WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından nafakanın temyizi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesi ile ...Mahkemesi'nin 20.12.2012 tarih ve C/01/251974 FA RK 12/4620 esas sayılı kararı ile verilen boşanma ve ortak çocuk lehine hükmedilen nafakanın tanıma ve tenfizini talep etmiştir. Mahkeme tarafından boşanma yönünden yabancı mahkeme kararının tanınmasına hükmedilmiş ise de nafakanın tenfizi konusunda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

    Nafakanın azaltılmasına ilişkin önceki dava tarihi olan 11/09/2017 tarihi ile bu davanın açıldığı tarih arasında yaklaşık 1 yıldan fazla süre geçmiştir. Tarafların yapılan ekonomik sosyal durum araştırmasına göre; davacının çalışmadığı, 2 çocuğu ile birlikte kendi evinde oturduğu, davalının yeniden evlendiği, 2013 doğumlu bir çocuğunun ve Pasat marka aracının olduğu, emekli olduğu, bu durumda tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında önceki nafakanın azaltılmasına ilişkin davadan sonra olağanüstü bir değişiklik olmadığı anlaşılmaktadır....

    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile dairemizin 02.09.2014 gün ve 2014/30646-24775 sayılı onama kararının kaldırılmas ve mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davalının diğer karar düzeltme itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 01.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Mahkemesinin ... sayılı kararı ile boşandıklarını, bu karar ile müşterek çocuk lehine aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak bu nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini belirterek, iştirak nafakasının aylık 1000 TL'ye çıkartılmasını ve her yıl TEFE oranında artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap delikçesinde; müvekkili davalının yeniden evlendiğini, kredi borçlarının bulunduğunu ve talep edilen nafakanın fahiş olduğunu belirterek, adil bir artırım yapılmasını ve nafakanın her yıl enflasyon oranında artırılmasını istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk .... için takdir edilen aylık 250,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 600,00 TL'ye çıkartılmasına, nafakanın her yıl TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Somut olayda, davalı tarafından 11.05.2009 tarihinde açılan dava ile nafakanın kaldırılması istenilmiştir. Mahkemenin davayı kabulü ile nafakanın kaldırılmasına karar verilmiş ve bu hüküm kesinleşmiştir. Yine, temyiz incelemisine konu olan nafakanın artırılması dava tarihi ise 11.01.2007 olup, her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir. O halde mahkemece, nafakanın artırılması dava tarihi itibariyle tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile tüm delilleri araştırılıp gerekirse resmi birimlerden kayıt ve belgeler de getirtilerek incelenip sonucuna göre bir miktar nafakanın artırılmasına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23/02/2007 tarih ve 2006/151 Esas, 2007/31 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanmayla birlikte davacı lehine aylık 200 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, nafakanın yetersiz kaldığını beyan ederek nafakanın aylık 400 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı kadın için hükmolunan yoksulluk nafakasının 150 TL daha artırılarak aylık 350 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsili yönünde hüküm tesis edlmiş; hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. TMK’nun "Tazminat ve nafakanın ödenme biçimi" başlıklı 176.maddesinin 4.fıkrasında tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebileceği açıklanmıştır. Bu düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için, ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

            Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların 01.05.2001 tarihli karar ile boşandıkları; 1995 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, daha sonra tarafların anlaşması ile 2005 yılında nafakanın 350,00 TL'ye çıkarıldığı, eldeki artırım davasının ise 7 yıl sonra 28.08.2012 günü açıldığı, davacı annenin çalışmadığı; davalı babanın ise üniversite öğretim görevlisi olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında 7 yıl gibi uzunca bir zamanın geçmesi, ekonomik göstergelerdeki değişim ile ....in yayınladığı ... artış oranı nazara alındığında; artırılan nafaka miktarı az olup, TMK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı erkek tarafından, kendi boşanma davasının reddi ile kadının kabul edilen nafakanın artırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkeğin, davacı-davalı kadının nafakanın artırılması davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Kadın için takdir edilen nafakanın artırılan bölümünün yıllık tutarı, karar tarihi itibarıyla temyiz kesinlik sınırı 2080 TL'yi geçmediğinden, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2. maddesi gereğince davalı-davacının, nafakanın artırılması davasının kabulü yönündeki temyiz isteklerinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı erkeğin boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda tanıkların ne zaman gösterileceği...

                  Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu