Davacı borçlunun tedbir nafakası ödeme yükümlülüğü bulunmadığı dönemde her ne saikle olursa olsun davalı alacaklıya yaptığı ödemelerin sonradan hüküm altına alınan tedbir nafakası borçlarından düşülmesinin mümkün olmadığı, alacaklı yararına hüküm altına alınan tedbir nafakası 29/05/2019 tarihinde hüküm altına alındığından, belirtilen tarihten önce alacaklıya yapılan hiçbir ödemenin nafaka borcundan düşülemeyeceği, bu durumda davacı borçlunun nafaka yükümlülüğünün ortaya çıktığı 29/05/2019 tarihinde ve sonrasında nafaka borcundan düşülebilecek ödemelerin gerekirse bilirkişi marifetiyle tespit edilerek, ödenen bu miktarlar sonucu Türk Borçlar Kanunu'nun 100. maddesindeki düzenleme de dikkate alınmak suretiyle ödenen kısım yönünden icranın geri bırakılmasına, sair miktar yönünden icra emrinin düzeltilerek takibin devamına karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile 113.959,46 TL yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi yerinde görülmediği gerekçesiyle davalının istinaf...
(HMK md.188) İstisnalardan biri olarak, Aile Hukukuna ilişkin anlaşmalı boşanma kapsamında tarafların boşanma, velayet ve mali sonuçlar yönünden yaptıkları anlaşma hakim tarafından onaylanmadıkça mahkemeyi bağlayıcı bir sonuç doğurmaz ( TMK md. 166/3 ).Somut olayda ise, boşanma davası açılmaksızın tedbir nafakası isteminde bulunulmuştur. Ayrıca açılmış işbu davada, nafaka miktarı kamu düzenine ilişkin bir husus olmayıp, hakimin takdir yetkisinin bulunması da anlaşma ile nafaka miktarını belirlemelerine engel değildir. Ayrıca davacının anlaşmaya rağmen bu davayı açıp sürdürmesinde de hukuki yararı vardır. Nitekim davalının kabulünde olan nafakayı ödememesi halinde, elinde mahkemece ilam bulunmayan davacının alacağını tahsil etme imkanı olmayacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı; kendisini sebepsiz yere terkeden davalıdan ayrı yaşamada haklı olduğu iddiası ile kendisi ile birlikte yaşayan müşterek çocuk yararına aylık 700 TL tedbir nafakası talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk lehine 150 TL nafakanın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 197.maddesi gereği ayrı yaşamakta haklı olan eş diğer eşten tedbir nafakası talebinde bulunabilir....
şekilde, 350 TL tedbir nafakası takdirine , davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar "58.800,00 TL" olarak belirlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; davada tedbir nafakası tümden reddedilmiştir. Avukatlık Tarifesinde nafaka davasının reddi sebebiyle verilecek vekalet ücreti belirtilmemiştir. Manevi tazminat için konulan kural kıyas yoluyla uygulanarak tarifenin 11/3.maddesindeki ilkeler gözetilerek maktu vekalet ücreti verilmesi gerekir....
DAVA TÜRÜ : Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kendi davasının reddi yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; tedbir nafakasının miktarı ve nafaka ödeme süresinin sınırlandırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı kadının tedbir nafakasının miktarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hukuk Genel Kurulu'nun 30.03.2005 gün ve 196-239 sayılı kararında nafaka davalarında temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde, bağlanan yıllık nafaka miktarının gözetileceği hüküm altına alınmıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kadının birleşen boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar, velâyet düzenlemesi, kadının birleşen tedbir nafakası davasının kabul edilen kısmı ile aleyhine hükmedilen vekâlet ücretleri yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı, tazminatların miktarı ile aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin "Kadının birleşen tedbir nafakası davasının kabul edilen kısmına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar...
Yoksulluk nafakası miktarının belirlenmesinde, boşanmadan önceki yaşam standardının aynıyla sürdürülmesinin sağlanması gerekmez. Nafaka alacaklısının yaşı, eğitim durumu, barınma olanakları, düzenli ve sabit olmasa bile bir miktar geliri olup olmadığı, benzer konumda bir kimsenin normal gereksinimlerine göre olabilecek makul yaşam standardı ile nafaka yükümlüsünün ödeme olanağı birlikte değerlendirilerek; hakkaniyete uygun bir miktar yoksulluk nafakası olarak kararlaştırılmalıdır. Böyle bir değerlendirme yapıldığında; davacı-davalı kadın için hükmedilen yoksulluk nafakası orantısız ve çok fazladır. Hükmün, diğer bölümlerinin onanması; yoksulluk nafakası bakımından bozulması gerektiği düşüncesiyle; değerli çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından yoksulluk ve iştirak nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadın, dava dilekçesiyle nafaka talebinde bulunmamış 28.04.2014 tarihli ön inceleme duruşmasında, kendisi için aylık 1000 TL nafaka, müşterek çocuk için ise 1000 TL tedbir ve iştirak nafakası talebi olduğunu beyan etmiş; davalı erkek ise mazeretsiz olarak bu duruşmaya katılmamıştır. Taraflar cevaba cevap dilekçesi ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme Aşamasında ise, ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilir veya değiştirebilirler....