Mahkemece, 31.03.2011 tarihli ara kararla nafakaya ilişkin karar 24.05.2010 tarihinde kesinleştiği gerekçesiyle zamanaşımı savunmasının reddiyle yargılamaya devam edilerek, davacının yoksulluğa düşmediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.Yoksulluk nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra hüküm ifade eden, boşanmaya bağlı fer'i bir haktır. Ancak, boşanmadan sonra talep edilemeyeceğine ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 175.maddesi ve devamı hükümlerine göre nafaka talep edilen tarihte nafaka alacaklısının yasanın öngördüğü şartları taşıması halinde mahkemece, yoksulluk nafakasına hükmedilebilecektir. Başka bir deyişle, boşanma davası sonrasında yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş davacı (nafaka alacaklısı) aynı yasa 178.maddesi hükmü gereğince bir yıl içerisinde boşanmadan ayrı olarak açacağı dava ile yoksulluk nafakası isteyebilecektir....
Mad. 174/2) tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davacı-davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir....
Mahkemece; müşterek çocuk Meryem için aylık 350,00 TL, müşterek çocuk Fırat için aylık 300,00 TL tedbir nafakasının dava tarihinden başlayarak karar kesinleşinceye kadar katılım nafakası niteliğinde önlem nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde kısa hüküm - gerekçeli hüküm oluşturulmuş ise de; gerekçeli kararda müşterek çocuklar Meryem ve Fırat için ayrı ayrı aylık 350,00 TL katılım nafakasına hükmedildiği yönünde gerekçe oluşturularak, hüküm gerekçe çelişkisine sebebiyet verilmiştir. Çocuğa verilen nafaka yönünden; boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2021 NUMARASI : 2021/100 ESAS 2021/1949 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası)|Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının kendisine yönelik tehdidine, hakaretine fiziksel şiddetine, huzursuzluk çıkarmasına vakıa olarak dayanarak kendisi için 1000 TL ortak çocuklar için 700'er TL olmak üzere toplam 2400 TL önlem nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2021 NUMARASI : 2021/100 ESAS 2021/1949 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası)|Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının kendisine yönelik tehdidine, hakaretine fiziksel şiddetine, huzursuzluk çıkarmasına vakıa olarak dayanarak kendisi için 1000 TL ortak çocuklar için 700'er TL olmak üzere toplam 2400 TL önlem nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ancak,boşanmadan sonra talep edilemeyeceğine ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 175.maddesi ve devamı hükümlerine göre nafaka talep edilen tarihte nafaka alacaklısının yasanın öngördüğü şartları taşıması halinde mahkemece, yoksulluk nafakasına hükmedilebilecektir. Başka bir deyişle, boşanma davası sonrasında yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş davacı (nafaka alacaklısı) aynı yasa 178.maddesi hükmü gereğince bir yıl içerisinde boşanmadan ayrı olarak açacağı dava ile yoksulluk nafakası isteyebilecektir....
Bu haliyle erkeğin kadının boşanma davasına yönelik istinafının kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının B/1.bendinin kaldırılmasına, erkeğin asıl boşanma davasında verilen boşanma kararı istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden karşı davada boşanma yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı kadının TMK 166/4.maddesi gereğince açtığı boşanma davasının yasal şartları oluşup kadın dava açmakta haklı olduğundan yargılama giderlerinin erkekten alınmasına karar verilmiştir. Boşanma davası açılmakla davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olmakla kadın lehine TMK 169.madde gereğince tedbir nafakası verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik sosyal durumu ve hakkaniyete uygundur. Ancak ilk derece mahkemesince infazda tereddüte neden olacak şekilde nafakanın başlangıç tarihi ve önem nafakası ile tahsilde tekerrüre neden olmama hususu yazılmamıştır....
Davacı kadının, erkeğin oğlu ile tartışması sonucu evden ayrıldığı, erkeğin, kadını müşterek haneye getirmek için bir girişiminin olmadığı, bu nedenle davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre kadın lehine hükmedilen önlem nafakası miktarının yerinde olduğu, önlem nafakası verilmesinin de yerinde olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Mahkemece; boşanma davası sırasında davacı ve çocuk lehine sadece tedbir nafakasına hükmedildiği, bunun dışında davacının herhangi bir nafaka talebinin olmadığı, mahkemece de nafakaya hükmedilmediği, verilen boşanma kararının 26.05.2006 da kesinleştiği, bu tarihten itibaren bir yıldan fazla sürenin geçtiği, bu nedenle davacının kendi adına nafaka istemesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle yoksulluk nafakası bakımından davanın reddine, iştirak nafakası yönünden ise davanın kısmen kabulüyle 375 TL nafakanın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesinde boşanma davası sırasında hükmedilen tedbir nafakasının artırılmasına karar verilmesi istenilmiş ise de ; boşanma davasının fer'i niteliğinde olan tedbir nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile sona erdiğinden davadaki istem boşanmanın kesinleşmesinden sonraki yoksulluk ve iştirak nafakası talebi olarak kabul edilmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; kocanın boşanma davası, velayet, nafaka ve tazminatların miktarları yönünden, davalı-karşı davacı koca tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren...