Davacı "SEVİNÇ" şeklindeki soyadının "BELMONTE" olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir. 4721 sayılı TMK’nın 27. maddesinde; “Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilan olunur. Ad değişmekle kişisel durum değişmez. Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Hangi hallerin haklı sebep teşkil ettiği konusu her bir davadaki özel koşullara göre mahkemece belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken objektif koşullardan çok değiştirme isteminde bulunanın mahkemeye sunacağı özel nedenlerin dikkate alınması gerekir. Bu özel, kişiye özgü nedenler; istemde bulunanın kişiliği, sosyal statüsü, aile ilişkileri de gözönünde bulundurularak hakim tarafından değerlendirilmelidir. Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının nüfus kaydında "Nimet" olan adının "Himmet" olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir....
Dosyaya alınan nüfus kaydına göre, davacı nüfusta "Bilal" ismiyle kayıtlı olup, bu adına ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/163-229 sayılı kararıyla "Ahmed" isminin eklendiği, bu suretle isminin "Bilal Ahmed" olarak tahsis edildiği, bu kararın 20.04.2015 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Davada adın değiştirilmesi, doğum tarihi ve doğum yerinin düzeltilmesi talep edilmektedir. Mahkemece, bu taleplerin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı incelenmeksizin, "kesin hüküm” nedeni ile istek reddedilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36’ncı maddesinin (1.) fıkrasının (b) bendinde yer alan "Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir" şeklindeki hüküm, Anayasa Mahkemesi'nin 30.03.2012 tarihli 2011/34-48 sayılı kararıyla iptal edilmiş, iptal kararının 06.10.2012 tarihli 28433 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla, yürürlükten kalkmıştır....