O halde mahkemece,tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyacı, nafakanın hükmedildiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen süre ve nafaka yükümlüsünün (davacı babanın) gelir durumu nazara alındığında, TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine göre müşterek çocuk adına hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesi talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı açık olmak üzere, 27.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/01/2015 NUMARASI : 2014/250-2015/77 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, Ankara 9. Aile Mahkemesinin 2013/401 Esas, 2013/1007 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Uraz lehine hükmedilen iştirak nafakasının 1.350 TL'den aylık 2.500 TL'ye çıkarıldığını, nafaka artırım kararında müvekkilinin aylık 21.166 TL gelirinin olduğunun nazara alındığını, ancak müvekkilinin 04.10.2013 tarihinde Vakıfbank Yönetim Kurulu kararı ile resen emekli edildiğini, maaşının 2.871 TL'ye düştüğünü belirterek nafakanın 450 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Bu durum ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda davalının ... Kliniği Ltd.Şti.de sekreter olarak asgari ücretle çalıştığı anlaşılmaktadır.Hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilebilmesi için, kişinin kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde güvenli ve devamlı bir gelirin varlığının kanıtlanması gerekir....
Hukuk Dairesi'ne temyiz kanun yolu açık olmak üzere, birleşen önlem nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi davası yönünden KESİN olmak üzere OY BİRLİĞİ ile karar verildi....
durdurulmasına, iştirak nafakasının kaldırılmasına, bu mümkün olmadığı takdirde nafakanın azaltılarak aylık 300 TL'ye çekilmesine karar verilmesini talep ederek dava açmıştır....
Tarafların Afyonkarahisar Aile Mahkemesi'nin 2015/668 Esas 2016/776 karar sayılı ilamıyla boşandıkları, ilam ile kadın lehine 400,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, eldeki davanın söz konusu nafakanın kaldırılması, olmadığı takdirde aylık 100,00 TL'ye indirilmesi isteminden ibaret olduğu, yapılıp bitirilen yargılama sonucunda nafakanın aylık 200,00 TL'ye indirildiği, mahkemenin kabul ve reddettiği miktara göre davalı kadının istinaf talebinin 2.400,00 TL'ye tekabül ettiği,( aylık 200,00 TL den bir yıllık kısım) HMK 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 4.400,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davalı kadının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince kesinlik sınırında kaldığı anlaşıldığından, reddine karar vermek gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Anlaşmalı boşanmayla kabul edilen davalı için 400 TL lik ve müşterek çocuk için 200 TL nafakanın üzerinden geçen zaman sürecinde paranın satın alma gücünde yaşanan değişim, tarafların dosyaya yansıyan sosyal yaşam standartları nazara alındığında; nafakanın tamamen kaldırılması yerine, davalı lehine hükmedilen nafakadan TMK.nun 4.maddesi gereğince hakkaniyete uygun olarak 100 TL indirim yapılmasına, müşterek çocuğun yaşı, öğrenim durumu ve nafaka miktarı dikkate alındığında çocuk yönünden indirim yapılmaması" gerekçesi ile; "Davacının nafakaların kaldırılması talebinin reddine, davacının nafakanın azaltılması talebinin kısmen kabulü ile; davacı lehine olan 400,00TL nafakanın dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL"ye indirilmesine, davacının müşterek çocuk ANIL için olan 200,00 TL nafakanın indirilmesi talebinin reddine,"karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇELERİ: Davacı hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmiş, nafakanın tamamen kaldırılması gerektiğini, olmadığı takdirde yapılan indirimin daha fazla olacak şekilde hüküm tesisini, ayrıca birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi, birleşen dava ise iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir. Dava konusu edilen kaldırılması istenilen yoksulluk nafakası Konya 1. Aile Mahkemesinin 2014/583 Esas ve 2015/206 Karar sayılı ilamı ile tespit edilmiş olup aylık 250 TL dir. Nafakanın kaldırılması-indirilmesi davasının dava değeri 3.000 TL dir, İlk Derece Mahkemesince yoksulluk nafakası aylık 150 TL indirilmiştir. Dolayısıyla nafakanın kaldırılması bakımından istinaf talebinin değeri 1.800 TL dir. Birleşen dava dosyasında Konya 1....
Davalı davanın reddini dilemiş, karşı davada ise; her bir çocuk için nafakanın 1000 Dolar ve davacı (karşı davalının) belirli bulunmayan eğitim, öğrenim ve sair giderlerden oluşan yükümlüğünün rakamsal olarak belirlenmesini talep etmiştir. Mahkemece; nafakanın indirilmesi talebinin kısmen kabulü ile ....... ve ....... için dava tarihinden itibaren aylık nafakanın 750’şer TL olarak tespiti, boşanma protokolü ve ek protokolle getirilen diğer yükümlülüklerin ve ödemelerin kaldırılması talebinin kısmen kabulü ile 2001 tarihli mahkeme ilamının .../c hükmündeki davacı baba ile ilgili çocukların eğitim ve öğretimle ilgili diğer giderlerinin de dava tarihinden geçerli olmak üzere anne ve baba arasında yarı yarıya olacak şekilde ödenmesine karar verilmiştir....
Dava, iştirak nafakasının indirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm , davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....