Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a ait bağımsız bölümde ... kızı... isimli kişinin intifa hakkı sahibi bulunduğu anlaşıldığından, bu şahsın sağ olup olmadığı hususunda nüfus kaydının ilgili Nüfus Müdürlüğünden istenildikten sonra, sağ olduğunun tespit edilmesi halinde intifa hakkı sahibi ...'ye mahkemenin gerekçeli kararının ve idarenin temyiz dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilerek yasal temyiz süreleri de beklenildikten, Sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı). Somut olayda; davacı ...'in 05.04.1966 doğumlu olarak anne Delal ile 22.10.1971 tarihinde evlenen ...'in çocukları olarak 12.11.1971 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. Davada, esasında iki talep mevcut olup, mevcut baba ... yönünden soybağının reddi veya nüfus kayıtlarının düzeltilmesi, diğer talep ise müteveffa ...'in davacının babası olduğunun tespitine dair babalık davasıdır. Mevcut baba üzerindeki nüfus kaydına dair iddianın kabulü halinde, yukarıda da açıklandığı gibi; davacı ...'in kayden babası görünen davacı ... yönünden nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe kaydedildiğinden ve tarafların bundan haberdar olduklarından söz edilmesi gereklidir. Bu yönden davanın soybağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacı ...'...

      Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Somut olayda dava, ... ve ...'nın, ... ve ... çocukları olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin davacı ... Yerli (Kurt), gerçek babasının da müteveffa ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Gerçek babanın Tekin olduğuna yönelik istem, anne ... ve baba olduğu iddia edilen Tekin'in evliliğinin bulunmadığı ve çocukların evlilik dışı ilişkiden doğmuş olduğu belirtildiğinden babalığın tespitine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.10.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgisi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 43 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında murisinin “ ...” şeklinde yazılı kimlik bilgilerinin “... oğlu ...” olarak düzeltilmesini ve tespit tarihinde murisi sağ olduğu halde ölü olarak yazıldığından “ölü” kaydının iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Düşme Sanık hakkında sahte nüfus cüzdanı kullanmak iddiası ile açılan kamu davasında; sanığın 28.11.1997 tarihinde öldüğünden bahisle TCK'nin 64 ve CMK'nin 223/8. maddeleri uyarınca tensiple düşme kararı verilmiş ise de; Hükümden sonra İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/06/2016 tarihli 2015/181 Esas 2016/403 Karar sayılı ilamı ile sanığın sağ olduğunun tespiti ile ölüm kaydının iptaline karar verildiğinin anlaşılması karşısında; yargılamaya devamla sonucuna göre tüm delillerin tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‟nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            Davacı-karşı davalı ...’a ilişkin nüfus kaydının istenerek, sağ ya da ölmüş olduğunun tespiti ile ölmüşse, ölüm ile vekalet ilişkisi son bulacağına ve mirasçıları tarafından da vekile vekaletname verildiği hususu belirlenemediğine göre, davacı-karşı davalı ...’a ait mirasçılık belgesinin ilgilisinden istenerek, hükmün mirasçılarına tebliği, temyiz süresinin beklenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmek suretiyle mahal mahkemesine İADESİNE, 02.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.06.2022 Tarihli ve 2022/148 Esas, 2022/263 Karar Sayılı Kararı Ölü olduğunun tespiti ile nüfus kaydının düzeltilmesi istenilen ...'in nüfusa kayıtlı olduğu yerin Fatsa/Ordu olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, ölümün tespiti ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun (5490 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının a bendi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....

                Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının ikinci talebi olan gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden çocukla ana arasındaki soybağı doğumla kurulduğundan yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olması baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. İkinci talep baba yönünden ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi bulunmadığı durumlarda soybağının düzeltilmesi davasıdır. Bilindiği üzere; baba arasındaki soybağı ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur....

                  GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ... ağa kızı ...’nın kızı ... ...’in aile nüfus kaydının getirtilerek dosya içine konulması; getirtilecek nüfus kaydına göre sağ olduğunun anlaşılması halinde gerek nüfus kayıtlarında yeralan yerleşim yeri adresi ve gerek yaptırılacak kolluk araştırması ile adresi belirlenerek gerekçeli kararın yöntemince kendisine tebliği sağlanarak, tebliğ belgesinin dosya içine konulması ve temyiz süresinin beklenilmesi; ölü olduğunun anlaşılması halinde gerekçeli kararın tüm mirasçılarına yöntemince tebliğleri sağlanarak tebliğ belgelerinin dosya içine konulması ve temyiz sürelerinin beklenilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, hatalı yazılan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; nüfus kütüğüne 27.10.1978 tarihinde ... adında bir çocuğunun tescil edilmiş olmasına karşın gerçekte böyle bir çocuklarının olmadığını ileri sürerek, ...’ın nüfus kaydının iptalini istemiştir. Dosyaya getirtilen aile nüfus kayıt tablosu içeriğinden, davacı ...’ın, ...’la evli ve eşinin halen sağ olduğu, kaydının iptali istenilen ...’nin de ... ve ...’nün müşterek çocukları olarak 27.10.1978 tarihinde 03.02.1975 doğumlu olarak nüfusa tescil edildiği, ...’nin kaydının iptali için bu davanın salt babası ... tarafından açıldığı anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu