Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Davalı, 2012 yılında yapılan son nafaka artışı ile müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 225 TL'ye yükseltildiğini ve her yıl TÜFE oranında artışa hükmedildiğini,kendisinin de TÜFE artışına göre nafakaları düzenli olarak ödediğini,yine müşterek çocuğun nafaka dışındaki ihtiyaçlarını da karşıladığını savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; 2016 yılı için aylık 310 TL olarak davalı tarafından düzenli olarak iştirak nafakasının icra dosyasına ödendiği,davalının aylık 2.000 TL geliri bulunduğu,evinin kira olup aylık 450 TL kira ödediği,ikinci evliliğinden de iki çocuğu bulunduğu,nafakanın takdir edildiği tarih ile aradaki zaman aralığı,nafakanın her yıl TÜFE oranında arttırılması,tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak müşterek çocuk için ödenen aylık 310 TL'lik iştirak nafakasının yeterli olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2020/565 esas, 2021/1492 karar sayılı ilamı ile davacı kadın için hükmedilen 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL arttırılarak aylık 1.750,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk Miraç Efe için hükmedilen 800,00 TL iştirak nafakasının 1.200,00 TL arttırılarak aylık 2.000,00 TL'ye çıkartılmasına, iş bu nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesi ile; nafaka miktarını ve nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
anlaşılarak davacının yardım nafakasının kaldırılması veya azaltılması taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "1- Davacının nafakanın kaldırılması/indirilmesi davasının REDDİNE" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KORKUTELİ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2014 NUMARASI : 2014/109-2014/751 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı - kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k. davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesi ile; nafakanın yetersiz olduğunu belirterek, aylık 40 TL olan yoksulluk nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile; yoksulluk nafakasının kaldırılmasını mahkemenin aksi kanaate hasıl olması durumunda artırımın mümkün olan en az seviyede yapılmasını talep etmiştir....
Esas dava; yoksulluk nafakasının artırımı ve yardım nafakası istemine ilişkindir. Karşı dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; müşterek çocuk dava tarihi itibariyle reşit olup, TMK'nun 405. Maddesi gereğince kısıtlanmasına karar verildiği, annesi Aylin Gence'nin veli olarak atandığı anlaşılmaktadır. Olayları izah taraflara, hukuki niteleme hakime ait bir görevdir. Somut olayda çocuk için istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi gereğince yardım nafakası niteliğindedir. TMK.'nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır....
Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....
sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/07/2023 NUMARASI : 2022/648 ESAS 2023/388 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının Aksaray 3....
Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....’in yayınladığı .... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. O halde, mahkemece yapılacak işin; davacının sosyal ve ekonomik durumu ile davalının ihtiyaçları karşılaştırılarak, önceki nafaka takdirinde kurulan dengeyi koruyucu, davalının ihtiyaçlarını asgari ölçüde karşılayacak, davacının geliri ile de orantılı olacak şekilde,artırılan yoksulluk nafakası miktarı ....’in yayınladığı .... oranında artırım yapılması olup, bu husus nazara alınmadan karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....