Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihine ilişkin davada Şabanözü Asliye Hukuk ve Şabanözü Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yaş düzeltimi istemine ilişkindir. Şabanözü Asliye Hukuk Mahkemesince davanın HMK’nın 382 ve 383. maddelerine göre çekişmesiz yargı işi olduğundan bahis ile görevsizlik kararı verilmiştir. Şabanözü Sulh Hukuk Mahkemesi ise 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesi gereğince asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı tarafından yaş düzeltilmesi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....

    ye Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinden verilen 01.05.2008 günlü rapor içeriğine göre, adı geçenin kemik yaşının 17 yaş ile uyumlu olduğunun bildirilmesine karşın tanıkların ve davalının belgeye dayanmayan soyut anlatımlarına itibar edilerek davanın kabulü yerine reddi, 2-Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesi gereği nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarda yasal hasım olan Nüfus Müdürlüğünün kararın başlık kısmında gösterilmemiş olması, 3-Doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...'in anne ve babası boşanmış olup dosyadaki nüfus kaydından velayetin anne ya da babadan hangisine verildiği anlaşılamamaktadır. Bu konuda gerekli araştırma yapılarak velayetin davalı anne ...'ye verilmemiş olması durumunda velayet ... sahibinin davaya katılımının sağlanması gerektiği hususu dikkate alınmadan hüküm kurulmuş olması, Doğru görülmemiştir....

      Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemelere gelince; 29.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 10.maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.”, aynı Yasanın 35.maddesi ise; “… (1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir…” şeklindedir. Diğer taraftan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 30. maddesi “Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur....

      “İş kazalarıyla meslek hastalıkları, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortasından gelir ve aylık tahsisleri ile sermaye değerinin hesabında, iş kazasının olduğu veya meslek hastalığının hekim raporuyla ilk defa tespit edildiği veya sigortalıların yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı Kanunlara veya 506 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonraki yaş tashihleri dikkate alınmaz.” hükmünü düzenlemektedir. Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemeler de, 29.04.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 10. maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, yaş düzeltim davasıdır. Mahkemece davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacı kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı dava dilekçesi ile nüfus kayıtlarında 1978 olan doğum tarihinin 1970 olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35. maddesinde “kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Nüfus Kanunu'nun 46. maddesinde “yaş, ad, soyadı ve diğer kayıt düzeltme davaları…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur....

      Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemelere gelince; 29.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 10.maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.”, Yasanın 35. maddesi ise; “…(1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir…” şeklindedir. Diğer taraftan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 30. maddesi “Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur....

      Dava; nüfus kaydında yaş düzeltilmesi istemine ilişkindir. "Dava dilekçesinde, davacının 05/07/1964 olan doğum tarihinin 05/07/1959 olarak düzeltilmesi istenilmiş; mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

      İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, raporda 50 yaş üstüne uyumlu olduğu belirtilmesine rağmen ablasının tanık olarak verdiği beyanlara göre karar verilmesinin hatalı olduğunu, ablasının cahil bir insan olduğunu, evlilik tarihinin doğru şekilde kayıt edilmediğini, kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 35. maddesi uyarınca nüfus kayıt düzeltimine ilişkin olup yaş tashihi istemlidir. Mahkemece davanın reddine karar verildiği kararın dava tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1505 KARAR NO : 2022/1486 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ARDAHAN 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2022 NUMARASI : 2021/322 ESAS - 2022/89 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA; Davacı dava dilekçesinde özetle; nüfus kütüğüne her nasılsa doğum tarihinin 01/03/1960 doğumlu olarak yazıldığını, halbuki kendisinin 01/03/1954 doğumlu olduğunu, nüfusta kayıtlı olan 01/03/1960 doğum tarihinin 01/03/1954 olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....

      Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Bu bakımdan hakim re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bu tür davalarda doğum tarihinin düzeltilmesi istenenin gerçek yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye gönderilerek sağlık kurulu raporu aldırılması zorunludur. Ancak, 25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün değildir. Yaşının düzeltilmesi istenen T1 yaş tespitine esas Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 02/01/2020 tarih, 549748318 no.lu raporunda Cemile'nin kemik yaşının 22 yaş üzeri ile uyumlu olduğu ancak kişinin kesin yaşının tıbben tespit edilemeyeceği bildirilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu