WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ergin olmasına kadar devam eder ( TMK 328/1. maddesi ).Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerlerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir ( TMK. nun 329/1. maddesi ).Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....

    Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir (TMK m.330/1). Tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, ortak çocuğun yaşı, enflasyon oranında meydana gelen artış ve değişen ihtiyaçlarına göre çocuk yararına belirlenen nafaka miktarı azdır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek ortak çocuk için dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmek suretiyle ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b.2 maddesi gereğince düzeltilmesine karar verilmiştir. 3- Davacı kadın tarafından nispi harcı yatırılarak açılmış birikmiş nafaka alacağı talebinin reddine karar verilmiştir....

    Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, ...1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 05/03/2009 tarih ve 2008/161-2009/129 Esas-Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk.... adına takdir edilen 100,00 TL iştirak nafakasının 50,00 TL artırılarak 150,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....

      Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;tarafların 16.12.2015 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma kararının 11.01.2016 tarihinde kesinleştiği,boşanma neticesinde müşterek çocuk 2013 doğumlu ... için iştirak nafakasına hükmedilmediği,eldeki bu dava ile davacı annenin müşterek çocuğun barınma,beslenme gibi giderleri bulunduğunu belirterek müşterek çocuk için aylık 300 TL iştirak nafakası talebinde bulunduğu tartışmasızdır. Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim,iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....

        (TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacı annenin sabit işi olmadığı, gündelik işlerde çalıştığı, davalı babanın ise şoför olarak çalıştığı, aylık gelirinin 1.766-TL olduğu, yeniden evli olduğu, müşterek çocuğun ise 2006 doğumlu olduğu anlaşılmaktadır....

          Tüm dosya kapsamından tarafların ekonomik durumlarında önceki nafaka tarihi itibariyle önemli derecede azalma ya da artma olmasa da önceki nafaka davasında hükmedilen iştirak nafakası kararının kesinleşme tarihi olan 04/04/2016 tarihinden eldeki artırım davasının açıldığı 05/12/2019 tarihine kadar aradan geçen 3 yıl 8 aylık süre gözetilerek tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, iştirak nafakasının niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişim ve müşterek çocuğun zaruri ihtiyaçlarındaki artış ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE (TEFE) artış oranı nazara alınarak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında oluşan dengeyi koruyucu oranda davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Emsal: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4....

          TMK'nın 329. maddesine göre, "Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir." TMK'nın 330. maddesine göre; "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. TMK'nın 331. maddesine göre; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır." Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim, iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yapılan artış miktarlarının fahiş olduğunu, davanın öncelikle reddine, aksi kanaatte ise hakkaniyet ilkesi gözetilerek uygun bir nafaka miktarına hükmedilmesi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması isteğine ilişkindir. Yoksulluk ve iştirak nafakaları aidiyetleri, nitelikleri itibariyle ayrı nafakalar olup, bu nedenle davacı eş ve çocuklar ihtiyari dava ortağıdır. Her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2011/22147 Esas, 2012/4699 Karar ve 27.02.2012 tarihli kararı- Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2012/4119 Esas, 2012/7991 Karar ve 26/03/2012 tarihli kararı) Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka( farkı) miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....

          TMK'nın 329. maddesine göre, "Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir." TMK'nın 330. maddesine göre; "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. TMK'nın 331. maddesine göre; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır." Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim, iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....

          Müşterek çocuk için kabul edilen aylık iştirak nafakası artış miktarı 1.100,00 TL olup, artırılan yıllık iştirak nafakası miktarı toplam 13.200,00 TL'dir. Buna göre yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılan yıllık toplamları ayrı ayrı 17.830,00 TL.'yi geçmemektedir. Hüküm, artırılan yıllık nafaka (farkı) miktarları itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların, istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir (6100 sayılı HMK m.352). Yukarıda açıklanan nedenlerle; artırılan nafaka miktarları (farkı) itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          UYAP Entegrasyonu