Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2021 NUMARASI : 2021/630 ESAS - 2021/222 KARAR DAVA KONUSU : Nafakasının Artırı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı ile Balıkesir 2....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1518 KARAR NO : 2021/1697 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NALLIHAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2021 NUMARASI : 2020/157 ESAS 2021/218 KARAR DAVA KONUSU : Nafakasının Artırı KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğincede; istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı 27.10.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; boşanma kararında müşterek çocuk Uysal lehine aylık 75,00 TL iştirak nafakasına karar verildiğini, aradan geçen zamanda nafakanın yetersiz kaldığını belirterek iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 1.200 TL'ye arttırılmasını...

Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl dava nafakanın artırılması karşı dava nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne; karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava; asıl dava nafakanın arttırılması, karşı dava nafakanın kaldırılması talebine ilişkindir. Davalı-karşı davacı vekili tarafından verilen temyize cevap dilekçesi ile "...hakkaniyete aykırı nafakanın kaldırılmasının, kararın bozulmasının" gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen adıgeçenden temyiz harçlarının alınmadığı anlaşılmış yine dilekçenin temyiz defterine kayıt edilip edilmediği tespit edilememiştir....

    Öte yandan, taraflar arasında, nafakanın ödenen miktarı hususunda bir uyuşmazlık bulunduğuna göre; mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığı giderici bir karar verilmek zorundadır. O halde, mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumları, ihtiyaçları ve hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarih ile iş bu dava tarihi arasında geçen süre nazara alınarak; nafakanın TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun olacak şekilde, artırılarak takdiri gerekmektedir. Yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde davanın reddine ilişkin hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

      Yapılan soruşturmaya, toplanan delillere göre; davalının, davacı kadın lehine aylık 400,00 TL tedbir nafakası ödemesine karar verildiği, tedbir nafakasının bağlandığı tarihten itibaren dava tarihine kadar nafakanın artırılmadığı, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, daha önceki nafaka tespit tarihinden bu yana geçen zaman ve davalının tedbir nafakası bağlanma tarihinden sonra ekonomik gelirinde olağan dışı düşüş bulunmadığı görülmekle, mahkemece tedbir nafakasının arttırılması talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmediğinden, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile TÜİK tarafından açıklanan yıllık ÜFE oranı dikkate alınarak, davacının istinaf talebinin kabulü ile, tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 650,00 TL'ye artırılmasına, bu şekilde hükmün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin ....Karar sayılı ilamı ile ... için 200,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 230,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 250,00 TL'ye çıkartılmasına, tarafların müşterek çocukları İrem için 150,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 180,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 200,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, gerekçeli kararda ise;...Asliye Hukuk Mahkemesinin .... sayılı ilamı ile ... için 200,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 230,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 250,00 TL'ye çıkartılmasına, tarafların müşterek çocukları İrem için 150,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 180,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 200,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, ileriki yıllara yönelik davalı yanın arttırım talebinin...

        Aile Mahkemesi'nin 2013/913 Esas sayılı ilamında nafakanın her yıl üfe oranında arttırılmasına karar verilmiş olup sonradan açılan nafakanın azaltılmasın davasında bu ibarenin yer verilmediği sebebiyle mevcut nafakanın her yıl efe tüfe oranında arttırılamayacağı sebebiyle mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu açık olduğunu, üfe oranında arttırımın tam anlamıyla bir arttırım olmayıp bu arttırımın nafakanın parasal gücünü korumasıyla bir arttırım olduğunu, mahkeme kararının bu arttırımdan müvekkilini mahkum bıraktığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2020/202638 Esas sayılı takip dosyasında, alacaklı vekilince nafakanın ÜFE oranında arttırılarak tahsilinin talep edildiği, icra müdürlüğünce talebin reddine karar verildiği, müdürlük işleminin iptali için işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Tarafların Kayseri 4....

        Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle davalı eş ve çocukların kirada oturdukları ve kira giderleri olduğu da gözetildiğinde; davacının (nafaka yükümlüsünün) ekonomik durumu nazara alınarak tedbir nafakasında yapılan indirim çok olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ikinci bendindeki "...360 TL olan davacıya ait nafakanın 250 TL'ye, ... için olan 150 TL nafakanın 100 TL'ye" ifadesinin çıkarılarak yerine "360 TL olarak davacıya ödenen nafakanın 300 TL'ye, ...'a ödenen 150 TL nafakanın 125 TL'ye indirilmesine" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 28.12.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi, nafakanın kaldırılması davasının reddi, yoksulluk nafakası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin, nafakanın kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı 6.000,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 41.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

            UYAP Entegrasyonu