"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı tarafa davalının temyiz dilekçesinin tebliğ edilerek tebellüğ belgesinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.17.09.2009...
nafakanın her yıl yıllık artış oranlarına göre arttırılmasını talep ve dava etmiştir....
Yapılan bu açıklamalar ışığında yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin (ve bu giderlere dahil olan vekalet ücretinin) davalı tarafa yükletileceği, ayrıca davanın reddedilen kısmı nedeniyle davalı lehine yargılama giderine (ve vekalet ücretine ) hükmedilmeyeceği kabul edilmiştir. Ancak, ekonomik yönden daha güçlü olan nafaka yükümlüsü tarafından nafaka alacaklısı aleyhine açılan nafakanın kaldırılması veya indirilmesi istemli davalarda ise, HMK’nun 326. maddesinin uygulanması gerekmektedir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davanın nafakanın kaldırılması yönündeki kısmının reddine, nafakanın indirilmesine yönelen kısmının kabulü ile; davacı tarafından davalıya ödenen iştirak nafakasının karar tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1500 TL ye indirilmesine, karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, yardım nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının temyiz itirazları yerinde değildir. Davalının temyiz itirazlarına gelince; TMK.'nun 328/2.maddesinde; "Çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler", TMK.'...
Davalılar vekili yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin haksız olduğunu, çocuklardan İrem için verilmiş bir nafaka kararının olmadığını, Sinem' in ise asgari ücretle çalıştığını bildirerek davanın reddini savunmuştur. Birleşen dosyada davacı ... vekili; müvekkilinin anne ve babasının boşandığını, boşanma ile müvekkili yararına 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, daha sonra mahkeme kararı ile iştirak nafakasının 300 TL ye çıkarıldığını, ödenen 300 TL nafakanın az olduğunu, müvekkilinin halen üniversite öğrencisi olduğunu belirterek müvekkiline ödenen iştirak nafakasının 600 TL ye çıkarılmasını istemiştir....
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; kendisinin nafakanın kaldırılması için Bakırköy 13. Aile Mahkemesinin 2020/335 Esas sayılı dosyasında dava açtığını, hali hazırda işsiz olduğunu, kendisine ailesinin baktığını, davacının ve yeni eşinin ekonomik durumunun çok iyi olduğunu, dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, kendisinin yeni eşi Betül'den de iki çocuğunun olduğunu, onların ihtiyacını karşılamakta da zorlandığını belirterek kendi açtığı davanın bu dosya ile birleştirilmesine, davacı tarafın davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Bakırköy 13. Aile Mahkemesinin 2020/335 Esas 2020/1221 Karar sayılı dosyasında davacı T3 tarafından davalı T1 aleyhine 12.03.2020 tarihinde açılan iştirak nafakasının kaldırılması davasının dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir....
Hükmün taraflarca temyizi üzerine dairemizin 2021/7523-7340 Esas-Karar sayılı 19.10.2021 tarihli ilamı ile tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre nafakanın az olduğu, Türk Medeni Kanunu’nun 4' üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. Bozma sonrası davacı-davalı kadın lehine 8.000.00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı da bozmadan beklenen amacı karşılamaktan uzak olup, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre çoktur. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının......
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı kadın için 400,00 TL olan yoksulluk nafakasının 500,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk için 250,00 TL olarak takdir edilen nafakanın 350,00 TL olarak artırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılmasına ilişkindir. 28.11.1956 tarih ve 15/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, nafakanın artırılması, kaldırılması veya nafakaya hükmedilmesine dair istemlerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekir. Buna göre, mahkemece dava konusu talebin kısmen kabulüne karar verilirken, nafakanın artırılmasına dava tarihten itibaren hükmetmek gerekirken; nafakanın hangi tarihten itibaren artırıldığının hükümde gösterilmemiş olması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davacının velayetin kaldırılması, değiştirilmesine ve davalıya ödediği nafakanın iptaline ilişkin bir davası bulunmadığı gibi, dava dilekçesinin bu yönde usulüne uygun şekilde ıslah da edilmemiş bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.21.05.2007...