Davalılar vekili yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin haksız olduğunu, çocuklardan İrem için verilmiş bir nafaka kararının olmadığını, Sinem' in ise asgari ücretle çalıştığını bildirerek davanın reddini savunmuştur. Birleşen dosyada davacı ... vekili; müvekkilinin anne ve babasının boşandığını, boşanma ile müvekkili yararına 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, daha sonra mahkeme kararı ile iştirak nafakasının 300 TL ye çıkarıldığını, ödenen 300 TL nafakanın az olduğunu, müvekkilinin halen üniversite öğrencisi olduğunu belirterek müvekkiline ödenen iştirak nafakasının 600 TL ye çıkarılmasını istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka attırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Hatice'nin velayetinin kendisine verildiğini, boşanma kararı ile kendisine 200,00 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak ve yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarına göre yetersiz kaldığından, yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL’ ye, müşterek çocuğun iştirak nafakasının aylık 250,00 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2017/528 Esas sayılı ilamı ile boşandıklarını, aynı ilam ile müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiğini, müşterek çocuk yararına aylık 400 TL iştirak nafakasına ve kadın yararına aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede nafakanın ihtiyaçları karşılamaya yetmediğini belirterek müşterek çocuk yararına hükmedilen aylık 400 TL iştirak nafakasının aylık 2.000 TL'ye, kadın yararına hükmedilen aylık 500 TL yoksulluk nafakasının aylık 2.000 TL'ye artırılmasını ve nafakaların her yıl asgari ücrete yapılan zam oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı baba vekili 16/08/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalının talep edilen nafakaları ödeyecek ekonomik gücü bulunmadığını, kadının ekonomik gücünün iyi olduğunu, müşterek çocuk yararına aylık 1.800 TL iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiğini belirterek kadının yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddini savunmuştur....
Ancak, mahkemece oluşturulan hükümde; iştirak nafakasının artırılmaya başlanacağı tarih belirtilmemiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, iştirak nafakasının artırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; artışın hangi tarihten itibaren başlayacağının belirtilmemiş olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
çocuk Kübra Ada Çal için açılan iştirak nafakasının artırılması davasının kısmen kabulü ile, müşterek çocuk Kübra Ada Çal için Manisa 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada; aylık 200,00 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 400.00 TL'ye; 225,00 TL olarak ödenen iştirak nafakasının 500,00 TL'ye çıkartılması istenilmiş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL'ye iştirak nafakasının aylık 400,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Aile Mahkemesinin 2019/545- 886 Esas-Karar sayılı dosyalarında yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması için dava açtığını, yapılan yargılama sonucunda nafaka miktarlarının kendisi için aylık 400 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklardan Sude için aylık 200 TL , Eylül için aylık 300 TL'ye yükseltildiğini belirterek bu nafakalardan kendisi için bağlanan yoksulluk nafakasının aylık 400 TL'den 700 TL'ye, müşterek çocuk Eylül ERÜN için bağlanan aylık 300 TL nafakanın 700 TL'ye ve Sude ERÜN için bağlanan 200 TL nafakanın da 600 TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vasisi tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava vekili dava dilekçesinde; boşanma ilamıyla aylık 100 TL yoksulluk nafakasına ve iki müşterek çocuk için 75'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, aradan uzun zaman geçtiğini belirterek yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL'ye ve iştirak nafakasının ise aylık 150'şer TL'ye yükseltilmesi talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep edilen nafakanın fahiş olduğunu, boşanma kararından sonra tarafların sosyal ekonomik durumunda önemli değişiklikler meydana gelmediğini, nafakanın ancak TÜFE oranında artırılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, tarafların ekonomik durumu, çocuğun ihtiyaçları ve TÜİK endeksi dikkate alınarak ... Aile Mahkemesi'nin 2009/507 Esas 2011/246 Karar sayılı ilamı ile velayeti davacı anneye bırakılan ... için bağlanmış olan 150 TL iştirak nafakasının 300 TL arttırılarak aylık 450 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
(TMK m.328/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şeklide dikkate alınır. Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Her ne kadar, nafakanın takdirinde; davalı (baba) nın hayat koşulları ve ödeme gücünün de dikkate alınması zorunluluğu var ise de; bu durum, yani davalının gelir seviyesinin düşüklüğü nafakanın artırılması gerekliliğini büsbütün ortadan kaldırmaz. Hakim, iştirak nafakası takdirinde; nafaka alacaklısı çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....