KARŞI OY: 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/1-b madde ve bendinin birinci cümlesinde aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davasının ancak bir kere açılabileceği, aynı bendin son cümlesinde ise Nüfus Müdürlüğünün soyadı değişikliğinde eş ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzelteceği öngörülmüştür. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacı ...'in soyadı "..." iken Boğazlıyan Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.07.1991 tarih ve 1991/106-166 K. sayılı ilamı ile "..." olarak değiştirildiği, adı geçenin düzeltme tarihinde ergin olmadığı, babasının açtığı dava sonucu düzeltimin yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının babası tarafından açılmış dava sonunda soyadının Nüfus Müdürlüğü tarafından yukarıda sözü edilen madde hükmü gereğince değiştirilmiş olması halinde davacı tarafından açılmış bir davadan sözedilemez....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : None KARAR NO : 2021/326 (İstinaf Başvuru T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : REŞADİYE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/09/2020 NUMARASI : 2020/410 ESAS, 2020/101 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali İstemli) KARAR : Reşadiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/410 Esas, 2020/101 Karar sayılı dava dosyasında verilen Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali İstemli) talebinin görevsizlik kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacı T1 biyolojik babasının Nihat Erdem olduğu, Nihat Erdem'in, Beyoğlu 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Mükerrer Kaydın İptali İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmesi üzerine, davanın niteliği gereği duruşma talebinin reddinden sonra, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacı ...'in 12.03.1962 doğumlu olmasına rağmen 05.09.1963 doğumlu olarak da nüfusa mükerrer olarak tescil edildiği ileri sürülerek, 12.03.1962 doğumlu ...'in ölüm kaydı ile 05.09.1963 doğumlu ...'in nüfus kaydının iptali istenmiş; mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, aynı kişinin mükerrer olarak nüfusa kaydedildiği iddiasına dayalı mükerrer kayıt ile asıl kayıt olduğu ileri sürülen nüfus kaydındaki ölüm şerhinin iptali istemine ilişkindir....
Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır. Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, davanın, davacının gerçeğe aykırı beyanla oluşan ... hanesindeki nüfus kaydının iptali isteminin mahkemenin kabulünde olduğu gibi soybağının reddi değil, yanlış nüfus kaydının düzeltilmesi davası olup, bu dava yönünden herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre de bulunmamaktadır. Davacının genetik babasının ... olduğunun tespiti talebinin ise, ancak davacının ... hanesindeki nüfus kaydının iptalinden ve ... ile davacı arasında kurulan soybağının reddedilmesinden sonra değerlendirilmesi gerekir....
olarak tescil edildiğini bildirerek, adı geçenlerin nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan ... ve ... olarak düzeltilmesini istediğinden ve babalık davası tefrik edildiğinden eldeki davada, davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise gerçek anne üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, kaydın düzeltilmesi durumunda hukukları etkilenecek kişilerin davada taraf olarak bulunmaları esas olup ölü ... ve ... mirasçıları yargılama sırasında davalı olarak yer almamışlarsa da mahkemece taraf sıfatları kabul edilerek kendilerine gerekçeli karar tebliğ edilmiştir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır....
Bu türden yanlış ve yanıltıcı beyan ve işlemle yasaya aykırı olarak yapılan kayıtların düzeltilmesinin nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu açıktır (Hukuk Genel Kurulu 2013/18-354 E. 2013/1554 K. 13.11.2013 T.). Şu halde dava, bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/11/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....
sürülen nüfus kaydının iptali talep edildiği halde, mahkeme tarafından ilgili nüfus kayıtlarının aynı kişiye ait olduğunun tespitine dair karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesince, evlenmenin iptali hakkındaki dosya tefrik edilerek nüfus kaydnın düzeltilmesine ilişkin davanın bekletici mesele yapılmasına karar verilmiştir. Buna göre eldeki dava, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 145. maddesinde düzenlenen mutlak butlan ve evlenmenin iptali ile ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hayrabolu ilçesi Soylu mahallesi 90 nüfus hanesinde kayıtlı Mehmet ve Emine kızı Tefide Aksoy ile Malkara ilçesi Karaidemir mahallesi 41 nüfus hanesine kayıtlı Mehmet ve Münire kızı Tefide Kart'ın aynı kişiler olduğunu, bu nedenlerle Hayrabolu İlçesi Soylu mahallesi Cilt 045, A sıra no 090, BSN 03 nüfus hanesinde Mehmet ve Emine'den 01/07/1902 tarihinde olma T.C. Kimlik numarası ile Tefide Aksoy'a ait işlem görmeyen nüfus kaydının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mehmet ve Emine'den 01/07/1902 tarihinde olma T.C. Kimlik numarası ile Tefide Aksoy kaydının iptal edilmesi halinde kayden Tefide Aksoy' a mirasçı olacakların hukuki durumu etkileneceğinden, mükerrer kaydın iptali istenen Tefide'nin miracıları davaya dahil edilmeden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Bu durumda mahkemece mükerrer kaydın iptali istenen T.C....
KARŞI OY: 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/1-b madde ve bendinin birinci cümlesinde aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davasının ancak bir kere açılabileceği, aynı bendin son cümlesinde ise nüfus müdürlüğünün soyadı değişikliğinde eş ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzelteceği öngörülmüştür. Dosya içindeki nüfus kaydında davacının soyadının ... iken ... olarak değiştirildiği açıklaması yer almaktadır. Nüfus Müdürlüğünün temyiz dilekçesinde sözü edilen değişikliğin Kelkit Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.6.1995 gün ve 1995/40-67 sayılı kararı ile yapıldığı belirtilmiş ise de sözü edilen mahkeme kararı dosyada bulunmadığı gibi nüfus kaydında da düzeltmenin dayanağı yazılı değildir. Mahkemece bu hususta gerekli araştırma yapıldıktan sonra davacının soyadının kendisi tarafından açılmış dava sonucu değiştirilmiş olması halinde davanın reddi gerekir....