Kimlik no'sunun iptaline yerine anne hanesindeki ...kimlik nosu yazılmasına" ibaresi yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 29.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, tespit ve davacının doğum yerinin düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacının, baba ile annesi dahil aile nüfus kayıt tablosunun tüm nüfus hareketlerini de gösterir şekilde (annesinin varsa önceki evliliklerini de gösterir biçimde) nüfus müdürlüğünden getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kasabası 8460, 7658, 7534 ve 7548 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin "... oğlu ..." olarak yazıldığını ileri sürerek, yanlış yazılan malik baba adı ile malik soyadının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 14.Hukuk Dairesince; "Dava konusu taşınmazların tapulama tutanaklarında malikin doğum tarihi 1328 ve 1336 olarak belirtilmiş, davacının murisi ...'in ise dosyadaki nüfus kaydından 1899 (1315) doğumlu olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca tutanaklarında, kayıt maliki ile davacının murisi arasında nüfus kayıtlarıyla bağlantı kurulacak bilgiye de rastlanmamıştır. Bu haliyle; kayıt maliki ile kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen şahsın aynı kişi olduğu yönündeki tüm tereddütlerin giderildiği söylenemez....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/1158 esas sayılı dosyası ile veraset davası açıldığını, Hasan Dinçer mirasçılarından İsmail Dinçer ve Ayşe Dinçer'in küçük yaşta öldüklerinden veraset ilamı çıkartılamadığını, Maçka Nüfus Müdürlüğü'nün yanmış olması ve yersel yazım sırasında ölü olanların kayıtlarının tutulmaması nedeniyle Ayşe ve İsmail Dinçer'in ölmüş oldukları tespit edilip, kayıtlara geçirilemediğini belirterek, İsmail Dinçer'in 04/06/1937 tarihinde ve Ayşe Dinçer'in 01/10/1945 tarihinde ölmüş olduklarının tespitine talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada; "...Ölü olduğunun tespiti talep edilen Ayşe Dinçer ve İsmail Dinçer'in nüfus kayıtlarının nakline ilişkin tüm bilgi ve belgeler Nüfus Müdürlüğü'nden celp edilerek incelenmiştir....
Mahkemece davacının annesi nüfusa kaydedilmeksizin vefat ettiğinden ve ölü kişinin nüfusa kaydının yapılamayacağından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesinin 1/a bendinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Dava dilekçesinden davanın nüfus kaydının düzeltilmesi ist... ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadılar. Mahkemece, davacıların anneleri olduğunu iddia ettikleri ...'nin ana adı, baba adı, doğum ve ölüm tarihleri tespit edilip, ...'...
Soybağının reddi ve tanımanın iptali davaları ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Tanımanın iptalinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra tanımanın iptali davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, gerçeği yansıtmayan nüfus kaydının, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, dava konusu Fatma ve Urguye yanıltıcı beyanla davacının babaları ...’in çocuğuymuş gibi nüfus kayıtlarına işlendiğinin iddia edildiği anlaşılmıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/49 E. - 2021/222 K. sayılı 13.07.2021 tarihli kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne, karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre, kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tespit ve Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nüfus kaydındaki ismin düzeltilmesi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 06.10.2010 (Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYIT DÜZELTİMİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı; nüfus kayıtlarında ve 343 parselin tapu kaydında miras bırakan babasının soyadının Kara olarak kayıtlı olduğu halde 343 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında babasının soyadının Koca olarak yazıldığını, tapuda intikal yaptıramadıkları için kadastro tespit tutanağındaki tespit maliki ...'nın soyadının nüfus kaydına göre düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kurum; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağının malik bölümünün nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar , davalı kurum tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı .Dosya incelendi, gereği görüşülüp , düşünüldü....
Ayrıca mahkemece yapılan nüfus araştırmasında, tapu kayıt malikleri ... oğlu ... ve ... oğlu ... ile aynı kimlik bilgilerine sahip başka kişilerin nüfusta kayıtlı oldukları tespit edilmiştir. Bu haliyle kayıt malikleri ile kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen şahısların aynı kişi olduğu yönündeki tüm tereddütlerin giderildiği söylenemez. Bu itibarla mahkemece, nüfus müdürlüğünden yaptırılan araştırma sonucunda tapu kayıt malikleri ... oğlu ..., ... oğlu ... ile aynı kimlik bilgilerine sahip olduğu tespit edilen ve doğum tarihleri itibariyle dava konusu taşınmazda hak iddia edebilecek bu kişiler, ölü ise mirasçıları duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazda mülkiyet iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalıdır....