Bu itibarla; nafakanın kaldırılmasına dava tarihinden itibaren hükmolunması gerekmektedir (28.11.1956 günlü ve 15 E, 15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı). Buna göre, mahkemece; nafakanın dava tarihinden itibaren kaldırılmasına hükmedilmesi gerekirken, nafakanın karar tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, kanuna aykırı olan bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 2.bendinde yer alan “... karar tarihi olan 23/01/2014 tarihinden itibaren KALDIRILMASINA” ifadesinin çıkartılarak yerine “dava tarihi olan 12/12/2012 tarihinden itibaren kaldırılmasına” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 15.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Mahkememizce yapılan yargılamaya, taraf beyanlarına, tanık beyanlarına, ibraz edilen delillere ve celp ve tetkik olunan kayıtlara göre ve tarafların belirlenen mali ve içtimai durumlarına, nafakanın belirlendiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süreye göre davalının ödemekte olduğu nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, müşterek çocuk için ödenmekte olan nafakanın aylık 225,00 TL daha artırılmasına karar verilmiştir. " gerekçesiyle davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ödenmekte olan aylık 300,00 TL nafakanın aylık 225,00 TL daha arttırılarak aylık 525,00 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya dair talebin reddine" karar verilmiştir....
Asliye (Aile) Mahkemesinin 2009/70 esas 2010/291 karar sayılı "nafakanın artırılmasına" yönelik ilamın henüz kesinleşmediği, bu karar kesinleşmedikçe nafakanın azaltılması istenemeyeceğinden, red kararının sonucu itibariyle doğru olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.05.2013 (Pzt.)...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, Ereğli 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/84- 248 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, daha sonra aynı mahkemenin 13/10/2011 tarih 2011/73- 489 Esas-Karar sayılı ilamı ile hükmedilen nafakanın 200,00 TL ye yükseltildiğini, davalının ekonomik durumunun iyi olduğunu ve çocuğun giderlerinin arttığını, hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını belirterek müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın 600,00 TL artırılarak, 800,00 TL ye yükseltilmesini, nafakanın her yıl üfe oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; müşterek çocuk lehine Ereğli 1....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/06/2015 NUMARASI : 2015/502-2015/1103 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müşterek çocuk M...' ın velayetinin müvekkiline bırakıldığını, 30.07.2008 dava, 27.04.2010 karar tarihli nafakanın artırımı davası ile iştirak ve yoksulluk nafakasının ayrı ayrı 150'şer TL olarak belirlendiğini, aradan geçen sürede nafakanın, ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirterek ayrı ayrı 400'er TL'ye artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; müşterek diğer çocukları F... Z... ve Y...'...
Davalı cevap dilekçesi ile özetle; açılan davayı kabul etmediğini, nafakanın her yıl ilam gereği ÜFE oranında otomatik arttırıldığını, eldeki davanın M.K 2. maddesine göre iyi niyet kuralı ile bağdaşmayıp, davacının kötü niyetli olduğunu, nafakanın hali hazırda 751,00 TL olarak kesildiğini, ancak 2021 yılı Temmuz ayından itibaren yeniden Üfe oranında artış yapılacak olup, tahmini olarak aylık nafakanın 840,00TL'ye ulaşacağını, %30 oranında talep edilen artış oranının fahiş olduğunu, gelirinde yüksek oranda bir artış yapılmadığını, maaşı dışında herhangi bir geliri bulunmadığını, uzman erbaş olarak çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı kadının aldığı yetim aylığı ve vefat eden babasından kalan taşınmazın, nafakanın kaldırılmasına değil, azaltılmasına etki edecek olgulardandır. O halde, mahkemece yapılacak iş; davacının ekonomik ve sosyal durumu ayrıntılı olarak araştırıldıktan sonra tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, nafakanın ...'nın 4. maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince, nafakanın uygun bir miktarda indirilmesine karar vermek olmalıdır. Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesi'ne nafaka artırımı davası açtığını ve 3 Aile Mahkemesi 2019/485 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda nafakanın 300 TL yükletilmesine, her yıl tefe-tüfe oranına göre artırılmasına karar verildiğini nafakanın 2021 yılı itibariyle 456,69 TL olduğunu, nafakanın günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması, eğitim hayatına başlamasından kaynaklı masrafları nedeniyle yetersiz kaldığını, çocuğun bakımın müvekkili tarafından yapıldığını, aradan geçen süre zarfında davalının ekonomik durumunun düzeldiğini gelirinin arttığını, davalının erkek kuaför salonu işlettiğini ekonomik durumunun iyi olması nedeniyle takdir edilen nafakanın 1000 TL artırılarak aylık 1.456,69 TL'ye yükseltilmesini, yargılama gideri vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
Buna göre; Didim(Yenihisar) Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2019/28 E,2021/51 E-K sayılı 21.01.2021 tarihli kararı gereğince müşterek çocuk lehine "...aylık 400,00- TL iştirak nafakasının dava tarihinden itbaren aylık 800,00- TL'ye arttırılmasına ve bu nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına " karar verildiği bu durumda işbu dava tarihi itibariyle nafakanın 2.125,93- TL'na ulaştığı ve davacının bu miktar üzerinden nafakanın 800,00- TL olmasını talep ettiği dikkate alındığında indirilmesi talep edilen miktar aylık 1.325,93- TL yıllık ise 15.911,16- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla reddedilen nafakanın azaltılmasına ilişkin miktar yıllık onyedibinsekizyüzotuz-TL'nı geçmemektedir. Hüküm, reddedilen katılım nafakasının azaltılması talebinin bir yıllık miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/407 ESAS 2022/935 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ortak çocuk Ali Ayberk'in velayetinin müvekkiline verildiğini, ortak çocuk için güncel nafakanın 650 TL olduğunu nafakanın yetersiz kaldığını belirterek nafakanın aylık 2000 TL artırımı ile aylık 2650 TL olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....