kapsamında anne-babanın bakım yükümlülüğü yardım nafakası olarak devam eder. Somut olayda da; davacı çocuk Didem, dava tarihi itibariyle ergin olup, kendi adına dava açtığına ve eğitimi devam ettiğine göre; istem, iştirak nafakasının artırılması değil, yardım nafakası niteliğindedir. Hukuki tavsifte yanılgıya düşülerek önceki nafakayı artırmak sureti ile hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır. Bundan ayrı olarak, mahiyeti itibariyle, davacı Didem için istenilen nafaka yardım nafakası; davacı Meltem için ise, yoksulluk nafakası olup; mahkemece, kararda nafakaların nitelikleri belirtilmemiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin anne babasının 1997 yılında boşandıklarını, müvekkiline bugüne kadar annesinin baktığını, öğrenci olan müvekkilinin 11.05.2013 günü reşit olduğunu belirterek; aylık 750,00 TL yardım nafakasının davalı babadan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından, davalının 18 yıldır kızına icra yoluyla nafaka verdiği, başka herhangi bir katkısının bulunmadığı, bu nedenle takdir edilen nafakanın çok az olduğu belirtilerek temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir....
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....