Bu haliyle davalının nafaka artışına yönelik istinaf talebinin reddine, nafaka artış miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk Can Bora için Büyükçekmece 5. Aile Mahkemesinin 2017/704 Esas, 2017/1235 Karar sayılı kararı ile belirlenen aylık 250,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 30.10.2020 tarihinden itibaren aylık 850,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın çocuğa harcanmak üzere davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının nafaka artışına yönelik istinaf talebinin REDDİNE, nafaka artış miktarına yönelik istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, -Davanın KISMEN KABULÜ ile, müşterek çocuk Can Bora için Büyükçekmece 5....
Dava, iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde ön görülen 1.500,00 TL kesinlik sınırı 02/12/2016 tarihinden itibaren 3.000,00 TL'ye çıkarılmış, ek 1. madde ile de parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında arttırılacağı düzenlenmiş olup, 01/01/2022 tarihinden itibaren kesinlik sınırı 8.000,00 TL'dir. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde yıllık nafaka miktarı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 25/04/2012 tarih ve 2012/7371 esas 2012/10992 karar ve 12/01/2015 tarih 2014/13494 esas 2015/291 karar sayılı kararları). Davacının reddedilen nafaka farkının aylık miktarı 400,00 TL, yıllık miktarı ise 4.800,00 TL olup, bu miktar karar tarihindeki kesinlik sınırının altındadır ve karar istinaf talebinde bulunan davacı yönünden HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2023 NUMARASI : 2022/785 ESAS 2023/206 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına, nafakanın niteliğine, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaç düzeyine, özellikle davacı annenin de çalıştığı ve müşterek çocuğun bakım ve eğitim masrafına katılma yükümlülüğü bulunduğu, davalının müşterek çocuk için yaptığı harcamaların nafaka miktarını tayinde bağlayıcı olmadığı gözetildiğinde; mahkemece, artırılan nafaka miktarı fazla olup, hakkaniyete uygun bulunmamıştır.. O halde, mahkemece yapılacak iş; müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları ile davacı çalışan anne ve nafaka yükümlüsü babanın ekonomik durumları gözetilerek, TMK 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak; daha uygun bir nafakaya hükmetmek olmalıdır. Bundan ayrı olacak, sonraki yıllarda nafaka artışına hükmedilirken TÜİK'in yayınlandığı ÜFE oranında artış yerine TÜFE oranında artışa hükmedilmesi de doğru görülmemiştir....
Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. ./.. -2- Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası.oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı.... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların boşanma ilamı 06.02.2014 tarihinde kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 400 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 18.01.2016 tarihinde açılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişiklikler ve.... artış oranları dikkate alındığında, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı fazladır....
Yüksek Yargıtay’ın yerleşen uygulamasına göre; nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin tamamen davalı tarafa yükletileceği, kabul-ret oranı dikkate alınarak bir paylaştırma yapılamayacağı, ancak ekonomik yönden daha güçlü olan nafaka yükümlüsü tarafından nafaka alacaklısı aleyhine açılan nafakanın kaldırılması veya indirilmesi istemli davalarda ise, HMK’nun 326. maddesinin uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. (Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 17/11/2017 tarih, 2017/15777 esas, 2017/16106 karar, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 20/03/2018 tarih, 2018/1927 esas, 2018/2724 karar, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 24/09/2018 tarih, 2018/4516 esas, 2018/8904 karar sayılı ilamları) Açıklanan gerekçe ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM A)1- Davacının istinaf isteminin KABULÜ ile Ankara 20....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2023 NUMARASI : 2022/947 ESAS 2023/167 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin Develi Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/72 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, boşanma kararı ile müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verildiği, müşterek çocuk lehine aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği ve nafakanın her yıl TÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, davalının takdir edilen nafakayı düzenli olarak ödemediği, birikmiş nafaka ödemelerinin mevcut olduğu, müşterek çocuğun lise öğrencisi olduğu ve ihtiyaçlarının her geçen gün arttığı, takdir edilen nafakanın...
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, tarafların 29.....2011 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine aylık 250 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık dört yıllık süre geçtiği,davacının ev hanımı olduğu,geliri olmadığını,,davalının ise Fms granit mermer firması sahibi olduğu ,aylık 2000-5000 TL arası gelirinin bulunduğu,kendisine ait bir evi olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
Dava, önceden hükmedilen iştirak nafakalarının artırımı talebine ilişkindir....