Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde mahkemece yapılacak işin; tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, davacı çocuğun yaş ve ihtiyaçları, günün ekonomik koşulları nazara alınarak; nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı şekilde TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun olacak şekilde yardım nafakasının bir miktar artırılmasına karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yardım nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

    Mahkemece;davanın kısmen kabulü ile,aylık 150 TL'lik yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 350 TL daha artırılması ile aylık 500 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Kural olarak tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. (TMK m.176/4) Bu yasal düzenlemeye göre iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın kabulü ile davacı için takdir edilen aylık 1.300 TL yoksulluk nafakasının aylık 1.600 TL'ye çıkarılmasına, karşı davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın kaldırılarak davanın reddine karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava yoksulluk nafakasının artırılması, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakası talebine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu, davanın kabulüne karşı davaların reddine karar verilmiştir. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik HMK'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

      O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasının kaldırılması talepli karşı davaya yönelik davalı/karşı davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasının artırımı talepli asıl davaya yönelik temyiz edilen hükmün davalı/karşı davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        ortadan kaldırmayacağını, 2.500,00 TL yoksulluk nafakasının karşı davacının zorunlu giderlerini karşılamaya bile yetmediğini, enflasyon, hakkaniyet ve ÜFE oranları gözetilerek artırılması gerektiğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren yoksulluk nafakasının aylık 5.000,00 TL'ye artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Davalının yoksulluk nafakasının kısmen artırılması kararına dair istinaf başvurusu yönünden, TMK.nun 175.maddesi uyarınca lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olan davacı ve nafaka yükümlüsü davalının tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davacı kadının zorunlu ihtiyaçları, nafaka ödedikten sonra geri kalan geliri ile davalının geçimini sağlama imkanı ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, yoksulluk nafakasının 900 TL artırılmasına ve yoksulluk nafakasının 1.200 TL olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ile tedbir nafakasının artırılması davasında hükmedilen nafakanın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakasının artırılması davasına yönelik temyizinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının a bendi uyarınca "Miktar veya değeri Kırk Bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi; “davanın kısmen kabulüne, Batman Aile Mahkemesinin 2017/387 Esas ve 2018/191 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Şevin KARTAL () için takdir edilen 200,00 TL iştirak nafakasının aylık 100,00 TL arttırılarak, dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL olacak şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı için takdir edilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına,” hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı; iştirak nafakasının artırılması ve her yıl ÜFE oranında artış belirlenmesine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....

          Davalı-karşı davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, karşı davanın kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, aksi takdirde nafakanın indirilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; dava ve karşı davanın reddine hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın vekili; reddedilen yoksulluk nafakasının artırılması davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı erkek vekili; erkeğin reddedilen davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine, karşı dava ise; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir....

          TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir."Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu