Ne var ki çocuğun yurt dışında yaşamaya başlaması babanın şahsi ilişkinin daraltılması için bir gerekçe teşkil edemez. Zira şahsi ilişkinin tesisi için velayet hakkı sahibinin çocuğu karşı tarafın bulunduğu yere götürme gibi bir zorunluluğu yoktur. Çocuğun yurt dışında olması şahsi ilişkinin infazı bakımından bir takım zorluklar barındırsa da, bu zorluklar şahsi ilişkinin sınırlandırılmasına gerekçe teşkil edemez. Kaldı ki, günümüzün ulaşım koşullarının genişlemesi nazara alındığında çocukla babanın farklı yerlerde bulunması şahsi ilişki hususunda farklı çözüm arayışlarını lüzumsuz hale getirdiği gibi, şahsi ilişkinin belirli bir döneme hasredilmesi zorunluluğunu da ortadan kaldırmaktadır. Bu itibarla erkeğin şahsi ilişkiye yönelik birleşen davanın kabulüne dair istinafı kabul edilerek boşanmayla tesis edilen şahsi ilişki aynen benimsenmiştir....
T4 vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; biyolojik babanın koruyucu Aile Birimi ile irtibata geçilerek çocukları ile görüşme talebinde bulunur ise, uygun gün ve saatte görüşme ayarlanarak Aile T4 İl Müdürlüğünde görüşme gerçekleştirileceğini, çocuk ile biyolojik baba arasında kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin çocuğun yüksek yararında olacağından kişisel ilişkinin ayda bir defa müvekkil idare Koruyucu Aile biriminde olacak şekilde yeniden düzenlenmesini taleple dava etmiştir. Davalı'ya tebligatın yapıldığı, cevap dilekçesi sunmadığı incelenmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kabul ile, müşterek çocuğun velayetinin babaya bırakılmasına, anne ile şahsi ilişki tesisine gerek olmadığına, birleşen davada davacı kurumun aktif husumet ehliyeti ile davada hukuki yararı bulunmadığından HMK 114/1- d-h, 115 maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava çocukla şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince dava reddedilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden tarafların boşandıkları müşterek çocuk Edanur'un velayetinin davacı anneye verildiği, baba ile şahsi ilişki kurulduğu, cari şahsi ilişkinin 2 haftada bir yatılı, dini bayramların 2....
Aile Mahkemesinin 2017/399 Esas 2017/467 Karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuk lehine aylık 700,00 TL iştirak nafakasına ve ÜFE oranında arttırılmasına karar verildiğini, değişen ekonomik şartlar dikkate alınarak, nafakanın kaldırılmasına, olmadığı takdirde nafaka miktarının azaltılmasına ve artış oranının indirilmesine, çocuk ile şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının iddialarının doğru olmadığını, nafaka indirimi talebi yönünden davanın reddine, çocuk ile ilişkinin yeniden tesisi yönünden ise kısmen kabule karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Davacının nafakanın kaldırılması talebinin reddine, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulü ile; velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile babanın şahsi ilişkisinin yeniden düzenlenerek ayın her hafta 1. ve 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: İlk derece mahkemesince, "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava; Türk Medeni Kanunu'un 323. maddesince düzenlenen çocuk ile şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasıdır....
Davacı vekili, müşterek çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasına, yeniden değerlendirme yapılmayacak ise ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiyle, davalı vekili, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, müvekkili ile müşterek çocuk arasındaki kişisel ilişkinin devamına, davanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasıdır. HMK'nın 355. maddesine göre, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....
Günü sabah 11.00'den aynı gün akşam 15.00'e kadar baba tarafından alınarak anneye teslim edilmek suretiyle şahsi ilişki kurulmasına karar verilmesine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek vekili hükmün; yeniden düzenlenen kişisel ilişkinin yetersiz olduğu yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın vekili hükmün; davanın reddi gerektiğini ileri sürerek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. Davalı kadın her ne kadar çocuk ile baba arasındaki şahsi ilişkinin daraltılmasını, yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki kurulmasını istemiş ise de; tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davalı baba ile müşterek çocuk arasındaki şahsi ilişkinin daraltılmasını gerektirecek, çocuğun yüksek menfaatleri aykırı olağanüstü bir durum tespit edilememiştir....
ilişkinin yaz tatillerinde bir ay olarak yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı vekili tarafından şahsi ilişkinin genişletilmesine ,aleyhe vekalet ücretine hükmedilmesine ve lehlerine vekalet ücreti hükmedilmemesine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde şahsi ilişkinin artırılarak yeniden düzenlenmesi isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince velayetin değiştirilmesi talebi reddedilmiş, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası kabul edilerek şahsi ilişki yeniden düzenlenmiştir. Velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı istinaf olmaksızın kesinleşmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden tarafların Aksaray 2. Aile Mahkemesinin 2017/800 E. 2017/1029 K....
Somut olayda, davalı-davacı tarafça terditli dava açılarak velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde ortak velayet, buda mümkün olmadığı takdirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesini usulen dava ve talep ettiği halde, ilk derece mahkemesince, sosyal hizmet uzmanı Özben Araman tarafından rapor düzenlenirken davalı-davacı taraf ile herhangi bir görüşme yapılmaması, davalı-davacı tarafla ilgili olarak gerekirse etraflı bir şekilde ve talimatla rapor alınmaması, ortak velayet, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeni şartlara uyarlanmasının gerekip gerekmediği konularında bilirkişi görüşüne başvurulmaması, davalı-davacının 10/02/2020 tarihli SİR raporuna yönelik itirazları konusunda olumlu-olumsuz herhangi bir karar verilmemesi, gerekçeli kararda davalı-davacının ortak velayet, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi ile ilgili olumlu-olumsuz herhangi bir gerekçeye yer verilmemesi, salt karşı davanın reddine karar verilmesi ile yetinilmesi yukarıda açıklanan...