WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca tanık beyanına göre nüfus kaydında davacının murisinin kardeşi gibi görünen ve beyana göre davacının murisinin gerçek babası olduğu iddia edilen ... de tanık beyanının aksine babası Ömer’den sonra vefat etmiştir. Bu durumda mahkemece tapulama tutanağında adı geçen ... ve ... isimli kişilerin ana, baba ve kardeşlerini gösteren nüfus kaydı ile Ömer oğlu ...’nin eş ve çocuklarını gösteren nüfus kayıtları getirtilerek tanık beyanları ışığında tapu kaydı ile davacının murisi arasında bağlantı bulunup bulunmadığı denetlenmelidir. Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Davacının murisi ile tapu kayıtlarında malik olarak ismi geçen kişinin aynı kişi olup olmadığı tereddüte yer vermeyecek şekilde kesin olarak saptandıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve soyut nitelikteki tanık beyanına dayalı hükmün bozulması gerekmiştir....

    Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında talebin kabulü yoluna gidilmelidir. Talebin niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir. Tapu müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden (ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden) sorumlu tutulmamalıdır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacının, murisi Mehmet oğlu A. G.'ın paydaşı olduğu dava konusu .. ada,.. parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında murisin "G." olan soyisminin yazılı olmadığını ileri sürerek, tapu kaydının nüfus kimlik bilgilerine uygun olarak düzeltilmesi isteği ile eldeki davayı açtığı; anılan taşınmazın öncesini teşkil 185 nolu kadastral parselin tapu kaydına istinaden 1939 yılında M. oğlu A. adına tespit edildiği, nüfus kaydına göre, davacının murisi M. oğlu 1.7.1900 doğumlu A. G.'...

      Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde ilgilinin yerleşim yerinden söz edilmektedir. Buradaki ilgilinin davacı mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi istenen mi olduğunun belirlenmesi ve buna göre yetki hususunun düşünülmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2014/18- 67 Esas 2015/1549 Karar sayılı ilamı ile, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36.maddesindeki ilgilinin yerleşim yeri adresinden "kayıt düzeltilecek kişinin" anlaşılması gerektiğine yerleşim yeri adresinin kesin yetkili olduğuna karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kayıtların Düzeltilmesi Ve Kardeş Olduklarının Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün Nüfus Müdürlüğü dışındaki davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde; nüfus müdürlüğü dışındaki davalıların miras bırakanı ... ile davacıların murisi ...'un kardeş olduklarının tespitine ve aralarında bağ kurulmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece, davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur. 1-Dava sonuç itibariyle soybağını tamamen ilgilendiren nüfus kaydının düzeltilmesi davası olup, ....'ın mirasçılarının tamamının hukukunu ilgilendireceğinden, adıgeçenin kayden kardeşi görünen ...'un torunu ...'un çocukları ... ve ...'...

        Somut olayda davacı vekili müvekkilinin nüfusta anne ve baba olarak gözüken Halil İbrahim ve T6 'in kaydının iptalini, bu haneden terkinini, nüfus kaydının düzeltilmesini, gerçek anne ve babası olan T5 ve T3'in soybağının kurulmasını talep etmiş olduğundan davacı vekilinin talebi bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır. Yukarıda açıklanan nedenlerle eldeki davayı inceleme görevi Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup bu sebeple Kayseri 3....

        ın 25.07.1975 tarihindeki ölümünün kayda işlendiği anlaşılmaktadır. Mahkemenin gerekçeli kararında da açıklandığı üzere, ... 1 AHM'nin 2013/38 Esas - 2013/335 Karar sayılı kararı ile, .. T.C. kimlik numaralı ... ile ... T.C. kimlik numaralı...'ın aynı kişiler olduğunun tespitine karar verildiği, bu kararın temyiz edilmeyerek kesinleştiği belirlenmiştir. ... ve ...'ın aynı kişi olduğu kesinleşmiş mahkeme kararı ile de sabit olduğuna göre, aynı kişinin kaydının birinde ölü, diğerinde sağ olması yaşamın olağan akışına aykırıdır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, davacıya,...'...

          ve buna bağlı olarak talep edilen diğer kayıtların da nüfus kayıtlarında çelişki olmaması için talep deoğrultusunda düzeltilmesine karar verilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Mahkemece davanın evliliğin tespiti davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de; dava dilekçesi anlatımında davacı T1'nin evli olmasına karşın nüfusta bekâr kaydının olması sebebiyle eşi olan diğer davacının T2'nin vatandaşlık işlemlerinin yapılamadığından nüfusta yer alan kaydın düzeltilmesi isteminde bulunduğu açıktır. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davalarının konusunu oluşturur Kayıt düzeltim davaları kamu düzenine ilişkin olup kayıtların gerçeğe uygun hale getirilmesini amaçlar....

          Bu bakımdan hakim re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir. 1-Dava sonucu itibariyle miras hukukunu yakından ilgilendirdiğinden; ... ve ... çocuğu ...'in bütün mirasçılarının davalı sıfatı ile davaya katılmaları gerekirken, mahkemece re'sen gözetilmesi gereken bu durum nazara alınmadan ve taraf teşkili de sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi, 2-Somut olayda dava iki ayrı talebi içermekte olup, birincisi davacı ...'in ... ve ... çocuğu olarak aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali, ikincisi ise gerçek annesinin ... babasının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, öncelikle birinci talep üzerinde durulması gerekmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, nüfus kaydında sağ görünen kişinin ölü olduğunun tespiti istenilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 05.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu