WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar, bu maddede kapalı kayıtta düzeltme yapılamayacağı düzenlemiş ise de, fıkrasında meydana gelen değişikliklerin kişinin kaydına işleneceği belirtilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 187.maddesi; “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir...” hükmünü içermektedir. Bu hükümde de belirtildiği gibi evli olan kadın isterse kocasının soyadı yanında kızlık soyadını kullanabilir. Kadının kızlık soyadını isteği halinde her an kullanması söz konusu olabileceğine göre, bekarlık hanesindeki kayıtta yapılan hataların düzeltilmesi de mümkün olmalıdır. (HGK, 11.04.2012, 2011/18-784-E. 2012/288 K.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ad ve soyadı değiştirilmesi istemli K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (18.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2023 NUMARASI : 2023/86 ESAS 2023/260 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : KARAR TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Tacikistan uyruklu olduğunu, davacıların birlikteliğinde Asıya , Sıtora ve Firdavs isimli ergin olmayan 3 çocuklarının bulunduğunu, davacı T3 Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türk Vatandaşlığını kazandığını, çocuklarının da Türk Vatandaşlığını kazandığını, çocukların babası T2 ile soybağını gösteren herhangi bir emare kalmadığını, oysa Zafar 'ın ülkesinde çocuklarını tanıdığını, soyadını kullandığını, çocukların aile soyadı olan "Mırzo" yerine anneni soyadı olan "Nazireva" nın tahsis edilmesinin resmi işlemlerde sıkıntı yarattığını, çocukları ile baba arasında soybağının izah edilmesi konusunda sorunlar yaşandığını, bu nedenle çocukların soyadının baba soyadı olan "Mırzo" olarak...

      Davalı nüfus temsilcisi; takdiri mahkemeye bırakmıştır. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı vekili tarafından, yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, nüfus kayıtlarındaki soyadın düzeltilmesi talebine ilişkindir. Dosya içeriği ile toplanan delillerden: davacı Dilek’in evli olmadığı ve bekârlık soyadı olan Kirişçioğulları yerine Jiyan soyadını kullanmak istediği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere; 2525 sayılı Soyadı Kanununun 3. maddesinde “Rütbe ve memuriyet, aşiret ve yabancı ırk ve millet isimleriyle umumi edeplere uygun olmayan veya iğrenç ve gülünç olan soyadları kullanılamaz” hükmü yer almaktadır. Ayrıca; 2891 sayılı Soyadı Nizamnamesinin 5. maddesinde “Yeni takılan soyadları Türk dilinden alınır”, 7. maddesinde de “Yabancı ırk ve millet isimleri soyadı olarak kullanılamaz” şeklinde düzenleme bulunmaktadır....

      Sonuç olarak; Soyadı Kanununun yürürlüğe girmesinden önce ölmüş olup soyismi almayan veya herhangi bir nedenle nüfus kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de; bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilebileceği nazara alındığında, kimlik bilgilerine soyadı eklenmesi biçiminde değil, “tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi” şeklinde bir hüküm kurulması gerekir. Somut olayda; tapuda malik görünen ...'nin yapılan tüm araştırmalara rağmen nüfus kaydı bulunamamıştır. ...'nin nüfus siciline kaydının yaptırılamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda “tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi” şeklinde bir hüküm kurulması gerekirken tapu kaydının düzeltilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır....

        Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, koca soyadı ile birlikte kullandığı kızlık soyadının bir takım zorluklar yaşamasına neden olduğunu bildirerek, kızlık soyadı olan Karaca soyadının iptaline karar verilmesini istemiştir. Şişli 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, Aile Mahkemesinin görevli olduğundan söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Şişli 2. Aile Mahkemesi ise, davacının evlilik sırasında koca soyadı ile birlikte kullandığı kızlık soyadının iptalini istediği davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, "...." olan soyadının "...." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanı ile nüfus kütüğündeki “...." olan soyadı ile çevrede tanınıp bilinmediğini, "...." soyadı ile tanındığını bildirerek soyadının "...." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre haklı nedenin varlığı halinde, soyadın değiştirilmesi mümkün olup Yargıtay uygulamalarında, kişinin toplum içerisinde bilinip tanındığı soyadı ile anılmayı ve onu kayden de taşımayı istemesinin haklı neden teşkil edeceği kabul edilmiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2019 NUMARASI : 2017/385 ESAS, 2019/318 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/385 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 27/09/2019 tarihli 2019/318 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....

            ın Türkiye'de nüfus kütüğüne kaydedilmesine dayanak oluşturan "Kanun Yoluyla Türk Vatandaşlığını Kazanma Bildirim Formu"nda soyadının ... ... olduğu ve bu soyadı ile kütüğe kaydedildiği, buna göre ilgilinin nüfus kütüğüne geçirilişi sırasında dayanak belgesi ile kütükteki kayıt arasında herhangi bir yanlışlığın (maddi hatanın) bulunmadığı anlaşılmaktadır. 1587 Sayılı Nüfus Yasasının 11. maddesi ile Nüfus ve Vatandaşlık Hizmetlerine Ait Kuruluş Görev ve Çalışma Yönergesinin 151. maddelerinde belirtildiği üzere, kişinin nüfus kütüğüne kaydı sırasında nüfus memurlarının yaptığı maddi hataların dayanağı belgelere uygun olarak düzenlenmemesi durumunda bunların nüfus müdürlüğünce düzeltilmesi; bunun dışında kalan ad ve soyadındaki düzeltme ve değişikliklerin ise Nüfus Yasasının 46. maddesi uyarınca ancak mahkeme kararı ile yapılması gerekir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07.10.2021 NUMARASI : 2021/230 ESAS, 2021/247 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; soyisminin Huddamoğlu olduğunu, hem alay konusu olduğunu, hem de telaffuz edilirken yanlış anlaşıldığından yazım hatasına neden olduğunu, bu durumun resmi dairelerde işlemler yaparken sorun yaşamasına neden olduğunu, babasının maddi ve manevi hiçbir katkısı olmadığı gibi hiçbir iletişimi de olmadığını ileri sürerek, Huddamoğlu olan soyisminin annesinin kızlık soyadı olan Karaali olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu