Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayeti davacı-karşı davalı anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında, daha uygun süreli ve yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurmak gerekir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken infazda zorluk oluşturacak şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi ve kişisel ilişki süresinin yeterli olmaması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....

    Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak, amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Bu da çocuğun menfaatine aykırı düşmedikçe ve geçerli bir sebep olmadıkça çocukla diğer taraf arasında yatılı olarak kişisel ilişki kurulmasını gerektirir. Bu bakımdan, velayeti babada bulunan çocuklarla anne arasında kişisel ilişki tesis edilirken, çocukların anne yanında, ayın belirli hafta sonları yarıyıl, yaz tatilleri ve dini bayramlarda yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurulması yönünde bir düzenleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....

      Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek “Velâyetin kaldırılması talepli davanın reddine ve torunla kişisel ilişki kurulması talepli davanın kabulüne” şeklinde hüküm kurulmuş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Velâyetin kaldırılması davasının reddi Dairemizin bozma ilamıyla kesinleştiği halde bu konuda yeniden hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, torunla kişisel ilişki kurulması talebine ilişkin olarak başvuru/peşin harcın yatırılmış olması, kişisel ilişki hakkındaki talebi dava haline getirmez. Başka bir ifade ile kişisel ilişki kurulması ile ilgili usulüne uygun olarak açılmış bir dava mevcut değildir....

        Davalı kadın tarafından, eksik inceleme sonucu verilen yatılı şahsi ilişki kurulmasına ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de; yerel mahkemece kişisel ilişki yönünden alınan 20/08/2020 tarihli sosyal inceleme raporuna göre çocuk ile baba arasında şahsi ilişki kurulmasının çocuğun üstün yararına olacağı, yatılı kişisel ilişki yönünde alınan 27/07/2020 tarihli sosyal inceleme raporuna göre ,yatılı kişisel ilişki kurulmasında herhangi bir sakıncalı durumun görülmediğinin bildirildiği, müşterek çocuk, karar tarihi itibariyle 4 yaşından büyük olup (13.01.2015 doğumlu) yatılı kişisel ilişki kurabilecek yaş ve olgunlukta olduğu, çocuğun yaşı, cinsiyeti (baba ile iletişim ve rol model olma konusundaki sebeplerle) SİR ve çocuğun üstün yararı gözetilerek baba ile müşterek çocuk arasında yatılı şahsi ilişki kurulmasına karar verilmesinde, usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin, şahsi ilişkinin...

        Taraflarca, Dairemizin düzeltilerek onama ilamında düzenlenen kişisel ilişki yönünden karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyük babalarla torun arasındaki kişisel ilişki, torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır. Bu nedenle, mahkemece kurulan kişisel ilişki süresinin yeterli olmadığından bahisle hükmün kişisel ilişki süresi yönününden Dairemizin 20.02.2016 tarihli ilamı ile kişisel ilişki süresinin düzeltilmesine karar verilmesi doğru ise de; Dairemizin belirtilen düzeltilerek onama ilamında davacı 16.11.2007 doğumlu küçük arasında kurulan kişisel ilişki süresinin uzun olduğu anlaşılmaktadır....

          Cumartesi günleri saat 09:00 dan Pazar günü saat 17:00 ye kadar, farklı yerde ikamet etmeleri halinde her yıl Temmuz ayının 1. günü saat 09:00 dan 30. günü saat 17:00 a kadar, her iki halde de dini bayramların 2. günü saat 09:00 dan 3. günü saat 17:00 ye kadar '' kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, "ikamet" kavramı ile ''yerleşim yeri'' kavramlarının birbirinden farklı olduğu ve kişisel ilişki hakkı sahibi babanın ...'da bulunması halinde her ayın 1. ve 3. hafta sonları çocuğu yanına alarak kişisel ilişki kurabileceği gerekçede belirtilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden annenin ...'da babanın ise ...'da yaşadığı anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....

            Çocuk ... 28.11.2009 doğumlu olup, ana ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı anneye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, karar 26.04.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanma kararı ile kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan baba İstanbul'da, davalı anne ile çocuk ... ili ... ilçesinde, kişisel ilişki kurulmasını talep eden babaannenin ise...'da bulunduğu yapılan yargılama ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Davacının torunuyla görüşmesine, babanın engel çıkardığı ileri sürülmemiştir. Davacı, babaya tanınan kişisel ilişki süresi içinde torununu görme ve aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahiptir....

              Bu sebeple davacılar ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması isabetli ise de; kişisel ilişki çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde tanınabilir. Çocuk 2005 doğumlu olup, ilköğretim çağındadır. Her ayın birinci ve üçüncü hafta sonları Cumartesi günleri saat 09.00'dan Pazar günleri saat 17.00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü 09.00'dan üçüncü günü 17.00'ye kadar, yarıyıl tatilinin ilk haftası ve 1-31 Temmuz tarihleri arasında gösterilen saatler arasında kişisel ilişki tesisi, küçüğün yaşı itibarıyla bedeni ve fikri gelişimini olumsuz yönde etkileyebileceği gibi, davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Ayrıca, babanın yerine büyükbaba ve babaannenin ikame edilerek, babaya uygun olabilecek genişlikte bir kişisel ilişki düzenlemesi; Türk Medeni Kanununun 325. maddesinin düzenlenme amacına da aykırıdır. O halde, daha kısa sürelerle ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

                Mahkemece baba ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının yapılan yargılaması sonucunda davacı baba ile küçük ... arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı anne tarafından kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13.04.2016 tarih ve 2016/6081 esas, 2016/7571 karar sayılı kararı ile 10.03.2010 doğumlu ... ile davacı baba arasında daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerektiğinden bahisle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Davalı anne, Dairemizin düzeltilerek onama ilamında düzenlenen kişisel ilişki süresinin fazla olduğu gerekçesiyle karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....

                  kişisel ilişki konusundaki görüşü alınarak, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi gereğince, psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan inceleme ve rapor istenilip ve gerekirse velayet görevi kendisinde bulunmayan anne de isticvap edilerek, deliller hep birlikle değerlendirilerek, kişisel ilişki konusunda bir karar verilmesi gerekirken; bu hususta eksik incelemeyle hüküm tesisinin ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, ilgili bölge adliye mahkemesince verilen ikinci kararda yatılı olmayacak şekilde yeniden kişisel ilişki tesis edilmiş, bu karar davalı baba tarafından temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu