AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2021 NUMARASI : 2019/880 E 2021/147 K DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakası)|Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP:Davacı dava dilekçesinde özetle;Hatay 2....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2021 NUMARASI : 2019/880 E 2021/147 K DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakası)|Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP:Davacı dava dilekçesinde özetle;Hatay 2....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. ./.. -2- Dosya kapsamından; tarafların 31.10.2002 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 200 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık dört yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olup geliri bulunmadığı, adına kayıtlı bir taşınmazı olduğu, ailesiyle birlikte kaldığı, davalının ise emekli olup, aylık 844.71 TL gelirinin olduğu, ayrıca ... Şti'nin işletmecisi olduğu, aylık 5000 TL civarı gelirinin bulunduğu, adına kayıtlı bir çok taşınmazının bulunduğu anlaşılmaktadır....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların 12.02.2004 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 90 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği,bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık on iki yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olup geliri bulunmadığı, davalının ise emekli öğretmen olup,aylık 1.560.84 TL gelirinin olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından;tarafların 20.10.2010 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 500 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği,bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık dört yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olup ,vefat eden babasından 300 TL aylık aldığı ,davalının ise esnaf olup,aylık 2500 TL civarı gelirinin olduğu , aylık 425 TL kira ödediği anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; davacı kadının nafaka dışında babasından dul maaşı aldığı evinin kira olduğu, erkeğin ise emekli olup adına kayıtlı ev arsa ve tarla vasfında taşınmazlarının olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda cari nafakanın belirlendiği dava ile eldeki dava tarihi arasında davalı erkeğin ekonomik ve sosyal durumunda olağanüstü bir değişiklik olduğunun kabulüne imkan bulunmadığı, aynı şekilde kadının ihtiyaçlarının da olağanüstü bir biçimde yükseldiğine, nafakaya hükmedildikten sonra farklı ve beklenmeyen olağanüstü ihtiyaçlarının ortaya çıktığına dair bir ispat bulunmadığı sabittir....
Dava; iştirak nafakası artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Dosya içeriğinden, tarafların 15.10.2009 tarihinde boşandığı, müşterek çocuk 2006 doğumlu ....'nın velayetinin davacı anneye bırakıldığı, davacının gıda mühendisi olduğu, aylık 6000 civarı gelirinin olduğu, müşterek çocuğun özel okulda öğrenim gördüğü, yıllık okul ücretinin 19.278 TL olduğu, davalının ise gıda mühendisi olup, aylık 7000 TL gelirinin olduğu, kendisine ait bir taşınmazı olup, aylık 750 TL kira geliri olduğu, aylık 940 TL kira gideri olduğu anlaşılmaktadır. ./.....
Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda davacı kadın lehine 05.03.2003 tarihinden itibaren 200 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, daha sonra nafaka artırımı davası ile 05.07.2010 tarihinden itibaren 300 TL ye artırıldığı anlaşılmaktadır. Davada, yoksulluk nafakasının artırılması talep edilmiştir. TMK 176/4. maddesinde " Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir" hükmü getirilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması sonucunda davacı kadının ev hanımı olduğu, davalının pazarcı olup, 800-900 TL geliri olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, davalının gelir durumuna göre hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının (nafakanın niteliği dikkate alınarak) fazla olması nedeniyle, mahkemece; kurulan hüküm doğru görülmemiştir....
Davacı yan eldeki davada "iştirak nafakasının artırımı"şeklinde talep bulunmuş,mahkemece öninceleme duruşmasında uyuşmazlığın iştirak nafakası istemine ilişkin olduğu belirlenmiş,kararın gerekçe kısmında da davanın iştirak nafakası isteminde olduğu şeklinde nitelendirme yapılmış,hüküm kısmında ise niteliği belirtilmeksizin sadece nafakanın artırılması ibaresi kullanılmıştır. Oysa dairemizce getirtilen ve kesinleşen önceki nafaka ilamından da anlaşılacağı üzere dava iştirak nafakası niteliğinde değil yardım nafakasının artırımı niteliğindedir.Her iki nafaka farklı hukuki niteliklere sahip olduğundan ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinin bu yönde düzeltilmesi gerekir. Öte yandan; TMK.nun 328.maddesinde" anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Ancak çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.", TMK.'...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : 2021/170 ESAS 2021/759 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Konya 7....