DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Arttırılması talebine ilişkin olup, İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davalı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak nafakasının artırımı istemiyle açılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi " nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. maddesi uyarınca 01.01.2022 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341. maddesindeki parasal sınır 8.000,00- TL olmuştur....
Sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 150,00 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuklar Burçak ve Bektaş yararına hükmedilen ayrı ayrı aylık 75,00'er TL'den toplam 150,00 TL iştirak nafakalarının ise dava tarihinden geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 150,00'şer TL'den toplam 300,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Davalının, yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; Kural olarak, nafaka miktarının yeniden belirlenebilmesi için yasada belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılmasına ilişkin olup İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davalı hükmedilen iştirak nafakası miktarı ile, reddedilen yoksulluk nafakası yönünden lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, davacı taraf, reddedilen yoksulluk nafakasının artırılması ile hükmedilen iştirak nafakalarının miktarı yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. Müşterek çocuklar için artırılan iştirak nafakası miktarına yönelik itirazların değerlendirilmesinde , Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
, davacı talebinin, taraflar arasındaki kesinleşen boşanma ilamı ile müşterek çocuklar lehine verilen iştirak nafakalarının artırılmasına ilişkin olduğunu, buna göre müşterek çocuk........ için daha önce hükmedilen iştirak nafakasının 600 TL'ye, müşterek çocuk..... için verilen iştirak nafakasının 1.400 TL'ye artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2017/865 Esas sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 325 TL'ye, iştirak nafakasının da 300'er TL'ye çıkartıldığını, müvekkilinin boşandıktan sonra işlerinin yolunda gitmediğini ve maddi sıkıntılar yaşadığını, bankaya kredi ve kredi kartı borçları bulunduğunu, annesine bakma yükümlülüğü bulunduğunu belirterek açmış oldukları davanın kabulünü, boşanma ile bağlanmış bulunan ve sonrasında artışına karar verilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını veya uygun görülecek bir indirim yapılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde;Davacı T1 açmış olduğu davanın kısmen kabulü ile; Aksaray 2....
GEREKÇE : Dava, iştirak nafakalarının arttırılması, yoksulluk nafakası talebi niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Mahkemece, davacı kadının boşanma davasındaki beyanını yoksulluk nafakasından feragat edildiği anlamında olduğu ve kendisini bağlayacağı, bu nedenle yoksulluk nafakası talep edemeyeceği gerekçesi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların İzmir 9. Aile Mahkemesinin 28/04/2016 tarihinde kesinleşen kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davacı kadının 01/10/2015 tarihli celsede "kendim için nafaka, ve tazminat talebim yoktur" şeklinde beyanda bulunduğu, mahkemece de taraflar arasında tanzim edilen protokolün "karşılıklı olarak nafaka maddi ve manevi tazminat talebimiz yoktur" şeklindeki 5.maddesinin onaylanmasına karar verildiği görülmektedir....
İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile davacı kadın yararına hükmedilen aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 250,00 TL'ye, müşterek çocuklar yararına hükmedilen aylık 100,00'er TL iştirak nafakasının ayrı ayrı aylık 175,00'er TL'ye arttırılmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili; hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırılması istemine ilişkindir. Davacı kadın vekilinin; kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar Yunus Emre ve Ayşegül Reyhan için hükmedilen iştirak nafakalarının miktarına yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırımı istenmiş; mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından artırımın az yapıldığı gerekçesi temyiz edilmiştir. Tebligat Kanununun 17. maddesi ile Tebligat Tüzüğünün 23. maddesine göre belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Bu şekilde yapılan tebligatın geçerli olabilmesi için muhatabın o yerde bulunmadığının tebliğ evrakına yazılması gerekir. Somut olayda; gerekçeli kararın tebliği için davalıya çıkartılan tebligat ile davacı vekilinin temyiz dilekçesi davalının çalışanına tebliğ edilmiştir....
Davalı- karşı davacı, davacının kayıt dışı çalıştığını, nafakaları ödemediğinde icra ceza mahkemesine dava açılması durumunda topluca nafaka borcunu ödediğini, davacının davasının reddi ile hükmedilen nafakaların yeterli olmadığını belirterek; yoksulluk ve iştirak nafakalarının ayrı ayrı 500,00'er TL'ye yükseltilmesini, hükmedilecek nafakaların TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve buna bağlı olarak davalı-karşı davacının iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması talebinin de reddine karar verilmiş, hüküm davalı karşı davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2014/9787 Esas-2014/15430 Karar sayılı 20/11/2014 tarihli ilamıyla; "......