Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiş, mahkemece temyiz talebinin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmiş bu karar da temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, boşanma ile velayeti davacıya bırakılan müşterek çocuk ile davalı baba arasında tesis edilmiş olan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin olup, basit yargılama usulüne (HMK.md.316-322) tabi işlerden değildir. Kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin davalar adli tatilde görülemeyeceği gibi (HMK.md.103), süreler de adli tatilde işlemeye devam etmez....

    Davacı vekili, müşterek çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasına, yeniden değerlendirme yapılmayacak ise ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiyle, davalı vekili, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, müvekkili ile müşterek çocuk arasındaki kişisel ilişkinin devamına, davanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasıdır. HMK'nın 355. maddesine göre, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....

    Cumartesi saat 10.00 'dan pazar saat 17.00 arası kişisel ilişki düzenlenmesi gerektiği anlaşıldığından davalı erkeğin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davalının istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2.bendinin alt paragrafı ile birlikte KALDIRILARAK yerine yeniden hüküm tesisine, BUNA GÖRE; 2.bent yerine geçmek üzere: Davacının, 7. Aile Mahkemesinin 2020/1852 esas ve 2021/100 karar sayılı ilamı ile hükmedilen şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulü ile tarafların müşterek çocukları T3 ile anne arasında her ayın 1. ve 3....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının, 2011 yılında nafakanın arttırılması için.... 2. Aile Mahkemesine dava açtığını, bu dava sonunda ödenen nafakanın 225,00.TL'sına çıkarıldığını, belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,.... 2. Aile Mahkemesinin 2011/175 Esas 2011/207 Karar sayılı hükmü ile nafakanın 225 TL ye çıkarıldığı, takip eden yıllarda nafakanın ÜFE oranında arttırılarak devamına karar verildiği, mahkeme kararına göre davacının ÜFE oranında nafakayı arttırarak davalıdan icra yoluyla talepte bulunabileceği, bu durumda davayı açmakta hukuki menfaati olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK.'nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....

      Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; davacının branda ticaretiyle uğraştığı,aylık gelirinin 2000-2500 TL civarı olduğu,davalının ise bir tekstil firmasında asgari ücretle çalıştığı tespit edilmiştir. Nafaka alacaklısı kadının aldığı asgari ücretin; yukarıda belirtilen zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılaması beklenemez. Başka bir anlatımla, davalının eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Davalının asgari ücret ile çalışıyor olması nafakanın kaldırılmasına değil, azaltılmasına etki edecek olgulardandır....

        Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkından hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını mahkemece velâyeti olmayan ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yatısız olarak düzenlendiğini, Yargıtay 2....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı annenin baba ile çocuk arasındaki mevcut kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulünün yerinde olup olmadığı, baba ile ortak çocuk arasında anlaşmalı boşanma ilamı ile tesis edilmiş olan kişisel ilişkinin sınırlandırılması şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu'nun 182 nci, 323 üncü ve 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin birinci fıkrası, 12 inci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kurulan Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Protokol Hükmünün Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından, velayetin değiştirilmesi davasının reddi yönünden; davalı-davacı tarafından ise, protokol hükmünün yeniden düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalının velayetin değiştirilmesi davasının reddedildiğinin anlaşılmasına göre, temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Velayet hakkını kullanmanın doğal sonucu olarak,velayet hakkı kendisinde bulunan davalı-davacı annenin, ortak çocukla gerek yurt dışı gerekse yurt içinde seyahat etmesi davacı-davalı...

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmü temyiz eden davalı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin yine davalının diğer vekili Av. ...'a tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan sebeple davalı tarafın temyiz dilekçesinin davacı erkek vekiline tebliğ edilerek davacı taraf yönünden katılma yoluyla temyiz süresi beklenildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.01.06.2020 (Pzt.)...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması-Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacıya temyiz posta giderinin yatırılmasına ilişkin mahkemece çıkarılan muhtıra 31.05.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir. Muhtırada belirtilen temyiz posta giderinin hangi tarihte ve ne şekilde tahsil edildiğine dair makbuz dosya içinde bulunmamaktadır. Bu hususun tespiti ile giderin yatırıldığına ilişkin makbuzun eklenmesi ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434/3.maddesinin de değerlendirilmesinden sonra Dairemize gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.14.02.2011 (Pzt.)...

                  UYAP Entegrasyonu