Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından kişisel ilişkinin süresi yönünden; davalı-karşı davacı tarafından ise kişisel ilişkinin süresi ve ıslah talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; müşterek çocuk Tuna ile davalı baba arasında Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2011/67 esas ve 2012/437 karar sayılı kararı ile kurulan kişisel ilişkinin değiştirilmesine ilişkindir. Mahkemece delillerin bu çerçevede değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, davanın "kişisel ilişkinin kaldırılması" olarak nitelendirilip, delillerin bu çerçevede değerlendirilip yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının velayetin değiştirilmesi istemi reddedilmekle birlikte, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebiyle ilgili olarak velayeti babada olan çocuklarla anne arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmiş olduğunun anlaşılmasına göre; tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi(Ortak Velayetin Kaldırılması)- Kişisel İlişkinin Kaldırılması- Kişisel İlişkinin Kısıtlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalının velayetin yeniden düzenlenmesi davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin yeniden düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası olmadığı taktirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkin olup terditli açılmış davadır. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, velayet değiştirilmesini gerektirir bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı iştirak nafakası istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve nafaka istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Tüm dosya kapsamı, tanık beyanları ve alınan uzman raporu ve içeriklerinden, şahsi ilişkinin tamamen kaldırılmasına veya kısıtlanarak değiştirilmesine yönelik somut bir olgu ve eylemin belirlenememiş olması, davalı babanın müşterek çocuğa karşı olumsuz bir tutum veya davranışın bulunduğunun kanıtlanamadığı, TMK'nın 324. maddesi bağlamında davalı baba ile müşterek çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılması ya da değiştirilmesini gerektirecek bir durumun da söz konusu olmadığı değerlendirilerek..."gerekçesi ile; "1- Davacının şahsi ilişkinin kaldırılması talebinin REDDİNE, 2- Davacının şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin REDDİNE,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....

            Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi, davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamıştır. Ne var ki artış miktarı çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre düşüktür. Tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına göre TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi de nazara alınarak nafakanın aylık 350 TL artırımı ile 750 TL olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * tanık ...in bu dosyada dinlenmemesine rağmen karar gerekçesinde beyanından söz edilmesinin sonuca etkili olmamasına göre davacı-davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Birleşen dava ile ilgili kurulan hükümde takdir edilen nafakanın başlangıç tarihi ve niteliği yönünden çelişki yaratılmıştır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 38l/2 maddesi uyarınca kararın tefhimi en az 388.maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Bu durumda gerekçeli kararın, tefhim edilen karar yanlışta olsa, buna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Gerekçeli kararın hüküm kısmının 3. bendinde; "300 TL yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, nafakanın her yıl TEFE, TÜFE oranında artırılmasına" karar verilmiş ise de; tefhim edilen kısa kararda bu yönde bir hüküm kurulmamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK. m.298/2). Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....

                UYAP Entegrasyonu