"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırımı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:26.07.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, nafakanın artırımı isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/752 KARAR NO : 2023/664 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KIRKLARELİ AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26.01.2023 NUMARASI : 2022/181 ESAS, 2023/63 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK VE İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı-birleşen dosya davalısı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; tarafların evliliklerinin Kırklareli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/207 Karar sayılı ilamı ile sonlandırıldığını, müvekkili lehine 150,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, nafakanın artırımı davası neticesinde Küçükçekmece 3....
GEREKÇE : Asıl dava; yardım nafakasının artırımı, birleşen dava; yardım nafakasının kaldırılması isteğine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E - 2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyle miktar veya değeri sekiz bin (8.000,00) Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2). Asıl davada, artırılmasına karar verilen aylık 250,00TL (250,00 x 12 = 3.000,00) ve birleşen davada reddedilen, kaldırılması talep edilen aylık 350,00TL (12 x 350,00 = 4.200,00) miktar üzerinden, yıllık nafaka farkı toplamları ayrı ayrı 8.000,00TL'yi geçmemektedir. Hüküm, artırılmasına karar verilen asıl ve reddedilen birleşen davada nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
Cari nafakanın belirlendiği davada dava tarihi ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 6 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır....
Davalı-davacı vekili verilen ek kararı; toplam hükmedilen 1.450,00 TL nafakanın yıllık tutarı olan 17.400,00 TL'nin istinaf kesinlik sınırının üzerinde olduğunu, kaldı ki mahkemenin kararı istinaf kanun yolu açık olarak verdiğini, bu sebeple ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf etmiş, kararın kaldırılmasını, istinaf gerekçelerinin kabulünü talep etmiştir. Esas dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı, birleşen karşı dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. HMK'nın 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması (asıl dava), nafakanın artırımı(birleşen dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-birleşen dava davacısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı -birleşen dava davalısı dilekçesinde; ... Aile Mahkemesi'nin 2005/3 Esas ve 2006/269 Karar sayılı ilamı ile davalı için 175.00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda davalıya vefat eden babasından emekli aylığı bağlandığını,bu nedenle davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı-birleşen davacısı dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddi ile ......
ın yasal haklarını kullanması çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği, sadece dava açmanın ortaklıktan çıkartılma için haklı bir neden sayılamayacağı gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl dava davacısı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 26,10 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/407 ESAS 2022/935 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ortak çocuk Ali Ayberk'in velayetinin müvekkiline verildiğini, ortak çocuk için güncel nafakanın 650 TL olduğunu nafakanın yetersiz kaldığını belirterek nafakanın aylık 2000 TL artırımı ile aylık 2650 TL olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Birleşen davada, davacı, hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını belirterek nafakanın 400 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir....
Tüm bu açıklamalar karşısında asıl ve birleşen davacının birleşen davadaki davalı yararına hükmedilen vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, kararın 10 nolu bendinin kaldırılmasına, birleşen davada davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, asıl dava ve birleşen davada ki nafakanın istirdadına yönelen istinaf başvurusun usulden, birleşen davadaki nafaka miktarına ilişkin istinaf talebinin ise esastan reddine, asıl ve birleşen davalının ise istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; A) Asıl ve birleşen davacının birleşen davadaki davalı yararına hükmedilen vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca KABULÜ ile, ANKARA 20....