olduğunu ve emekli maaşı aldığını, durumunun çok iyi olduğunu, tarafına bağlanan 500 TL yoksulluk nafakasının 2000 TL olmasını talep ve dava etmiştir....
Arttırımı kabul edilen yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası ile kaldırılması reddedilen yoksulluk nafakasına yönelik Hüküm, yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir.Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir. (6100 sayılı HMK m.352) Açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı yönünden kaldırılması reddedilen yoksulluk nafakası ve arttırımı kabul edilen iştirak nafakasının miktarı dikkate alındığında, mahkeme kararı kesin olduğundan davalı-karşı davacının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/54-252 E.K.sayılı ilamında yer alan nafaka alacağından ve diğer haklarından vazgeçmemiş olduğu, bu itibarla davalı vekilinin sadece icra takibinden vazgeçmiş olduğu, asıl haktan feragat etmemiş olduğu izahtan varestedir.Buna göre nafaka alacaklısı kadının feragat edilen döneme ilişkin nafakayı tekraren ikinci takiple isteyemez ise de, feragat dönemi dışında kalan nafaka alacağını istemesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.Davacı dava dilekçesinde davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının TMK'nun 176/3 maddesi gereğince kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılma şartları oluşup oluşmadığı hususu tartışılmamış, bu konuda herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadan yazılı gerekçe karar verilmiştir.O halde mahkemece; davalı kadın lehine bağlanan yoksulluk nafakasının TMK'nun 176/3.maddesi kapsamında kaldırılma şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda, tarafların delilleri de toplanmak suretiyle sonucu dairesinde...
-TL iştirak nafakasının azaltılması talebinin ise reddine karar verilmesi gerektiği, "gerekçesi ile; "Davanın KISMEN KABULÜNE, Yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin KABULÜNE, İştirak nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili hükmün yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı taraf istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Davacı erkek tarafından açılmış yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesi ile;...3.Aile Mahkemesinin 25.01.2008 tarihli artırım kararıyla yoksulluk nafakasının aylık 185 TL’ye çıkartıldığını; ancak ödenen yoksulluk nafakasının çok düşük kaldığını iddia ederek; yoksulluk nafakasının aylık 800 TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacı tarafa ödenen yoksulluk nafakasının aylık 400 TL'ye çıkartılması yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması (asıl dava), yoksulluk nafakasının indirilmesi (karşı dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı- karşı davanın davalısı; Bursa 4. Aile Mahkemesi'nin 2010/1331 E. - 2012/581 K. sayılı ilamı ile davacı için 800.00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını davalının mal varlığını gizlediğini, bu nedenle yoksulluk nafakasının 3000TL 'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının yoksulluk nafakasının 2010 yılının 3.ayından itibaren kaldırılmasına yönelik talebinin reddine, davalı için takdir edilen aylık 100 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiştir....
Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 1.000,00 TL olan yoksulluk nafakasının 750,00 TL artırılarak aylık 1.750,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 9.000,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuğun aylık 800,00 TL olan iştirak nafakasının 1.200,00 TL artırımı ile aylık 2.000,00 TL'ye yükseltildiği, çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise 14.400,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2023 yılı itibariyle miktar veya değeri 17.830,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davalının nafaka artış miktarlarına yönelik istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, ahlâki değerler ve sosyal dayanışma düşüncesi yer almaktadır. Yoksulluk nafakasının amacı nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması gerekmektedir. İtiraz konusu kuralda, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşen eşi korumak için diğer eşin, koşulları bulunduğu sürece, herhangi bir süre sınırı olmaksızın yoksulluk nafakası vermesi düzenlenmiş olup bu yükümlülüğün sosyal hukuk devleti ilkesinin gereği olarak getirildiği kuşkusuzdur....
Davalının yoksulluk nafakasının kısmen artırılması kararına dair istinaf başvurusu yönünden, TMK.nun 175.maddesi uyarınca lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olan davacı ve nafaka yükümlüsü davalının tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davacı kadının zorunlu ihtiyaçları, nafaka ödedikten sonra geri kalan geliri ile davalının geçimini sağlama imkanı ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, yoksulluk nafakasının 900 TL artırılmasına ve yoksulluk nafakasının 1.200 TL olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....