Yoksulluk nafakasının artırımı talebi ile ilgili karara karşı yapılan istinaf başvurusunda; Mahkemece bu talebin"...davalının yeniden evlenmesi ve yeni evliliğinden çocuklarının bulunması,yeni ailesi için ihtiyaçları ve masrafları olması"gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de davalının yeniden evlenmesi davacının yoksulluk nafakasının artırılmasını engeller şekilde kendisine sirayet ettirilemez.Davalının yoksulluk nafakası ödeyeceğini ve değişen durumlar karşısında bu nafakanın artırılabileceğini öngörerek yeniden evlendiğinin kabulü ve kadın lehine belirlenen yoksulluk nafakasının tarafların sosyal ve ekonomik durumları,paranın alım gücü,ihtiyaç ve gelirler,aradan geçen süre,bu süreye nazaran değişen ve gelişen hayat şartları,TMK 4.md.ne göre bir miktar artırılmasına karar verilmesi uygun olacaktır.Dairemizce belirtilen kriterler doğrultusunda kadının yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 255 TL.ye çıkarılması ve yukarıda açıklanan gerekçe gibi TMK 176/son maddesi de...
Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. ./.. Somut olayda, tarafların 1992 yılında boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 0,3 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, 2011 yılında yoksulluk nafakasının mahkeme kararı ile aylık 250 TL'ye çıkartıldığı, işbu davanın 24.03.2014 tarihinde açıldığı, yoksulluk nafakasının en son artırıldığı tarihten itibaren yaklaşık 3 yıl geçtiği, davacının ev hanımı olduğu,15 dönüm tarlasının bulunduğu, kendisine ait evde yaşadığı; davalının ise emekli olduğu, aylık 1.400 TL civarında geliri bulunduğu, eşine ait evde ikamet ettiği,kendine ait aracının bulunduğu anlaşılmaktadır....
Bu doğrultuda nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda, taraflar 10.07.2013 tarihinde boşanmış ve boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, kendisine ait evde iki çocuğu ile birlikte yaşadığı; davalının ise emekli olduğu ve aylık 1.100 TL maaş aldığı tespit edilmiştir. Davalının ekonomik ve sosyal durumunda boşanma davasından sonra olağanüstü bir artış olduğu görülmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2014 NUMARASI : 2013/165-2014/181 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; 16.02.2011 boşanma davası nihai kararı ile velayeti davacı(kadın)a bırakılan, müşterek çocuk Alara'nın ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek iştirak nafakasının 250TL' den 1000TL'ye artırımı ile davacı lehine aylık 1.500TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde, boşanma davasında davacının yoksulluk nafakası talebinin reddedildiğini, müşterek çocuğa nafaka dışında maddi katkıda bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, yoksulluk nafakasının....’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu nafakanın az miktarda artırılması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. 2- Kabule göre de, taraflar boşanmış olup davacı kadın için arttırılması talep edilen nafaka, mahiyeti itibariyle yoksulluk nafakası niteliğindedir. Buna göre, mahkemece; davacı için hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka artırımı (asıl dava), nafakanın kaldırılması(karşı dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı (k.davacı) tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı dilekçesinde;...Aile Mahkemesi'nin 2008/39 Esas ve 2009/88 Karar sayılı ilamı ile davacı ... lehine aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk nafakasının 450,00 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....
Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 250,00 TL olan yoksulluk nafakasının 125,00 TL artırılarak aylık 375,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 1.500,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuklar Şerafettin ve Sabriye'nin ayrı ayrı aylık 120,00'şer TL olan iştirak nafakalarının her bir çocuk için ayrı ayrı aylık 80,00'er TL artırımı ile 200,00'er TL'ye yükseltildiği, her bir çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının 960,00 TL'ye tekabül ettiği, çocuk Sedef'in 120,00 TL olan iştirak nafakasının ise 50,00 TL artırımı ile 170,00 TL'ye yükseltildiği, bu çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise 600,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2020 tarihi itibariyle miktar veya değeri 5.390,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu, dolayısıyla davalının istinaf talebinin HMK'nın 352 maddesi gereğince kesinlik sınırında kaldığı anlaşıldığından, davalının istinaf talebinin HMK...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda ....05.1999 tarihli karar ile hüküm altına alınan ... TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek, nafakanın günümüz ekonomik koşullarına göre artırılmasını talep etmiştir....