Taraflar anlaşmalı boşanmışlar ve yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası artış oranının %35 olarak serbest iradeleriyle kararlaştırmış iseler de, ülkemizde taraflarca öngörülmesi mümkün olamayacak şekilde enflasyon oranının seyretmesi karşısında nafakanın yıllık %35 oranında artışının yapılması davacı için ekonomik olarak katlanılamaz ve ödenemeyecek boyuta ulaşmıştır. Davalı fizik öğretmenidir. Davalının gelir durumu tam olarak belirlenmemiştir. Mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve çocuğun barınma, eğitim ve sağlık giderlerine ve davalının gelir durumuna göre MK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi gözetilerek nafakanın belirlenmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2018/1125 Esas, 2020/42 Karar sayılı kararı ile nafakanın azaltılması ve sonraki yıllar için enflasyon oranında artırım yapılması davası açtığını, söz konusu dosyada nafakanın 3.587 TL'ye çıkarılmasına ve her yıl ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verildiğini, ÜFE oranında yapılacak artışların ülkenin şu anki somut gerçekleri ve ekonomik kriz ortamında uygulanması ve sürdürülebilmesinin mümkün olmadığını, aksi takdirde tarafların birinin fakirleşmesi ve cezalandırılması, diğerinin ise sebepsiz zenginleşmesi sonucunun ortaya çıkacağını ileri sürerek, nafakanın aylık 3.587,00 TL'ye indirilmesi ile artış oranının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi, nafakanın kaldırılması davasının reddi, yoksulluk nafakası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin, nafakanın kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı 6.000,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 41.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2021 NUMARASI : 2020/366 ESAS, 2021/224 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile davacının Sivas 2....
kaldırılmasına, iş bu nafakanın kaldırılması talebinin kabul görmemesi halinde yoksulluk nafakasını düşürülmesine karar verilmesini, tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davalı kadının ve velayet hakkı davalı annede bulunan ortak çocukların zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde iştirak nafakalarının kaldırılması veya azaltılması talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararında bir hata bulunmadığı belirlenmiştir. Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin ise nafakanın 1 yıllık tutarının 17.830 TL nin altında kalması nedeniyle kararın kesin olması nedeni ile yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir. Sonuç olarak ilk derece mahkemesi kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince reddine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM : 1- Kayseri 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının ... Mahkemesinin ......
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Afyonkarahisar 1.Aile Mahkemesinin 2016/298 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, velayeti anneye verilen müşterek çocuk için aylık 2.500,00 TL iştirak nafakasına ve bu nafakanın her yıl %10 oranında artırılmasına karar verildiğini, temmuz ayı itibari ile nafakanın 3.660,00 TL'ye çıktığını, müvekkilinin asgari ücretle çalıştığını, bu nedenle güncel nafakayı ödemekte zorlandığını belirterek nafakanın kaldırılmasını veya aylık 500,00 TL'ye indirilmesini, dava tarihinden karar tarihine kadar ödenmiş ve ödenecek olan fazla nafaka miktarının iadesi ile nafaka artış oranının tamamen kaldırılması veya asgari geçim düzeyi dikkate alınarak indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı tarafından açılan Nafakanın Kaldırılması veya Azaltılması davasının Kısmen Kabulü ile; Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2015/1039 Esas - 2016/209 Karar sayılı, 03/03/2016 tarihli ilamı ile davalı T3 lehine bağlanan aylık 750 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 1.000 TL olarak tespitine, 1.000 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, belirlenen bu nafakanın yıllık TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hatalı olduğunu, Kayseri 1....
Nafaka ilamındaki ÜFE olarak belirlenen yıllık artış oranının TÜFE olarak değiştirilmesi istemi yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; nafakanın ve yıllık artış oranının anlaşmalı boşanma kararı ile belirlendiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna, nafaka kesinleşmesinden itibaren bir yıl sonra başlayan yıllık artış oranının uygulanmasına, nafakanın ulaştığı miktara, yerleşik Yargıtay kararları uyarınca benimsenen artış oranının ÜFE olmasına göre bu talep yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı kanaati ile, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Kocaeli 5.Aile Mahkemesi 2021/210....