WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

Her ne kadar, nafakanın takdirinde; davalı babanın hayat koşulları ve ödeme gücünün de dikkate alınması zorunluluğu var ise de; davalının gelir seviyesinin düşüklüğü nafakanın artırılması gerekliliğini büsbütün ortadan kaldırmaz. Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalı babanın gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....

    Aile Mahkemesinin 22/03/2021 tarih, 2019/411 Esas ve 2021/183 Karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve yerine aşağıdaki şekilde YENİ HÜKÜM TESİSİNE; "1- Davacı T1 yardım nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile, TMK.m.364 uyarınca dava tarihi olan 02/10/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1000,00- TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacı Esma'ya verilmesine, belirlenen nafaka miktarına her yıl ÜFE-TÜFE ortalamasının artış oranı esasa alınarak artış uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin Reddine, 2- Davacı Hatice YAKA'nın iştirak nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile, Denizli 2....

    Tüm dosya kapsamı ile; İştirak nafakasının artırımı kararına ilişkin yapılan istinaf başvurusunda; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 331 nci md.ne göre"...durumun değişmesi halinde hakim,istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır". Yine aynı yasanın 176/4 ncü maddesi/fıkrasına göre de"...Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir"....

    Aile Mahkemesi'nin 2016/235 Esas ve 2016/547 karar sayılı ilamı ile de davacı lehine olan 150,00 TL olan yardım nafakasının 220'ye yükseltildiği ve kararın 20.09.2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve hukuki açıklamalar doğrultusunda; tarafların gerçekleşen sosyo-ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, önceki yardım nafakasının kesinleştiği tarihten iş bu dava tarihine kadar olan yıllık ÜFE oranı da dikkate alındığında; Dairemizce takdiren dava tarihinden itibaren aylık 400,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu kısmen kabul edilmiş, HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince ,ilk derece mahkeme kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

    Somut olayda istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi yardım nafakası niteliğindedir. TMK.'nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2022 NUMARASI : 2022/803 ESAS 2022/1037 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen cari 150 TL iştirak nafakasının aradan geçen süre çocuğun yaşının ve ihtiyaçlarının artması, paranın alım gücünün düşmesi nedeni ile yetersiz kaldığını belirterek nafakanın 2000 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/202 Esas 2016/242 Karar sayılı ilamı ile hükmolunan aylık 400,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 350,00 TL artırılarak 750,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak nafakanın makul seviyeye indirilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....

      O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasının kaldırılması talepli karşı davaya yönelik davalı/karşı davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasının artırımı talepli asıl davaya yönelik temyiz edilen hükmün davalı/karşı davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        YHGK nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E 235 K sayılı kararıyla nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme talep edilen her bir nafaka artırımı için ayrı ayrı yapılır. İlk Derece Mahkemesince davalı için ödenen 686,45.TL yardım nafakasının 350,00.TL'ye indirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. Somut olayda davalıya ödenen yardım nafakasının indirilmesi talep edilen yıllık azaltım miktarı 336,45x12=4.037,40.TL olup dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 5.880,00.TL lik kesinlik sınırının altında olduğu için karar istinaf talebinde bulunan davacı yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir....

        UYAP Entegrasyonu