Aile Mahkemesi'nin 2016/92 Esas 2016/75 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, aynı ilam ile müşterek çocuk yararına aylık 1.500 TL iştirak nafakasına, her yıl %8 oranında artırılmasına hükmedildiğini, nafakanın artış sonucunda güncel miktarının 2.200 TL olduğunu belirterek aylık 2.200 TL olan iştirak nafakasının aylık 9.000 TL'ye artırılmasına, boşanma protokolü ile %8 olarak belirlenen artırım oranının ÜFE oranında artırım olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı anne vekili 17/11/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile artış sonucu aylık 2.200 TL olan iştirak nafakasının aylık 20.000 TL'ye artırılması, boşanma protokolü ile %8 olarak belirlenen artırım oranının ÜFE oranında artırım olarak değiştirilmesini talep etmiştir. Davalı baba 25/05/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça talep edilen nafaka miktarını karşılayacak ekonomik gücü olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
O halde mahkemece; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle nafaka takdiri sırasında kurulan dengenin yeniden sağlanması gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu yüksek oranda nafaka takdiri doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir. Kabule göre de, taraflar boşanmış olup davacı kadın için arttırılması talep edilen nafaka, mahiyeti itibariyle yoksulluk nafakası niteliğindedir. Buna göre, mahkemece; davacı için hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru değildir; ayrıca hükmün 1.fıkrasında davacı kadının davalı olarak geçmesi de yanlış olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi-yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı(karşı davacı) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacının aylık 250.00.-TL yoksulluk, aylık 150.00.-TL iştirak nafakası ödediğini, davacının işsiz olduğunu, ailesinden destek aldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 150.00.-TL'ye, iştirak nafakasının 100.00.-TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Davalı vekili, cevap ve karşı dava dilekçesi ile; açılan davanın haksız olduğunu, müvekkilinin aldığı nafakanın yetmediğini belirterek; nafakaların 300.00....
Davalı cevap dilekçesinde; polis olduğunu, yeniden evlendiğini, 4 çocuğunun daha olduğunu, çocuklarından birinin özürlü olduğunu, tedavi gördüğünü, davacıya aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuğa aylık 300,00 TL iştirak nafakası olmak üzere toplam aylık 500,00 TL nafaka ödediğini, eldeki davada talep edilen nafakayı ödeyecek maddi gücünün bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini, mahkemece artırıma karar verilecek ise nafakanın enflasyon oranında artırılmasına karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının aylık 50,00 TL artırımla 350,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; iştirak nafakasının aylık 50,00 TL artırımının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve çocuğun ihtiyaçlarını karşılamada yeterli olup olamayacağı noktasında toplanmaktadır....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 250 TL ye, iştirak nafakasının ise 130 TL ye artırılmasına karar verilmiştir. 1-İştirak nafakasına yönelen temyizin incelenmesinde; HUMK. nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı yasa ile değişik 427/2 maddesine göre miktar ve değeri 1.430 TL’nı geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin olarak verilen kararlar kesindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3–169 E- 235K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile düşük nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Mahkemece, yanılgılı değerlendirme ve yanlış nitelendirme sonucu iştirak nafakasının artırılması şeklinde hüküm tesisi doğru değilse de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci bendindeki "Daha önce 150,00 TL olarak takdir edilen iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına" sözlerinin silinerek yerine "Dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" sözlerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.75.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Müşterek çocukların yaşının ve eğitim seviyesinin ilerlemesiyle artan bakım ve eğitim masraflarının TMK'nın 183. maddesi kapsamında "değişen durumlar" olarak değerlendirilmesi gerektiği, davalı babanın müşterek çocuğun ihtiyaçlarına aylık 1.000,00'TL düzeyinde katılımının velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan eşin müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılma yükümlülüğünü düzenleyen TMK'nın 182/2 maddesine ve hakkaniyet ilkesine yer veren 4. maddesine uygun olmadığı, Nafakanın hükmedildiği tarihten itibaren geçen süre, bu sürede paranın satın alma gücünde meydana gelen azalma ve tarafların ekonomik-sosyal durumları birlikte değerlendirilerek davacının iştirak nafakasının artırılması talebinin kısmen kabulü ile davacı kadın lehine müşterek çocuğun ihtiyaçları için hükmedilen aylık 1.000 'er TL iştirak nafakasının, dava tarihinden itibaren ayda 500'er TL artırılarak müşterek çocuklar için aylık ayrı ayrı 1.500,00.- TL iştirak nafakasının müşterek çocuğun ihtiyaçları...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; davalı ile davacının boşandıklarını, müşterek çocuk Emre'nin velayetinin davacı anneye bırakıldığı, ağırlaşan hayat şartları karşısında masraflar ve okul giderlerinin artması nedeniyle müvekkilinin müşterek çocuğa nafaka bağlanması için açtığı dava sonucu aylık 100 TL iştirak nafakası bağlandığı, hükmedilen aylık 100 TL iştirak nafakasının günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını belirterek, aylık 100 TL iştirak nafakasının aylık 800 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir...