Mahkemece dava konusu borcun, borçlunun şahsi borcu olduğu şirket ortaklarının şahsi borçlarından dolayı şirket mallarının haczedilemeyeceği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu kabulü dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı alacaklı vekili dava konusu takibin 3. kişiye mal (mobilya) satımından kaynaklandığını, 3. kişi şirketin müvekkilinden satın aldığı bu malları kendi mağazasında sattığını, karşılığında verilen çeklerin 3. kişi şirketin de sorumlu ortağı olan borçlu tarafından şahsen imzalandığını, borcun borçlunun şahsi borcu gibi görünse de aslında davalı 3. kişi şirketin borcu olduğunu beyan ederek satılan mallara ilişkin faturalar ve borcun ne şekilde ödeneceğini düzenleyen taraflar arasında imzalanan 24.1.2007 tarihli potokol sunmuştur. Protokolde takip borçlusunun imzası bulunmakla birlikte içeriğinden ticari ilişkinin davacı alacaklı ile davalı 3. kişi arasında olduğu borcun 3. kişi şirketin borcu olduğu açıkça anlaşılmaktadır....
Günleri saat 11.00 ile, 17.00 arasında, şahsi ilişki tesisine, süre bittiğinde davalı anneye teslimine, davacının yaz tatiline ilişkin talep etmiş olduğu şahsi ilişkinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri 1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; kişisel ilişkinin süresi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın kabulü yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur. C....
Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır.Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi Taraflar arasındaki çocukla şahsi ilişki kurulmasına ilişkin davada ... 2. Çocuk ve 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı eşinin başka bir bayanla gayri resmi yaşadığını, kendi çocuklarını da göstermediğini belirtip, çocuklarla kendisi arasında şahsi ilişki kurulmasını talep etmektedir. Dava, T.M.Y.nın 182. maddesi uyarınca çocukla-anası arasında kişisel ilişki düzenlenmesi istemidir. Davacının talebi 5395 Sayılı Yasa uyarınca koruma tedbirleri alınması olmayıp, sadece aile hukukundan kaynaklanan çocukla şahsi ilişki tesisi istemidir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müşterek çocuğun küçük olduğunu, anne sütü aldığını, anneye bağımlı olduğunu, 0- 3 yaş aralığında bulunan küçüğün gelişim yaşı itibariyle günde 8 saat annesinden ayrı kalmasının menfaatine olmayacağını belirterek, mahkeme karanın kaldırılarak yeniden istinaf talepleri doğrultusunda hüküm kurulmasını istemiştir. GEREKÇE; Dava; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....
DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Müşterek Çocuğun Eğitim Giderlerinin Baba Tarafından Karşılanması Aksi Halde İştirak Nafakasının Artırılması-Yurt Dışına Çıkış Yasağı Verilmesi-Velayetin Değiştirilmesi Aksi Halde Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi ve Yurt Dışına Çıkışta Kısıtlanan Olmadığının Belirlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından, iştirak nafakasının miktarı, kişisel ilişki ve yurt dışına çıkış yasağı konulması yönünden; davalı-davacı tarafından ise velayetin değiştirilmesi talebinin reddi, kişisel ilişki, tedbiren yurt dışına çıkış yasağı verilmesi ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:ve yargılama giderleri Müşterek çocuk 2006 doğumlu olup, idrak çağındadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından nafakanın kaldırılması ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkeğin nafakanın kaldırılması davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, torunları ile şahsi ilişkinin düzenlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verildiği, "Çocuk T1 ile davacılar arasında şahsi ilişki tesisine, çocuk ile davacıların her ayın 1. ve 3. cumartesi günleri sabah saat 10:00'dan Pazar günü akşam saat 18:00'e kadar, yaz tatillerinin 1. ve 5. temmuz tarihleri arasında, dini bayramların 2. günü sabah saat 10:00'dan 3. günü akşam saat 18.00'a kadar çocuğu yanlarına almak suretiyle görüştürülmelerine" karar verildiği, karara ilişkin davalı annenin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır....
Taraflar arasındaki velâyetin değiştirilmesi, mümkün olmaması halinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince velâyetin değiştirilmesi davasının reddine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince velâyetin değiştirilmesi davasının reddine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
Mahkemece alınan sosyal inceleme raporunda; çocuğun anneye olduğu kadar babaya da ihtiyacı olduğu göz önünde bulundurulduğunda baba çocuk iletişiminin sağlanması için şahsi ilişkinin sık olarak düzenlenmesinin müşterek çocuğun menfaatine olacağı belirtilmiştir. Açıklanan bu durum karşısında, velayeti anneye bırakılan 02.07.2010 doğumlu müşterek çocuk ... ile davalı baba arasında yaz tatilinde on beş gün kişisel ilişki düzenlenmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yön yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....