Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece takdir edilen 2.000,00 TL nafakanın mahkemece kabul edilen artış tarihi ve artış uygulaması dikkate alındığında mevcut dava tarihi itibariyle 8.709,00 TL ye ulaştığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki tarafların ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, paranın alım gücü ve nafakanın anlaşmalı boşanma davası gereği hükmedildiği dikkate alınarak mahkemece takdir edilen nafaka miktarlarının Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre indirilmesi ile yetinilmesi gerekirken tümden kaldırılması isabetsizdir. Yukarıda anlatılan gerekçelerle davalı lehine hükmedilen nafakanın indirilmesine karar vermek gerekmiş, önceki ilamda nafakaya artış uygulandığı değerlendirilerek söz konusu nafaka miktarına kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda TÜİK’in yayınladığı yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, günün ekonomik koşulları, paranın alım gücündeki azalma, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşıeğitim durumu, ihtiyaçları ile özellikle nafaka yükümlüsünün gelir durumu, iştirak nafakasına her yıl TÜFE (DİE) oranında uygulanan artışlar sonucu güncel nafaka miktarı birlikte değerlendirildiğinde; iştirak nafakasının indirilmesi koşullarının oluşmadığı, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesince de davanın reddine yönelik verilen kararın isabetli olduğu ve yine ilk derece mahkemesince davalı yararına karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca iştirak nafakasının indirilmesi davasının reddi nedeniyle vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmış olup tarafların tüm istinaf itirazlarının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

O halde mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davacı-karşı davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, gelirinin yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp, indirmeye karar verilmesi gerektiği gözetilerek hakkaniyet ölçüsünde nafakanın indirilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı ve yanılgılı gerekçelerle nafakanın kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakasının Azaltılması Taraflar arasındaki "boşanma" ve "nafakanın indirilmesi" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, manevi tazminat ve nafakalar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12.06.2012 günü temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili Av. ... Velidedeoğlu ve karşı taraf davacı-davalı ... ... ile vekili Av. ... geldiler. Davalı-davacı ... vekili Av. ... Velidedioğlu, hükmün boşanma ile ilgili bölümünü temyiz etmediklerini, boşanmanın fer'ileri, kusur tespiti ile ilgili kararı ve nafaka miktarını temyiz ettiklerini söyledi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Tebligat Kanununun .... maddesine göre, kendisine tebliğ yapılacak kimse gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden çekinirse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar kurulu üyelerinden birine veyahut zabıta amir veya memuruna imza karşılığında teslim eder ve alanın adresini kapsayan ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber tebliğ olunacak kimseye keyfiyetin haber verilmesini mümkün oldukça en yakın komşularından birine bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen şekil geçerlilik koşuludur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafakanın Kaldırılması ya da İndirilmesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 07.10.2015 gün ve 15668-17608 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının kaldırılması ve indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalı ile ..... Aile Mahkemesi'nin 2006/261 Esas 2006/263 karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıklarını, boşanma ile müşterek çocuk Hasan Ulaş Kösehan'ın velayetinin davalıya verilerek müşterek çocuk için aylık 250,00 TL iştirak nafakasına, hükmolunduğunu, daha sonra sözkonusu nafakanın ........

            Madde uyarınca yoksulluğun ortadan kalktığının kabulüne imkan bulunmadığı, bu itibarla, nafakanın kaldırılması ve makul seviyeye indirilmesi koşullarının oluşmadığı, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın bu itibarla isabetsiz olduğu, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verildiği, davalı kadın vekilinin istinaf talebinin izah edilen nedenlerle yerinde olduğu değerlendirilerek, HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılıp, davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; tarafların 15/04/2014 tarihinde boşandıkları,davalı lehine 350-TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği görülmüştür. Davalının 15/02/2015 tarihinden itibaren babasından dolayı ölüm aylığı aldığı ve 22/12/2016 tarihi itibariyle; davalıya net ödenen aylığın 1.118,86-TL olduğu anlaşılmıştır. Nafaka alacaklısı kadının, elde ettiği gelirin yukarıda belirtilen zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılaması beklenemez. Başka bir anlatımla, davalının eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihtiyaçları ve harcamaları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının maaş gelirinin bulunması hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir....

              Dava dilekçesinde, davalı tarafa ödenmesine karar verilen nafakanın kaldırılması, aksi kanaat halinde nafakanın indirilmesi talep edilmiş, mahkemece Bodrum Aile Mahkemesinin 2018/915 Esas 2020/130 Karar sayılı 29/01/2020 tarihli ilamı ile davacı lehine hükmedilen aylık 850,00.-TL nafakanın 250,00.-TL indirilerek aylık 600,00.-TL'ye düşürülmesine karar verilmiş olup, nafaka indirim miktarı 250,00.-TL x 12 = 3.000,00.-TL'dir. Somut olayda; davalı taraf kabul edilen (düşürülmesine karar verilen) miktar yönünden (3.000,00.-TL) istinaf isteminde bulunmuş olup, istinaf konusu edilen nafaka indirim miktarı hükmün verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulamaz....

              UYAP Entegrasyonu