Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; henüz 3 yaşında olan bir çocuğun hiçbir muayene yapılmadan sadece doktorun tahminine dayanarak 7 yaşında olduğunun tespitinin hayatın olağan akışına aykırılık teşkil ettiğini, beyanlarını destekler nitelikte Yargıtay kararlarının bulunduğunu, radyoloji raporuna göre müvekkilinin kemik yaşının 22 yaş ile uyumlu olduğunun tespit edildiğini, bu rapora göre mernis doğum tutanağı ile radyoloji raporu arasında çelişki bulunduğunu belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davalarının kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; nüfus (ad ve soyadı düzeltilmesi istemli) istemine ilişkindir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, Nüfusta Tespit ve Anne Adı düzeltilmesi ve soyadı tashihi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı Nüfus vekili istinaf yoluna başvurmuştur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 35. maddesine göre, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak, olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar, nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık nüfusda kayıt tashihine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay ( 18.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli K A R A R Uyuşmazlık, tapuda soyisim düzeltilmesine ilişkin bulunduğuna göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.01.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar T2 dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu davalar kişisel durum sicilinde değişiklik istemi yada yanlış kaydın düzeltilmesi istemi şeklinde olabilir ve her iki halde de davanın niteliği “nüfus kaydının düzeltilmesi"dir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/07/2021 NUMARASI : 2021/198 ESAS, 2021/199 KARAR DAVA KONUSU : Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; isminin Şirin olarak kayıtlı olsa da tüm etrafında isminin Metin olarak bilindiğini ileri sürerek nüfus kaydında isminin Metin olarak düzeltilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; mahkemece "4721 sayılı Türk Medeni Yasası'nın 27. maddesi hükmüne göre ad ve soyadın düzeltilmesi haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir....
önceki Mahkeme ilamı sunulmuşsa da sorunun çözülemediğini ve kabul görmediğini, işbu nedenle de eldeki davayı açtıklarını, müvekkilin esas doğum tarihi 1955 olmasına karşın 1957 olarak nüfus kütüğüne kayıtlı olması müvekkilin hak kaybına uğramasına sebebiyet verdiğini, yukarıda arz ve izah edilen gerekçelerle de işbu davayı açmaktaki hukuki yararlarını açıklamış bulunduklarını, ikinci defa yaş tashihi talep etmelerinde ki dayanağı ise şöyle açıklamak gerektiğini; Nüfus Hizmetleri Kanunu' nun 36. maddesinin 1/b bendi “Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir” şeklinde iken, Yargıtay kararlarında yaş düzeltme davalarının ancak bir defa açılabileceğinin belirtildiğini ancak Anayasa Mahkemesi' nin 30.03.2012 tarihli 2011/34 E, 2012/48 K Say....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus(Yaş düzeltme istemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine (Kapanan) 18. Hukuk Dairesi'nin 08.02.2016 gün ve 2015/6603 Esas, 2016/1608 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Yaş Düzeltilmesi İstemli istemine ilişkindir....
Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıt düzeltme istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu kanun hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin yukarıda açıklanan nedenle 6100 sayılı HMKnın Geçici 3. maddesi ve 1086 sayılı HUMKun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMKnun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, 05.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....