"İçtihat Metni"Davacı-k.davalı ... ile davalı-k.davacı ... aralarındaki nafaka artırımı ve nafakanın kaldırılması davasına dair ...1.Aile Mahkemesinden verilen 11.11.2011 günlü ve 2010/234 E-1073 K.sayılı hükmün Onanması hakkında dairece verilen 12.07.2011 günlü ve 2011/5830 E-12290 K. sayılı ilama karşı davalı-karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı yasa ile değişik 440 maddesine göre miktar ve değeri 9.350 TL'yi geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin olarak verilen kararlara karşı karar tashihi yoluna başvurulamaz.Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 gün ve 2005/3-169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2020 NUMARASI : 2019/745 ESAS - 2020/181 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında davacı tarafından istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2011 yılında evlendiklerini, müşterek iki çocuklarının olduğu, 6....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda, tarafların 27.09.2012 tarihli karar ile boşandıkları, kararın 04.01.2013 tarihinde kesinleştiği, bu davanın 22.08.2014 tarihinde açıldığı, davacının, 35 yaşında olup, tekstil firmasında işçi olarak çalıştığı, aylık 910TL gelirinin buluduğu, 200 TL kira gideri olduğu; davalının ise 35 yaşında olup, taş ocağında çalıştığı, aylık 1.500 TL gelirinin, 450 TL kira giderinin bulunduğu, evli ve 2. eşinden 1 çocuğunun olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, nafakanın belirlendiği tarihten sonra, olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının ödenmiş nafakaların tahsiline yönelik talebinin kabulüne ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması ve dava tarihinden önce ödenen nafakanın tahsiline yöneliktir. Davacı dava dilekçesinde yoksulluk nafakasının kaldırılması ile davalının işe başladığı tarihten dava tarihine kadar ödediği nafakanın da tahsili talebinde bulunmuştur. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/01/2023 NUMARASI : 2022/86 ESAS - 2023/58 KARAR DAVA KONUSU : Nafakasının Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı ile iki yıl önce boşandıklarını, iki çocuğu için toplam 600 TL nafaka bağlandığını, nafakaların yetersiz hale geldiğini belirterek nafakaların artırılmasını istemiş, ön inceleme duruşmasında ise her bir çocuk için 1.000'er TL'den toplam 2.000 TL nafaka istemiştir. Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; 2022 yılı için 720 TL nafaka ödediğini belirterek davanın reddini istemiştir....
Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davacı kadının nafaka taleplerine artırım isteği bulunmamaktadır. Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26). Nafakaların artırımı konusunda talep bulunmadığı halde, istek dışına çıkılarak kadın ve çocuklar yararına hükmedilen nafakalara her yıl ... oranında artırım uygulanmasına karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.06.2016 (Prş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde ; tarafların .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/817 Esas ve 2002/968 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını,söz konusu karar ile davacı lehine aylık 50,00 TL yoksulluk nafakası,müşterek çocuk 1998 doğumlu Adeviye için 40.00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk nafakasının 750 TL'ye;iştirak nafakasının müşterek çocuk için 750 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ,davaya cevap vermemiş,duruşmada davanın reddini istemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2015 NUMARASI : 2015/240-2015/298 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; Lüleburgaz 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/344 Esas 2010/181 Karar sayılı ilamı ile davalı ile boşandıklarını, kararın 26/06/2012 tarihinde kesinleştiğini, kendisi için ve velayeti kendisine bırakılan müşterek çocuk lehine 250 'şer TL yoksulluk ve iştirak nafakası takdir edildiğini; takdir edilen nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek, sözkonusu nafakaların 250'şer TL artırılarak 500'er TL'ye çıkartılmasına; ayrıca, nafakaların gelecek yıllarda TÜİK'in belirlediği ÜFE oranında artışına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; müşterek çocuklar için artırılmasına hükmedilen iştirak nafakalarının artış miktarı her bir nafaka yönünden aylık 550,00 TL, yıllık ise 6.600,00 TL olup nafakanın miktarı karar tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesi uyarınca kesin niteliktedir. Bu sebeple, 1.6.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurul Kararı kıyasen uygulanmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 346 ve 352. maddeleri gereğince davalı erkek vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....in yayınladığı ..... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ... nafaka takdiri doğru görülmemiştir." gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir....