WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar, yoksulluk nafakası, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı - karşı davacı kadın 5.10.2006 tarihli dilekçeyle davadan ve temyiz talebinden vazgeçmiştir. Hüküm kesinleşinceye kadar davadan feragat edilebilir. Tarafların boşanmalarına dair karar temyiz edilmeksizin 9.9.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Bu nedenle feragat boşanma hükmü açısından hukuki sonuç doğurmayacaktır. Davadan feragat, davanın ferilerini de kapsar. Karşı davacı tazminatlar yoksulluk nafakası ve avukatlık ücreti haklarından da vazgeçmiş sayılır. O halde maddi , manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve avukatlık ücreti istemleri yönünden feragat konusunda bir karar vermek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmektedir....

    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası ile kadının tedbir nafakası davasının kısmen kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tedbir nafakası davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakası davasının yıllık tutarı 6.000,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 47.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

      Aile Mahkemesi'nin incelediği dosyası ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebe dayalı boşanma davası açmış olup davalı-davacı kadın ise 09.01.2020 tarihinde tedbir nafakası istemine dayalı dava açmıştır. İlk Derece Mahkemesince; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine, kadının bağımsız tedbir nafakası davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin bu kararı; davacı- davalı erkek vekili tarafından her iki dava ve fer'îleri yönünden, davalı-davacı kadın vekili tarafından ise tedbir nafakası miktarları yönünden istinaf edilmiştir....

        Maddeye göre boşanma sonucu yoksulluğa düşecek olan eşin diğer taraftan nafaka isteyebileceği düzenlenmiştir. Buna göre, yoksulluk nafakası, boşanmanın gerçekleşmesine bağlıdır. Boşanma davası sırasında talep edilen yoksulluk nafakası, boşanmanın fer'î niteliğinde olduğu için boşanmanın gerçekleşmesi şarttır. 7. Dolayısıyla yoksulluk nafakasının talep edilebilmesi için boşanma olgusunun gerçekleşmesi arandığından, yoksulluğun doğup doğmayacağı da boşanmanın gerçekleşeceği dönem itibariyle incelenmelidir. Zira yoksulluk nafakası, boşanmanın kesinleştiği tarihten sonraki dönem için geçerlidir. Diğer bir ifadeyle yoksulluk nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte hüküm ifade edeceğinden, talepte bulunan eşin, boşanma hâlinde yoksulluğa düşmüş veya düşecek olması gerekir. Aksi takdirde, yeterli ve sürekli geliri olan eş yararına yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilemez....

          Dairemizce; tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine maddi tazminat verilemeyeceği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahalli mahkemece bozma ilamına uyulmakla; her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda kesinleşen tarafların boşanma davalarının kabulü, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi, tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadının manevi tazminat talebinin reddi hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince; davacı-davalı kadının açtığı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı-davalı kadın yararına maddi ve manevi tazminata, davalı-davacı erkeğin açtığı boşanma davasının ise reddine karar verilmiş, karar davacı-davalı kadın tarafından tazminat miktarları, yoksulluk nafakasının reddi ve tedbir nafakasının miktarı yönünden istinaf edilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, nafakalar, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, reddedilen maddi ve manevi tazminat istekleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadın yararına hükmedilen nafakanın dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar tedbir, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren ise yoksulluk nafakası olduğunun tabii bulunmasına göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava 17.02.2015 tarihinde açılmış, tarafların ortak çocuğu ..., dava açılmadan önce 07.01.2015 tarihinde doğmuştur....

                Eşit kusur halinde de boşanmaya karar verilmesi gerektiğine göre verilen boşanma hükmü sonucu itibariyle doğru olduğundan, davalı-davacı kadının bu yöne ilişkin ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, boşanmaya ilişkin hükmün kusura ilişkin gerekçesinin düzeltilmek suretiyle onanması yönüne gidilmiştir (HUMK md.438/son). 2-Yukarıda açıklanan sebeplerle boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları belirlendiğine göre, her hangi bir geliri ve malvarlığı bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan davalı-davacı kadın yararına yoksulluk nafakası (TMK md.175) takdiri gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından, müstakil tedbir nafakası yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kocanın boşanma davası ve fer'ilerine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadının müstakil tedbir nafakasına yönelik temyizinin incelenmesine gelince; Davacı-davalı kadının 28.12.2012 tarihinde açmış olduğu boşanma davasından önce 27.11.2012 tarihinde kendisi ve müşterek çocukları için davalı-davacı kocası aleyhine müstakil tedbir nafakası davası açtığı ve boşanma davası ile birleştirildiği ve yargılamanın birlikte yürütüldüğü...

                    I) davası açıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) kararı verildiği, koşulları oluşmadığından yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verildiği ve hükmün davacı kadın tarafından temyiz edildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Çekişme nedir?; Değerli çoğunluğun “ asgari ücretle” çalışan davacı kadının “yoksulluğa düşmeyeceği” yönündeki görüşüne katılmıyorum. Davacı kadın: Asgari ücretle bir işyerinde çalışmaktadır Davalı koca : Tıp doktoru olup özel bir poliklinikte çalışmaktadır. Yoksulluk nafakasının içerdiği unsurlar dikkate alındığında “asgari ücretin” bu gereksinimleri karşılamaktan uzak olduğu yaşanan gerçekliktir. (HGK kararları: Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 771-773). Davacı kadın boşanmakla yoksulluğa düşmüş sayılır. Kendisine uygun miktar yoksulluk nafakası verilmelidir....

                      UYAP Entegrasyonu