WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; boşanma sırasında davacının çocuk için nafaka talep etmediğini, zamanla davacının gelirinin de çocuğun giderini karşılayamadığını belirterek 400 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; boşanma sırasında düzenlenen protokolde davacının "Çocuk için nafaka istemiyorum" beyanının bulunduğu, boşanma kararının 05/07/2011'de kesinleştiği, bu davanın 20/07/2011'de açıldığı, arada 15 günlük kısa bir sürenin bulunduğu, bu sürede davacının ekonomik durumunun bozulmasının mümkün olmadığı, protokol hükümlerinin yerine getirilmediği, davanın iyiniyetle açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Nafaka ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın 16.04.2012 tarihinde nafaka davası açmıştır. Davalı-davacı erkek 24.04.2012 tarihinde ... Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesi'nin 2014/491 esas sayılı dosyası ile boşanma davası açmış, davacı-davalı kadın ise erkeğin bu davasında karşı dava olarak boşanma ve ziynet alacağı davaları açmıştır. ... Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesi'nin 2014/491 esas sayılı dosyası kadının açtığı nafaka dosyası ile birleştirilerek yargılamaya devam edilmiş ve davanın kısmen kabul kısmen reddi ile tarafların boşanmalarına, davacı-davalı kadın lehine 300 TL tedbir ile 400 TL yoksulluk nafakasına hükmedilerek tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

      TMK'nın 175.maddesine göre; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla, geçimi için diğer taraftan, mali gücü oranında, süresiz olarak nafaka isteyebilir. Bu bağlamda, yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, boşanma hükmünün kesinleşmesi ve nafaka talep eden eşin, boşanmaya neden olan olaylarda, diğer eşe nazaran daha ağır kusurlu bulunmaması gerekir. Eşit kusur halinde, yoksulluk nafakasının diğer koşulları oluşmuş ise yoksulluk nafakası talep edilebilir. Boşanmaya neden olan olaylarda, tamamen veya daha fazla kusurlu olan eş, yoksulluk nafakası talep edemez. Yoksulluk nafakası boşanma davası içinde ve onun devamı sırasında boşanma ile ilgili hüküm kesinleşinceye kadar istenebileceği gibi boşanma davası sonuçlandıktan sonra harcı verilerek açılmış ayrı bir dava ile de istenebilir....

      Mahkemece; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını,boşanma kararı ile davalının küçüğün eğitim ve öğretim masrafları için davacıya 156.000 TL tutarında para bıraktığı ,boşanma dosyasında düzenlenen protokol gereğince tarafların birbirlerinden her ne suretle olursa olsun nafaka talebinde bulunmayacaklarının kararlaştırıldığı,aradan geçen sürede davacının ekonomik durumunda olağanüstü bir kötüleşme ve davalının ekonomik durumunda olağanüstü bir artış da olmadığı , boşanma dosyasında düzenlenen protokolün 4.maddesinin iştirak nafakasının toplu ödemesi olarak değerlendirilmesi gerektiği, davalı tarafından protokolün 4.maddesi gereğince toplu olarak yatırılan nafaka miktarının faiz getirisinin enflasyon götürüsünü karşılayabilecek miktarda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakası istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı koca tarafından; her iki boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafaka ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı koca vekili 15.05.2012 tarihli dilekçesiyle davalı-davacı kadının kabul edilen boşanma davası ve tazminatlara yönelik temyiz taleplerinden feragat ettiklerini bildirdiklerinden bu yönlere ilişkin temyiz taleplerinin reddine, 2-Davacı-davalı koca vekilinin reddedilen kendi davası, kusur belirlemesi, nafaka ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma davası içinde istenen ve boşanmanın fer'i niteliğinde bulunan tazminat taleplerinin...

          DAVA TÜRÜ : Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin kabul edilen boşanma davası, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise nafaka davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı vekili Av. ... 21/11/2016 tarihli dilekçesiyle erkeğin kabul edilen boşanma davası ve yoksulluk nafakasına dair temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin boşanma davası ve yoksulluk nafakası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı vekili Av. ... 21/11/2016 tarihli dilekçesiyle tedbir nafakası talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün tedbir nafakası davası yönünden bozulması gerekmiştir....

            Davalı cevap dilekçesinde; boşanma ilamının nafaka ve tazminata ilişkin kısmının davacı tarafından temyiz edildiğini ve dava tarihi itibariyle kararın henüz kesinleşmediğini savunarak,davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, yoksulluk nafakasının aylık 225,00 TL'ye, iştirak nafakalarının her bir çocuk için ayrı ayrı aylık 275,00 er TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması istemine ilişkindir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların 09.01.2014 tarihli ilamla boşandıkları, müşterek üç çocuğun velayetinin anneye verildiği, davacı kadının boşanma kararını, nafaka ve tazminat miktarları yönünden temyiz ettiği, kararın 2....

              Nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemez." hükmünü içermektedir. Diğer taraftan; nafaka davalarında miktarı takdir hakime aittir. Bu nedenle iki tarafın da kısmen haklı çıkması halinde yargılama giderlerinin taraflar arasında paylaştırılacağına ilişkin HMK'nun 326/2 maddesi hükmü nafaka davalarında uygulanmaz. Yapılan bu açıklamalar ışığında yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin (ve bu giderlere dahil olan vekalet ücretinin) davalı tarafa yükletileceği, ayrıca davanın reddedilen kısmı nedeniyle davalı lehine yargılama giderine (ve vekalet ücretine ) hükmedilmeyeceği kabul edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dava dilekçesinde; boşanma davasında hükmedilen 500 TL yoksulluk nafakasının, davalı kadının boşanma davasından sonra kendi adına kayıtlı olan bir taşınmazını 900.000 TL bedelle satarak zenginleştiği iddiasıyla kaldırılması talep ve dava edilmiştir....

                  Nafaka talep edilen eşin kusursuz da olsa nafaka ödemekle yükümlü kılınması, yoksulluk nafakasının tazminat ya da cezadan farklı bir nitelik taşıdığını göstermektedir. Yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması, diğer bir ifadeyle kendi kusurundan kaynaklanmamak koşuluyla yoksul olmaması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlâki düşüncelere dayanması özelliği, sadece nafaka talep eden tarafa nafaka verilmesinde değil, aynı zamanda nafaka talep edilen tarafın nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması koşulunda da kendisini göstermektedir....

                    UYAP Entegrasyonu