WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; Gebze 5.Aile Mahkemesi'nin 2019/455 esas sayılı dosyasında davacı T3 tarafından davalı eş T1 aleyhine boşanma davası açıldığı, mahkemenin 29/04/2021 tarihli ve 2021/273 karar sayılı ilamı ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Eray'ın velayetinin davacı anneye verilmesine, müşterek çocuk yararına 750 TL iştirak nafakasına, davacı kadın lehine 1.500 TL yoksulluk nafakası ile 50.000 TL maddi ve 30.000 TL manevi tazminata hükmedildiği, karara karşı davacı kadın tarafından yoksulluk ve iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarlarının yetersiz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunda bulunulduğu, diğer yönlerden taraflarca bir istinaf başvurusu bulunmadığı tespit edilerek Dairemizin 2021/1120 esas, 2021/967 karar sayılı ilamı ile nafaka ve tazminat miktarları yeterli olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, Dairemiz kararına karşı davacı kadın tarafından temyiz başvurusunda...

    İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır." (HMK m.141) Tahkikat aşamasındaki tazminat ve yoksulluk nafakası isteği iddia ve savunmanın genişletilmesi niteliğinde olup usule uygun yapılmış bir ıslah talebi de olmadığından bu talep yönünden "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi gerekirken, davalı kadının tazminat ve yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12.04.2016(Salı)...

      İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır." hükmü bulunmaktadır. O halde, ön inceleme duruşmasına kadar cevap dilekçeleri ile tazminat ve nafaka talebinde bulunmayan davalı kadının ilk defa ön inceleme duruşmasında; davacı tarafından açıkça muvafakat edilmeyen maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) ile yoksulluk nafakası (TMK m. 175) talepleri hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde kesin hüküm oluşturacak şekilde hüküm kurulması, usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi...

        Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası...’in yayınladığı ... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2008/578 Esas ve 2012/129 Karar sayılı ve 04.04.2012 tarihli ilamla boşanmışlar, boşanma ilamı 08.06.2012 günü kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 28.06.2013 tarihinde açılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, yoksulluk davası yönünden, davalı tarafından ise, velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakası davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikle yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar. Başvurma harcı ile birlikte yatırılan maktu karar harcının hangi dava için yatırıldığı anlaşılamamaktadır. Dava dilekçesindeki her bir talep için ayrı ayrı maktu ve nispi harçların yatırılması gerekmektedir....

            Bu itibarla davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile kadın lehine bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 3. Bendinin KALDIRILARAK, yoksulluk nafakasının kaldırılması davası yönünden YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- ) Davacı erkeğin, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik davasının KABULÜ ile; Konya 1....

            600,00 TL olarak belirlenmesine, belirlenen güncel 600,00 TL iştirak nafakasının her ay düzenli olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, daha önceden hükmedilmiş nafaka mevcut ise çakışan miktar ve dönemler için tahsilde mükerrerlik teşkil etmemesine, söz konusu nafaka miktarının kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda TÜİK'in yayınladığı yıllık ÜFE oranında artışa tabi tutulmasına, Küçükçekmece 1.Aile Mahkemesinin 2019/127 Esas 2019/873 Karar sayılı ilamının 27/12/2019 tarihinde kesinleştiği mevcut dava tarihinin 10/08/2020 olduğu arada geçen sürenin uzun süre olmadığı ve tarafların ekonomik durumlarında olağanüstü bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla davacının yoksulluk nafakasının arttırımına ilişkin talebinin reddine, velayetinin annesine verilmesi sebebiyle küçük Sevde için davacının iştirak nafakası talebinin reddine, davalı annenin 31/08/2021 tarihinde evlenmiş olması ve bu nedenle yoksulluk nafakası kendiliğinden kalktığından davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına...

            Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. ./.. -2- Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası .. oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar .ve 25.11.2013 tarihli ilamıyla boşanmışlar, davacı lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına ve velayeti davacıya bırakılan iki müşterek çocuk lehine aylık 150,00'şer TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, karar 20.01.2014 günü kesinleşmiş, eldeki artırım davası 06.10.2015 tarihinde açılmıştır....

              Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması, diğer bir ifadeyle kendi kusurundan kaynaklanmamak koşuluyla yoksul olmaması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlaki düşüncelere dayanması özelliği, sadece nafaka talep eden tarafa nafaka verilmesinde değil, aynı zamanda nafaka talep edilen tarafın nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması koşulunda da kendisini göstermektedir....

                Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu