İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Anlaşmalı boşanmayla kabul edilen davalı için 400 TL lik ve müşterek çocuk için 200 TL nafakanın üzerinden geçen zaman sürecinde paranın satın alma gücünde yaşanan değişim, tarafların dosyaya yansıyan sosyal yaşam standartları nazara alındığında; nafakanın tamamen kaldırılması yerine, davalı lehine hükmedilen nafakadan TMK.nun 4.maddesi gereğince hakkaniyete uygun olarak 100 TL indirim yapılmasına, müşterek çocuğun yaşı, öğrenim durumu ve nafaka miktarı dikkate alındığında çocuk yönünden indirim yapılmaması" gerekçesi ile; "Davacının nafakaların kaldırılması talebinin reddine, davacının nafakanın azaltılması talebinin kısmen kabulü ile; davacı lehine olan 400,00TL nafakanın dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL"ye indirilmesine, davacının müşterek çocuk ANIL için olan 200,00 TL nafakanın indirilmesi talebinin reddine,"karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇELERİ: Davacı hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/05/2023 NUMARASI : 2023/259 ESAS 2023/813 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuğa bağlanan iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirterek 250 TL olan aktüel iştirak nafakasının 4750 TL artırılarak 5000 TL ye yükseltilmesine, müvekkiline bağlanan 350 TL cari yoksulluk nafakasının müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının 4650 TL artırılarak 5000 TL ye yükseltilmesine nafakaların yıllık TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/178 KARAR NO : 2021/252 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KAMAN ASLİYE (AİLE) HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2020 NUMARASI : 2019/299 ESAS - 2020/193 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile Kaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/216 esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, lehine 250 TL yoksulluk müşterek çocuklar Erdal Ege için 150 TL, Ali Ercan için 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, kendisi lehine hükmedilen nafakanın 100 TL çocukları için hükmedilen nafakaların 50'şer TL artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakalarının 250.00.- şer TL ye,yoksulluk nafakasının 300.00.- TL ye yükseltilmesine, nafakaların her yıl TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. TMK 176/5. maddesinde; "Hakim, istem halinde, irad biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir " düzenlemesi bulunmaktadır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşik uygulaması ise gelecek yıllardaki nafaka miktarının TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranına göre artırılması şeklindedir. Mahkemece, nafakaların TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesi isabetli bulunmamıştır....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, davalılardan Süheyla'ya yönelik olarak kaldırılması istenilen yıllık nafaka miktarı (250,00 TL X 12 = 3.000,00 TL ) 5.880,00 TL'nin altında olup, davalı Süheyla'ya karşı açılan nafakanın kaldırılması davası yönünden, hüküm davacı açısından kesin niteliktedir. Bu nedenle davacı tarafın, davalı Süheyla yönünden nafakanın kaldırılması davası kapsamında istinaf kanun yoluna başvurma talebinin usulden reddi gerekmiştir. Davacı tarafın istirdat talebi yönünden istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde ise; mahkemenin vakıa ve hukukî değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacının bu yöndeki istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. ./.. -2- Dosya kapsamından, tarafların 27.03.2012 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık dört yıllık süre geçtiği,davacının ev hanımı olduğu, geliri olmadığını, aylık 180 TL kira ödediği,davalının ise nakliyecilik yaptığı, aylık 2500 TL gelirinin bulunduğu, kendisine ait bir evi olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, tarafların 28.05.2013 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine aylık 400 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık dört yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olduğu, babasının evinde oturduğu, davalının ise ...nin genel müdürü olup, aylık 5500 TL maaşının bulunduğu,bekar olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, tarafların 29.05.2012 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine aylık 250 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık iki yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olduğu ve geliri bulunmadığı, davalının ise öğretmen olduğu, aylık 2.500 TL maaşının bulunduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
Asıl dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkin olup birleşen dava yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının kaldırılması veya 100 TL'ye indirilmesi talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-karşı davacı S.. G..'ün temyiz itirazının reddine karar verilmiştir. TMK'nın 331. maddesi gereğince; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir. Boşanma kararı ile velayet kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK m.182) Anne ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....